BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel’in, öldürülen bir PKK’lı ile fotoğraflarının çıkmasına ilişkin, “Adı geçen Diyarbakır milletvekilinin, öldürülen terörist kocasından farklı düşüncede olduğuna mı inanmamız isteniyor bizden? Buna inanmak için ya saf ya da hain olmak lazım.” dedi.
Destici, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Parlamento Muhabirleri Derneğini (PMD) ziyaret etti.
Parlamento muhabirlerinin sorularını yanıtlayan Destici, bir televizyon kanalında tasarrufa dikkat çekmek için küçükbaş hayvan kestirdiği açıklamasına yönelik eleştirilere cevap verdi.
Baharda satın aldığı 8-10 kuzuyu, köyde bir sürüye kattığını, böylece et ihtiyacını giderdiğini anlatan Destici, “Bunu sosyal medyada ‘Et alamıyorsanız kuzu kesin’ diye lanse ettiler. Hiç de öyle değil. İnsanlar kendileri biraz daha gayret etseler, daha ucuza getirebilirler. İlla kuzu kestirmeye gerek yok. Eti süper marketten alırsan elbette en yüksek fiyattan alırsın. Ama Kazan, Kızılcahamam gibi semtlerde kesiyor ve maliyetinin biraz üstünde satıyorlar.” diye konuştu.
Birçok gıda maddesini ailesiyle birlikte ürettiğini anlatan Destici, “Kötü bir şey mi?” sorusunu yöneltti.
Mustafa Destici, ekonomik zorlukların yaşandığına dikkati çekerek, “Anadolu’da ‘Çok kazanan değil tasarruf eden zengin olur’, diye bir söz var. Kazandığını harcarsan varlıklı olabilir misin? Hazıra dağ dayanmaz. Bunun için biz, hem üretmek zorundayız hem de tasarruf etmek; ayağımızı yorganımıza göre uzatmak zorundayız. Tasarrufu devletten, bürokrasiden, yukarıdan aşağıya doğru herkes gerçekleştirmeli. Kendiniz etmez vatandaşa ‘Tasarruf et’ derseniz, vatandaş buna itibar etmez.” değerlendirmesinde bulundu.
“Hanımı milletvekili yapılarak ödüllendiriliyor”
BBP Genel Başkanı Destici, HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel’in PKK terör örgütü mensubuyla çektirdiği fotoğrafı değerlendirmesinin istenmesi üzerine, şunları kaydetti:
“Buradaki HDP Grubu’nun önemli bir kısmının daha önce terör örgütünde bulunduğunu, fiili görev yaptığını, önemli bir kısmının da teröristlerle ilişkili olduğunu, kan bağının ya da böyle evlilik ilişkileri olduğunu söylüyorum. Bunların birbirinden farkı yok, hepsi aynı. Terör örgütü bir kısmını dağda, bir kısmını belediyelerde, bir kısmını Meclis’te görevlendirmiş. Partinin yöneticilerinin tamamı, Kandil, İmralı tarafından, milletvekili listeleri oradan belirleniyor. Kocası terör örgütü üyesi, 2017 yılında güvenlik güçlerince öldürülüyor ve hanımı milletvekili yapılarak ödüllendiriliyor. Terör örgütüne hizmet edenlerin eşleri, hanımları, Pervin Buldan da öyle işte, ödüllendiriliyor. Adı geçen Diyarbakır milletvekilinin, öldürülen terörist kocasından farklı düşüncede olduğuna mı inanmamız isteniyor bizden? Buna inanmak için ya saf ya da hain olmak lazım. Bildiklerimi, Millet İttifakı partilerinin genel başkanları bilmiyor mu? Biliyor. Niye o zaman hala iş birliğine, seçim birlikteliğine devam ediyorlar? Seçimi kazanmak için. Başka çareleri olmadığını düşünüyorlar. En masum yorumum bu.”