Yumaklı, Adana Ticaret Borsası ev sahipliğinde bir otelde düzenlenen Ulusal Hububat Konseyi 2024 Mısır ve Buğday Kongresi’nde yaptığı konuşmada, etkinliğin sektörün geleceğine katkılar sağlayacağını düşündüğünü söyledi.
Dünyada son dönemde jeopolitik ve iklim değişikliklerinin meydana geldiğine dikkati çeken Yumaklı, söz konusu değişimi yeni normal olarak adlandırdıklarını, geleceğe dönük planları buna göre yaptıklarını vurguladı.
Türkiye’nin son 22 yılda oluşturmuş olduğu çok ciddi bir altyapı olduğunu ve bunun sayesinde dünyadaki olumsuz gelişmeleri hasar almadan atlattıklarını belirten Yumaklı, “22 yılda çiftçilerimizi üretime teşvik için reel rakamlarla ifade ediyorum, verilen tarımsal destek tutarı 1 trilyon 625 milyar lira.” ifadelerini kullandı.
Tarım Sigortaları Havuzuna (TARSİM) da değinen Yumaklı, üreticilerin ürünlerini sigortalatmaları gerektiğini ve bu konuda devlet desteği verildiğini söyledi.
Yumaklı, geçen yıl bitkisel üretimde 137 milyon tonla rekor kırıldığını anımsatarak, “Bu başarıları makro göstergeler de teyit etmiş oluyor. Son 21 yılın 16’sında tarım sektörü büyüme gösterdi. Yıllık 69,2 milyar dolarlık hasılayla da Avrupa’da birinci, dünyada da ilk on arasındayız. Geçen yıl 2 bin 200 çeşit ürünümüzü 212 ülkeye ve bölgeye ihraç etmişiz. 31 milyar dolarlık tarımsal ürün ihracatına sahip olmuşuz ve bunun döviz kazanımını ülkemize getirmişiz.” diye konuştu.
Bundan sonraki dönemde tarım sektörünü 5 hedef üzerine planladıklarına işaret eden Yumaklı, sürdürülebilir, verimli, kaliteli, kayıtlı ve sektöre yatırım yapılan bir sektör olacağını anlattı.
“Son 22 yılda buğday ve mısıra verilen destek miktarı 182 milyar lira”
Bakan Yumaklı, buğday ve mısın temel gıda maddesi olduğuna dikkati çekerek, “Ülkemizde buğday ve mısır üretiminin ayrı bir önemi ve değeri var. Bu kapsamda da 6 farklı kategoride bu ürünlere destekleme verdik. Son 22 yılda buğday ve mısıra verilen destek miktarı 182 milyar lira. Yüzde 50 hibe ile işleme, paketleme ve depolama yatırımları için yaklaşık 4 bin proje de desteklenmiş durumda.” dedi.
Lisanslı depoculuğun sektörün gelişmesinde çok önemli bir yeri olduğunu belirten Yumaklı, “Bugüne kadar reel rakamlarla 3,4 milyar lira lisanslı depoculuğa aktarılmış durumda. Şu an itibarıyla lisanslı depo kapasitemiz 10 milyon ton. Yıl sonuna kadar da bu kapasiteye 2,3 milyon ton daha ilave edilmiş olacak. Bu konudaki yatırımları desteklemeye devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
“Geçen yıl TMO 13,1 milyon ton ile tarihinin en büyük alım miktarına ulaştı”
Yumaklı, çalışmaları yaparken en temel amaçlarının çiftçinin emeğinin karşılığını alması ve tüketicilerin kaliteli ürünlere uygun şartlarda ulaşabilmesi olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:
“Bu manada regülasyon faaliyetlerimiz ve alım politikalarımız bu süreci destekliyor. Geçen yıl TMO 13,1 milyon ton ile tarihinin en büyük alım miktarına ulaştı. Elbette ilk başlarda bu kadar yoğun bir alımın getirdiği zorluklar oldu. Ancak teşkilatımız hakikaten büyük bir özveriyle bunları kısa sürede halletmeyi bildi. Bu yıl için bu yönde herhangi bir problem yaşanmayacak. Bu yıl erken başlayan hasat döneminde üreticilerimizin fiyat açıklanması talebini biliyorum. Önümüzdeki günlerde bunu netleştirip açıklayacağız. Çiftçimizin ve üreticimizin emeğini koruyacağız. Bizim temel hedefimiz sürdürülebilir bir tarım üretiminin, tarımsal üretimin yapılabilmesi için çiftçimizin emeğinin ve alın terinin kaybolmaması.”
TMO’nun bir regülasyon kurumu olduğuna dikkati çeken Yumaklı, “Piyasada ürün fiyatları düşer. Görev alanındaki ürünlerle ilgili alımlar yaparak ürün fiyatlarını belli bir dengede tutar. Ya da çok yükselir, elindeki stokunu satarak fiyatları dengeler. Ancak son birkaç yıldır TMO regülasyon kurumu olmaktan çıktı. Bir tüccar oldu. Bu sürdürülebilir bir şey değil, doğru da değil. TMO’nun açıklamış olduğu fiyatların da tavan fiyat değil bir referans fiyat olduğunun tekrar hatırlatılması gerekiyor herhalde. Fiyat politikamızda da bunun gözetileceğinin altını çizmek istiyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
“TMO alımla alakalı bütün hazırlıklarını tamamladı”
Bakan Yumaklı, bu sezon hasat işlemlerinin başladığının altını çizerek, şöyle konuştu:
“İç bölgelerde hasadın başlamasıyla beraber biz de geçen yılın rakamlarını yakalayacağımızı düşünüyoruz. Yaklaşık minimum söylüyorum, buğday için 21 milyon tonluk bir rekolte bekliyorum. Mısır’da da 8,5 milyon tonluk bir rekolte beklentimiz var. TMO alımla alakalı bütün hazırlıklarını tamamladı. TMO’nun depolarının dolu olduğu ve bir kilo mal alamayacağı söylentileri var, en yetkili ağız olarak söylüyorum; hiçbir problem olmayacak. Çünkü hazırlığımız tam. Dolayısıyla bunlara itibar etmeyin. En doğru açıklama bizden gelecek olan açıklamadır.”
Ülkenin buğday mamulleri ticaretinde de önemli bir konuma sahip olduğunu, un ve makarna ihracatında dünyada ilk sıralarda yer aldığını belirten Yumaklı, “2023 yılı mahsulünden arz fazlası olan 1,7 milyon ton makarnalık buğday ve 2,4 ton mısır ihracatı gerçekleşti.” dedi.
Açılış konuşmalarının ardından kongre çeşitli oturumlarla devam etti.