Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği (BTTÖB) Başkanı Aydın Ahmet, sosyal medya üzerinden yayımladığı açıklamada, azınlık okullarının öğrenci azlığı ve ekonomik tasarruflar gerekçesiyle kapatılmasının Lozan Antlaşması’na aykırı olduğu belirtildi.
Yunanistan’ın, Batı Trakya Türk Azınlık eğitiminin statüsünü görmezden gelerek, ülkedeki genel eğitim uygulamalarını azınlık okullarına da uygulamaya devam ettiğini vurgulayan Ahmet, şu ifadeleri kullandı:
“Bugüne kadar eğitimi askıya alınan okullarımız, çocuk sayısı çoğalsa da hiçbir zaman tekrardan açılmadı. Rodop ilinde Hacıören, Keziren ve Payamlar, İskeçe ilinde ise Karaköy ilkokullarının kapatılmasıyla birlikte Batı Trakya Türk Azınlık ilkokullarının sayısı 90’dan 86’ya düşmektedir.”
Ahmet, azınlık okullarının kapatılmasının Lozan Antlaşması’na aykırı olduğunu vurgulayarak, buna uzun yıllardır tepki gösterildiğini ve yetkililerin azınlıkla hiçbir zaman istişare etmediğini söyledi.
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) tarafından yayımlanan açıklamada da, “Ülkemiz, eğitim özerkliğimizi hiçe sayarak toplumumuza ait olan özerk statüdeki ilkokullarımızı öğrenci sayısının yetersizliğini bahane göstererek kapatmaya devam etmekte ve çocuklarımızın eğitim hakkını gasp etmektedir.” denildi.
Yunan devleti sistematik olarak Türk ilkokullarını kapatıyor
Yunanistan Eğitim Bakanlığı, 18 Temmuz 2024’te yayımladığı kararla, Batı Trakya’da Rodop ilinde Hacıören, Keziren ve Payamlar, İskeçe’de ise Karaköy olmak üzere 4 Türk ilkokulunun kapatılacağını duyurmuştu.
Kararla, 2011’den bu yana öğrenci yetersizliği gerekçesiyle sistematik olarak kapatılan Türk azınlık ilkokulu sayısı sürekli yükselirken, Batı Trakya’da faaliyetlerine devam eden azınlık okulu sayısı 86 olacak.
Batı Trakya genelinde, 1995’te 231 azınlık okulu faaliyet gösteriyordu.
Yunan hükümetinin idari reform çalışmaları kapsamında, 2011’den bu yana Batı Trakya’daki Türk azınlığa ait çok sayıda ilkokul kapatılmış veya birleştirilmişti.
Yunan yönetimi, bunun “kapatma” değil, öğrenci yetersizliğinden dolayı “askıya alma” uygulaması olduğunu iddia ederken, Batı Trakyalı veliler ise bunu, azınlık öğrencilerinin Yunan devlet okullarına gönderilmesini amaçlayan bir adım olarak görüyor.