Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, AK Parti iktidarları döneminde, ortaöğretimde kız çocuklarının okullaşma oranının erkek çocuklarından fazla olduğunu bildirerek, “Türkiye tarihinde ilk kez kız çocuklarının okullaşma oranı, erkek çocuklarını geçti.” dedi.
AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlenen, AK Parti Sosyal Politika Birimi Başkanları Toplantısı’na katılan Yanık, burada yaptığı konuşmada, AK Parti ailesi olarak teşkilatlarıyla birlikte omuz omuza çalıştıklarını, tüm bakanlıkların birlikte neler yapılabileceğini değerlendirdiklerini söyledi.
Bakanlık olarak yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi veren Yanık, sosyal hizmetler ile sosyal politikalar oluşturmaya yönelik faaliyetleri bulunduğunu ifade etti.
“Vakıf medeniyetinin çocukları” olduklarına işaret eden Yanık, “O kültürün bir uzantısı olarak, o kültürü ihya eden bir siyasi hareket olarak, AK Parti iktidarlarında, ilk günden itibaren sosyal hizmet ve sosyal yardım faaliyetlerinin öne çıkan başlıklar içinde olduğunu görmek mümkündür.” diye konuştu.
Yanık, sosyal hizmet ve sosyal yardımların kapsayıcı ve şeffaf, adil ve ihtiyaca uygunluk esas alınarak yapıldığına, ihtiyaca uygunluğun, bilimsel araştırmalarla tespit edildiğine dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bunların yanı sıra son zamanlarda sivil toplum ve akademi ile ilişkilerimizi yoğunlaştırdık. Sivil toplum, bir konunun sahadaki uygulayıcılarıdır, akademi ise konunun teorik arka planını tartışanlardır. Bu nedenle, ne yapılması gerektiğini bilimsel araştırmalar, akademi ve sivil toplumla birlikte yürütüyoruz. Gerçekçi ve ihtiyaca uygun çalışmalar yapıyoruz.
Sosyal yardımlarımızla alakalı akıllı uygulamalar olan yapay zekayı kullanarak veri istatistiği oluşturuyoruz. Bu koruyucu sosyal yardım modelini hayata geçirerek, yoksulluk riski taşıyan grupları yoksulluğa düşürmeden destekleyen bir çalışma yapmamızın önünü açıyor. Bize diyorlar ya ‘Sosyal yardımlarla insanları yoksullaştırarak oy toplamaya devam ediyorsunuz.’ Biz, tam tersini yapmaya çalışıyoruz. Vatandaşımızın kendine yeten, kendi hayatını idame ettirebilecek yeterliliğe gelebilmesi için sosyal yardımlarla onu ihtiyacı olan noktada desteklemek ve o süreci yönetmeyi sağlamak istiyoruz.”
“Kadına yönelik şiddetin sebepleri araştırması yapılacak”
Bakan Yanık, 2021 ve 2022’nin bilimsel araştırmalar açısından oldukça zengin olduğunu, Türkiye Aile Yapısı Araştırması’nın yapıldığını hatırlatarak, bu araştırmayla, en öncelikli konu olan aileye ilişkin verilerin elde edilebildiğini söyledi.
Geleceğe yönelik projeksiyon geliştirilebilmesi için yıllar içerisinde aile yapısındaki tüm değişikliklerin ortaya konulabilmesi gerektiğini belirten Yanık, buna ilişkin saha çalışmasının tamamlandığını, analiz çalışmaları sonrasında bilgilerin paylaşılacağını söyledi.
Yanık, diğer araştırmalar hakkında da bilgi vererek, madde bağımlılığı konusunda dünya genelinde çok ciddi bir mücadele yürütüldüğünü, Türkiye’nin de bu konuda önemli çalışmalara imza attığını bildirdi.
Üniversite gençliğinin profilinin belirlenmesi için de bir araştırma yapıldığını dile getiren Yanık, “Üniversite gençliğimizde varsa bu konularda sıkıntı, bunların önünün alınması gerekiyor.” diye konuştu.
Çocuk ve yaşlıya yönelik araştırmalarının da Türkiye’de ilk kez yapılacağını belirten Yanık, bunun dışında boşanma nedenlerinin belirlenebilmesi için bir başka çalışmanın yapılacağını kaydetti.
Bakan Yanık, “2024’te kadına yönelik şiddetin sebepleri araştırması da yapılacak. 2023 hazırlıkları başladı. Pek çok çalışma yürütüyoruz, bunlardan çıkan sonuçları da sosyal politikaya dönüştürüp, oluşan politika üzerinden sosyal hizmetlerimizi şekillendiriyoruz.” dedi.
Sosyal hizmetlerin, aile ve arz odaklı yürütüldüğünü, ihtiyaçlar belirlendikten sonra yönlendirmelerin yapıldığını ifade eden Yanık, “Millete hizmetkar olmanın yolu, milletin ayağına gitmekten geliyor. Sizler teşkilatlar, bizler bakanlıklar olarak, milletimizin ihtiyacı olduğunda kendisinin bize gelmesini beklemeden o hizmeti ona sunmanın yollarını arıyoruz. Bugüne kadar bakanlık olarak arz odaklı çalışmalarımızı her geçen gün artırdık.” dedi.
Yanık, sosyal yardım müracaatlarının büyük bölümünün e-devlet üzerinden geldiğini belirtti.
“Aile Sosyal Destek Programı ile 4,6 milyon haneye ulaşıldı”
Halihazırda 397 sosyal hizmet merkezi bulunduğunu aktaran Yanık, Türkiye genelinde 2023 sonunda bunun 410’a yükseltilmesini hedeflediklerini bildirdi.
Aile Sosyal Destek Programı ile 2007’den bu yana 4,6 milyon haneye ulaşıldığı bilgisini veren Yanık, “Aile destek merkezleri ve Roman bölgesini daha çok dikkate alarak oluşturduğumuz sosyal destek merkezleri var. Halihazırda 330 merkezimiz var, 2023 sonuna kadar bu sayıyı 656’ya çıkarmak hedefindeyiz. Şu an 47 olan sosyal dayanışma merkezi sayısını da 116’ya çıkarmayı istiyoruz.” diye konuştu.
Roman bölgelerinde, barınma ihtiyacını karşılamak üzere toplam 1070 konut oluşturulduğunu, bunun ihtiyaca göre devam edebileceğini anlatan Yanık, psiko-sosyal destek çalışmalarının da yapıldığını, ayni yardımlarla da vatandaşın yanında olduklarını ifade etti.
“İlk kez kız çocuklarının okullaşma oranı, erkek çocuklarını geçti”
Devlet bakımında olması gerekmeyen durumlarda ekonomik ve sosyal desteklerle çocukların, ailelerinin yanında kalmasına özen gösterildiğini belirten Yanık, “150 bin çocuğumuzu ailesinin yanında destekliyoruz. Bu desteği vermesek bu çocuklar okuldan uzaklaşacak, sağlık hizmeti alamayacaklar. Kız çocuklarının okullaşma oranı, AK Parti iktidarları döneminde, özellikle geçtiğimiz dönem itibarıyla ortaöğretimde erkek çocuklarını geçti. Türkiye tarihinde ilk kez kız çocuklarının okullaşma oranı, erkek çocuklarını geçti. Bu çalışmalar sayesinde oldu bu.” bilgisini verdi.
Yanık, anaokulu desteğinin de önemine işaret ederek, “Bir çocuk ne kadar erken eğitim sistemine girerse o kadar uzun kalıyor. Ne kadar uzun kalırsa eğitim süreçlerini tamamlıyor.” dedi.
Çocuk Evleri’ne ilişkin de Yanık, “Üç olan çocuk evi sitesi sayısını bugün 113’e yükselttik. 2002’de hiç olmayan çocuk evi ise şu anda 1091. Ayrıca çocuk destek merkezlerimiz var. Ayrıca bu sene itibarıyla ihtisaslaştırılmış çocuk evleri sitelerine başladık. Bunun anlamı şu, suça sürüklenen ya da suç mağduru çocukların daha özellikli desteklenmesini istedik. Çocuk evlerinde ve diğer kuruluşlarımızda yaklaşık 14 bine yakın çocuğumuz devlet korumasından yararlanıyor.” diye konuştu.
Bakan Yanık, yaşlı, engelli, gazi, gazi yakınları ve şehit yakınlarına yönelik destekler ve çalışmalar hakkında da bilgi verdi.
Kadın konuk evlerinden yararlanan kadınların yaklaşık yüzde 52’sinin sadece barınma hizmeti için geldiğini anlatan Yanık, “Dolayısıyla şiddet mağduru olarak gelen sayının, barınma ihtiyacından daha az olması, bizim bu alanda yaptığımız çalışmaların da sonuç verdiğinin bir göstergesidir.” dedi.
Yanık, sözlerine şöyle devam etti:
“Çok açık yüreklilikle söylüyorum, hepimiz gayet iyi biliyoruz. Türkiye’de kadının adı yok denen bir dönemden, kadınların her türlü hakkının verildiği, kadınların siyasal hayata katılımı, sosyal hayata katılımı, ekonomik hayata katılımı, istihdama katılımı noktasında en üst düzenlemelerin yapıldığı bir döneme geldik. Yani kadın hakları noktasında her türlü tartışmayı, her türlü ilericiliği, her türlü vizyonu kendisine layık görenler, kendi dönemlerinde ‘Kadının Adı Yok’ diye kitapların yazıldığı bir zamanı bu ülke yaşadı.
AK Parti iktidarlarında tam tersi oldu. Karar mekanizmalarına katılımdan istihdama katılıma, iş gücü oluşturmadan şiddetle mücadeleye kadar her türlü başlıkta tek tek çalışmalar yapıldı. Bunu Sayın Cumhurbaşkanı’mızın iradesiyle yaptık. Bunu Sayın Cumhurbaşkanı’mızın vizyonuyla ve açtığı yolla yaptık. Buna sahip çıkacağız. Bu konuda AK Parti’ye herhangi bir şekilde ders verecek bir Allah’ın kulu, bir siyasi irade yok. Bunu özellikle altını çizerek ifade etmek istiyorum.”
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Sarıeroğlu
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sosyal Politikalar Başkanı Jülide Sarıeroğlu da sosyal politikaların, AK Parti’nin kıymet verdiği en önemli politikalar arasında yer aldığını söyledi.
Sosyal Politikalar Başkanlığı olarak temelde varlık sebeplerinin, Türkiye’de çocuk, engelli, yaşlı, ihtiyaç sahipleri başta olmak tüm hassasiyet gerektiren özel gruplara yönelik çalışmalar yapılması olduğunu vurgulayan Sarıeroğlu, bunun yanı sıra sağlık, eğitim, sosyal güvenlik, istihdam gibi alanların da yakından takip edildiğini bildirdi.
Sarıeroğlu, yürütülen çalışmalar hakkında bilgi verdi ve değişen ihtiyaçlara göre politikalar geliştirdiklerini kaydetti.