Almanya’nın Leipzig kentinde devam eden Uluslararası Ulaştırma Forumu’nda (ITF) Türkiye’yi temsil eden Bakan Uraloğlu, “Ulaştırma İçin Sürdürülebilir Bir Gelecek: Kısa Vadeli Hedeflerden Uzun Vadeli Stratejik Yönetişime” açılış genel oturumunda gerçekleştirilen panelde konuştu.
Uraloğlu, küresel ticaretin ve hareketliliğin geçmişte ve bugün doğu-batı ekseninde görüldüğünü ancak son zamanlarda kuzey-güney aksının da bu sürece dahil olduğunu söyledi.
Bunun için Kuzey-Güney ve Orta Koridor gibi ticaret koridorlarının kurulduğunu belirten Uraloğlu, Türkiye’nin birbirini tamamlayıcı ve destekleyici nitelikte olan, doğu-batı aksında Orta Koridor ve kuzey-güney aksında da Basra Körfezi’ni Türkiye üzerinden Avrupa’ya ve Orta Asya’ya bağlayacak olan Kalkınma Yolu projelerinin merkezinde yer aldığını kaydetti.
Uraloğlu, “Bizim ülkemiz de Orta Koridor’da bulunan ülkelerden bir tanesi. Bu anlamda hepimizin için kıymetli olan zaman ve net sıfır emisyon yaklaşımıyla Orta Koridor ‘un daha da geliştirilmesi için çalışıyoruz.” dedi.
Türkiye’nin Paris Anlaşması’nı onaylayıp, 2053 sıfır emisyon hedefini taahhüt ettiğini hatırlatan Uraloğlu, ulaşım ve altyapı sektöründe çalışmaları bu yönde yürüttüklerini dile getirdi.
Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin küresel lojistik sektöründe stratejik bir konumda bulunduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Özellikle demir yolları konusunda son zamanlarda çok ciddi yatırımlar yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Ülkemizden ya da ülkemiz üzerinden yapılacak her türlü taşımanın bu çerçevede çevreci yaklaşımla mutlaka yapılması gerektiği noktasında birçok çalışma yapıyoruz. Kullanılan araçlarda sadece yeşil enerji değil esasında enerjinin yeşil kaynaktan sağlanması noktasında gayret gösteriyoruz. Özellikle Orta Doğu bölgesinden, Basra Körfezi’nden çok yakında Kızıldeniz’de yaşanan sıkıntılardan dolayı mutlaka alternatiflerimiz olması gerektiğini düşünüyoruz.
Basra Körfezi’nden, Irak üzerinden Türkiye’ye, oradan bütün Avrupa’ya ulaşabilecek bir Kalkınma Yolu Koridoru üzerinde çalışıyoruz ve geçtiğimiz ayda dörtlü mutabakat metni imzalayarak bütün dünya kamuoyuna da bildirdik. Bizim bunları hızlıca geliştirerek, hem ülkemizin ihtiyaçlarını karşılamak hem de yakın coğrafyamızdaki ülkelerle işbirliği yapmamız gerekir. Bir atasözü var. ‘Herkes kapısının önünü süpürmeli.’ Biriniz kapının önünü süpürdüğünüzde komşunuz süpürmemişse sıkıntı var demektir. Bu toplantılar tam da bu mantığa hizmet edecek toplantılardır diye düşünüyorum. ITF’ye ve emeği geçenlere bu toplantı için teşekkür ediyorum.”
“2 bin 250 kilometrelik hızlı tren hattı ürettik”
Türkiye’nin karbonsuzlaşma ve emisyon azaltımı konusunda yaptığı çalışmaları da anlatan Uraloğlu, son 20 yılda 11 bin kilometre demir yolunun elektrikli ve sinyalli hale getirilmesiyle ilgili büyük işler yaptıklarını dile getirdi.
Bakan Uraloğlu, 2 bin 250 kilometrelik hızlı tren hattı ürettklerini ifade ederek, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Yaklaşık 24 bin kilometre bölünmüş yol yaptık. Burada hem kazalarda azalış sağladık hem de egzoz emisyonu salımından ciddi katkılar elde ettik. Ülkemizde 57 tane havalimanı var. Bunların 50 tanesine yeşil havalimanı sertifikası aldık. Dünyada bu konuda ikinciyiz. Yine ülkemizdeki elektrikli treni yerli üretimle işletmeye aldık. Yine elektrikli kara aracını üreterek işletmeye aldık. Özellikle denizlerdeki karbon salımını önleyecek yatırımları yapmaya çalışıyoruz. Ülkemiz gemi üretimi sanayisinde dünyada yedinci sırada. Bu anlamda büyük gemiler ve temiz enerji tüketen gemiler noktasında yatırımlar yapıyoruz. “