Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nun oturum aralarında New York’taki bir etkinlikte konuşan Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina, dünya güçlerinin eylemsizliğini, Bangladeş için bir şok olması sebebiyle kınadı ve yaklaşık 1,2 milyon Arakanlıya ev sahipliği yaptığı için kaynaklarının ciddi şekilde zorlandığını kaydetti.
Hasina, Dakka’nın son dört yıldır uluslararası topluluğa güvendiğini ancak “çağrılarının dikkate alınmadığını ve umutların gerçekleşmediğini” dile getirdi.
Etkinlikte yaptığı konuşmada, sorunu çözmedeki başarısızlığın “müşterek güvenliği tehlikeye atacağına ve potansiyel olarak tüm bölgeyi istikrarsızlaştıracağına” dair uyarıda bulunan Hasina, şunları kaydetti:
“Bölgesel cephede, Çin ve Hindistan da dahil olmak üzere büyük güçleri katmaya çalıştık. Japonya ile Güneydoğu Asya Uluslar Birliğinin (ASEAN) daha aktif katılımını sağlamaya çalıştık. Çok taraflı cephede, önemli ülkeleri ve BM kurumlarını ilgilendiren BM kararları ile konuyu masada tuttuk ancak ne yazık ki çabalarımız henüz somut bir sonuç vermedi.”
Hasina, dünyanın “kelimelerin ve retoriğin ötesine geçmesi” gerektiğini ve ülkelerine geri dönüşün “Arakanlıların aziz arzusu” olduğunu vurgulayarak “Myanmar’daki zulümden sorumlu olanların hesap vermesini sağlamak zorunludur çünkü böyle iğrenç bir suç asla cezasız kalmamalı.” diye konuştu.
Aralarında Türkiye, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Avrupa Birliği’nin de bulunduğu 8 ülke ve kuruluşun sponsor olduğu etkinlik, Bangladeş tarafından düzenlendi.
Hasina öte yandan, ABD Başkanı Joe Biden tarafından düzenlenen çevrim içi Kovid-19 zirvesinde, aşıların “küresel kamu malı” ilan edilmesi çağrısında bulundu.
Arakanlı Müslümanlara etnik temizlik
BM’ye göre, 25 Ağustos 2017’den sonra Arakan’dan kaçmak zorunda kalan ve Bangladeş’e sığınan 700 binden fazla mülteci bulunuyor. Kamplardaki mültecilerin yarısını çocuklar oluşturuyor.
Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayınladıkları uydu görüntüleriyle Arakan’da yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı.
Arakanlıların topraklarına dönüşü için Myanmar ve Bangladeş hükümetleri arasında imzalanan anlaşma, yerinden edilenlerin durumlarını belgelendirmeleri mümkün olmadığı için uygulamada işlevsiz kalıyor.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti “etnik temizlik” ya da “soykırım” olarak adlandırıyor.
Uluslararası medya ve kuruluşların Arakan eyaletine girişini ciddi oranda kısıtlayan Myanmar hükümeti, bugüne kadar Arakanlı Müslümanların geri dönüşlerine ilişkin verdiği sözleri de yerine getirmedi.
Bangladeş’e sığınan Arakanlı Müslümanlar ve insan hakları örgütleri, gerekli güvenli ortam sağlanmadan bu kişilerin Myanmar’a dönmelerinin, yeni bir etnik temizliğe yol açacağı endişesini taşıyor.