Medipol Üniversitesi Çamlıca Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Adnan Yay, bayramda dikkatsiz beslenmenin özellikle kronik rahatsızlıkları bulunan kişilerde ciddi sorunlara yol açabileceğini belirtti.
Ramazan ayı sonrasında yaklaşan bayramın, salgın döneminden endemiye geçişte yaşanacak ilk bayram olduğunu hatırlatan Yay, normalleşmenin de verdiği rahatlık ile dikkatsiz ve kontrolsüz beslenmenin, özellikle şeker, obezite, yüksek tansiyon, kalp-damar hastalığı, gibi hastalıkları olan kişilerde ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği konusunda uyarılarda bulundu.
‘Ciddi hayati problemlere neden olan klinik tablolarla karşı karşıya kalabiliriz’
Yay, uzun ısrarlar sonucunda az miktarda yenen tatlıların bile kan şekerinde ve kan yağlarında anormal dalgalanmalara yol açabileceğini belirterek, “Acil servise müracaatı hatta hastanede yatışı gerektirecek şekilde kan şekeri yüksekliği koması, kan yağlarında artmaya bağlı gelişebilecek pankreas iltihaplanması gibi ciddi hayati problemlere neden olan klinik tablolarla karşı karşıya kalabiliriz” ifadelerini kullandı.
Uyku hali ve terleme yüksek şeker belirtisi
Dengesiz beslenme sonucu bayramda yaşanabilecek rahatsızlıklara dikkati çeken Dr.Yay, şunları kaydetti:
“Yaklaşık 30 gün boyunca uzun saatler aç kalan vücut Ramazan Bayramı’nın ilk günü sabahın erken saatlerinde başlayan bol şeker ve yağ içeren besinleri hızlıca tüketecek. İkramlara bir de geniş kahvaltı masaları ile akşam yemekleri eklenince yaşanılan gastrointestinal (mide-bağırsak) problemleri ötesinde özellikle diyabet, hiperlipidemi ve kalp hastalarında şeker yüksekliği ya da düşüklüğü koması, kalp krizi gibi hayati risk oluşturan durumlarla karşılaşabiliriz. Bunun yanı sıra kan şekerinde olan yükselmelere bağlı olarak ağız kurumasında artış, çok su içme, sık idrara çıkma, görme bulanıklığı, terleme, halsizlik, uyku hali, ellerde ve ayaklarda uyuşma, yanma ve karıncalanma gibi belirtilerde de artış olabilir.”
Bayramda beslenme önerileri
Bayram öncesinde sağlıklı bayram sofraları için önerilerde bulunan Yay, “Güne hafif ve bol posalı bir kahvaltı ile başlamalıyız. Örneğin; peynirli ve maydanozlu omlet, bol domates-salatalık söğüş, 1 dilim tam buğday ekmeği, şekersiz çay olabilir. Geleneksel bayram ikramlarımız arasında yer alan baklava, börek ve sarmadan uzak durmalıyız. Bayramda da diyabetik hastalarımızın bol bol su içmeye özen göstermesi gerekir. En önemli yaşam maddelerinden olan su, hem kan şekeri kontrolü sağlamada yardımcı olur hem de besinlerin daha kolay sindirilmesine yardımcı olur” açıklamasında bulundu.
‘Yarım saatlik tempolu bir yürüyüş bile kan şekeri kontrolünde ciddi fayda sağlayacaktır’
Diyabet gibi kronik rahatsızlıkları olan ve rutin ilaç kullanması gereken hastalara da tavsiyelerde bulunan Dr. Yay, “Özellikle düzenli ilaç ve insülin tedavisi alan hastalarımız öğün ve tedavi saatlerini aksatmamalı, ara öğünleri unutmamalı, yeterli miktarda su içmeli, sık sık kan şeker takibi yapmalı. Ev içinde mümkün oldukça hareketli olmalı, mümkünse egzersiz yapmalıdır. En azından yemeklerden 15 dakika sonra başlamak üzere bir yarım saatlik tempolu bir yürüyüş bile kan şekeri kontrolünde ciddi fayda sağlayacaktır. Geride bırakacağımız ramazan ayının sonrasında gelen bayram sevincinin üzüntüye ve sıkıntılı anılara dönüşmemesi için bütün sağlıklı bireylerin ama özellikle de şeker ve yüksek kolesterol hastalarının bayram menülerine dikkat etmeliyiz” uyarısında bulundu.