BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, yılbaşından önce hem Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına hem de Anayasa Mahkemesine iki konuda başvuruda bulunacaklarını belirterek, “Birincisi partilere hazine yardımının toptan kaldırılmasıyla ilgili ikincisi de HDP’ye verilen yardıma tedbir konulmasıyla ilgili.” dedi.
Meclis’te parlamento muhabirleriyle bir araya gelen Destici, Türkiye’nin vizyon projesi Togg’un seri üretiminin yapılacağı Gemlik Kampüsü’nün açılışı törenine de katıldığını anımsatarak, 60 yıl önce yarım kalan bir hayali Türkiye’nin gerçekleştirmiş olduğunu söyledi.
Togg’un, millet olarak herkesin ortak gururu ve kıvancı olduğunu dile getiren Destici, projeyi teşvik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan başta olmak üzere emeği geçenlere teşekkür etti.
Makam aracı olarak Togg’u kullanmayı düşündüklerini, siyasetçi olduğu için siyah rengi tercih edeceklerini belirten Destici, “Fiyat için bir rakam telaffuz edilmedi ama herkesin aklında yaklaşık bir rakam dolaşıyor. Bu segmentte yurt dışından ithal ettiğimiz araçlarda ÖTV var. Bu yerli üretim olacağı için ÖTV olmayacak. ÖTV de ithal araçta aracın yarısı gibi tekabül ediyor. O kadar olmasa da 3’te bir oranında fiyatın daha uygun olmasını tahmin ediyorum.” diye konuştu.
Aracın yerliliği konusundaki soru üzerine Destici, tam seri üretime geçildiğinde aracın yüzde 80’inin yerli olacağının ifade edildiğini söyledi.
“Bu gerçekten benim canımı acıtıyor”
Destici, siyasi partilere hazine yardımının kaldırılmasıyla ilgili her ortamda konuştuğunu, geçen yıl Meclis’teki bütçe konuşmalarında tüm genel başkanlar ve grup başkanvekillerinin olduğu ortamda konuyu dile getirdiğini anlattı.
“Bu gerçekten benim canımı acıtıyor. Bütün vatandaşlarımızın canını acıttığını düşünüyorum. Siyasi partilere 4,5 milyar paranın veriliyor olması bana göre vicdani, ahlaki, adil ve aslında hukuki de değil.” ifadelerini kullanan Destici, “Anayasanın 68’inci maddesini okusun herkes. Orada açıkça diyor ki ‘siyasi partilere yeteri miktarda ve hakça yardım yapılıyor’ diyor. Vicdanı, aklı olan herkes bunu cevaplasın. Bu hakça mı? Seçime 25 parti giriyor, 5 partiye veriyorsunuz. Bir de 4,5 milyar dağıtıyorsunuz. Bana göre bu hakça değil.” diye konuştu.
BBP olarak bu uygulamanın kaldırılmasını istediklerini, parti yöneticilerinin aidatları ve alınan bağışlarla siyasetin yapılabileceğini vurgulayan Destici, şöyle devam etti:
“TBMM’de grubu bulunan 5 siyasi partiye de bunu söylüyorum ama özellikle Cumhur İttifakı’nın karşısındaki Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Akşener, her konuyu konuşuyorlar, her konuyu dile getiriyorlar ama bu konuda tek laf etmiyorlar, ağızlarını açmıyorlar. Çünkü işlerine geliyor. Çünkü CHP önümüzdeki yıl Hazine’den 1 milyarın üzerinde para alacak. İYİ Parti de 500 milyonun üzerinde alacak. Diğerleri de alacak ama bunlar öncülük etseler ve ‘şurada savurganlık yapıyorsunuz, burada yanlış yapıyorsunuz, işçinin, emekçinin, esnafı hakkı’ deseler… Eğer siz gerçekten bu konuda samimiyseniz o zaman önce kendi aldığınızdan feragat edebiliyor musunuz, bunu söylemeleri lazım.”
“Terör örgütünün partisi olmaz”
“HDP’nin, PKK’nın siyasi şubesi olduğunu ve kapatılma davasının devam ettiğini” dile getiren Destici, “Biz diyoruz ki bu uygulama toptan kaldırılsın. İkincisi de hemen HDP’nin payına düşen paraya dava süreci tamamlanana kadar tedbir konulsun. Çünkü iki sonuçtan biri çıkacak. Bize göre hukuk gerçekten işlerse, anayasamız gerçekten uygulanırsa yüzde 100 kapanır. Çünkü anayasanın ilgili maddeleri çok açık.” diye konuştu.
Destici, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Diyelim ki siyasi bir karar verdiler… Kamuoyunda da öyle bir algı var, ‘şu kadar kişi oy veriyor, kapanırsa yenisi kurulur’ falan. Çok absürt, temelsiz sözler. Niye yenisi kurulsun kardeşim? Devlet yok mu burada, devletin istihbarat örgütleri yok mu? Niye PKK’ya yakın olan kişilere parti kurdurulsun ki yeniden. Kurdurulmaz. Bu, devleti, devletin kurumlarını küçümsemek anlamına gelir. İspanya kapattı Batasuna’yı, yenisini kurdurdu mu? Bırak partiyi bakkal kurdurmadı, bakkal. Eğlence yeri kurdurmadı, hepsini kapattı onların. Biz oy verenlere saygılıyız, herkes tercihini yapabilir ama devlet kendi yasasında yazanı işletecek. Terör örgütünün partisi olmaz. Siz terör örgütünün siyasi partisini ya da siyasi şubesini milletin önüne parti olarak, tercih olarak koyamazsınız. Sizin devlet olarak yapmanız gereken vazife budur. Ben bunu, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcımızla da Anayasa Mahkemesi Başkanımızla da konuştum. Gerekirse BBP olarak bu iki hususta da adım atacağız; hem Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına hem de Anayasa Mahkemesine yılbaşından önce iki konuda başvuruda bulunacağız; birincisi partilere hazine yardımının toptan kaldırılmasıyla ilgili ikincisi de HDP’ye verilen yardıma tedbir konulmasıyla ilgili.”
“6’lı masanın parçalandığını görebiliriz”
Destici, Bağımsız Türkiye Partisi’nin 6’lı masaya katılma talebiyle ilgili soru üzerine, 6’lı masada artık bir cepheleşme olduğunu, masada şu an 2 cephe bulunduğunu ve bunların güç devşirme yarışında olduğunu söyledi.
Hem Cumhurbaşkanlığı hem de milletvekilliği seçimleri için ayrı blokların oluştuğunu, ayrı isimlerin aday olduğunu ve ayrı partilerin şemsiyesi altında seçime gidildiğini görebileceklerini aktaran Destici, “6’lı masanın parçalandığını görebiliriz. Belki bunu fikren söylemeyecekler, ‘biz parlamenter sistemde anlaşmıştık, dolayısıyla iki seçime de ayrı giriyoruz ama ikinci tura kim kalırsa onun etrafında birleşiriz, Meclis’te beraber hareket ederiz ve Türkiye’yi parlamenter siteme döndürürüz’ diyebilirler ama ben çok kuvvetle muhtemel görüyorum, tek aday üzerinde anlaşma ihtimalleri gittikçe zayıfladı.” diye konuştu.
Destici, 6’lı masadan en az 2 Cumhurbaşkanı adayı çıkabileceğini iddia ederek, “Masa bana göre çatırdadı. Dağıldı hissi vermemek için de bunu gerekçelendirebilirler. Ortak aday ya da ortak listeyle ittifak altında seçime gitme ihtimallerinin çok zayıfladığını görüyorum.” dedi.
“Cumhur İttifakı’nın oy oranı yüzde 47’leri, 48’leri buldu”
Cumhur İttifakı’nın oylarında geçen yıl kasım ayında bir düşüş başladığını ancak bu yıl mayıstan sonra ciddi bir toparlanmanın söz konusu olduğunu anlatan Destici, “Oy oranı eski seçim sonucuna, 52’lere, 53’lere geldi demiyorum ama 47’leri, 48’leri buldu. Seçime gidene kadar çok rahatlıkla 50’in üzerine çıkacağını düşünüyorum. Çünkü hem iktidarın hem hükumetin hem de Cumhur İttifakı gruplarının atacağı adımlar var.” diye konuştu.
Togg projesi, Karadeniz gazı, sözleşmeli ve taşeronlara kadro verilmesi ile EYT çalışmasının büyük bir kesimin beklentileri arasında olduğunu anlatan Destici, oran olarak yüzde 10-12 arasındaki kararsızların, beklentileri karşılandıkça Cumhur İttifakı’na oy vereceklerine inandığını söyledi.
Destici, başörtüsüyle ilgili anayasa değişikliği çalışmasında, Müslüman Türk aile yapısının korunmasıyla ilgili bir maddenin de yer alacağını kaydederek, “Bu anayasa teklifi aynı zamanda bir samimiyet testidir. Öyle ‘seçmene selam çakayım, dindar kesimden bu şekilde oy alabilir miyim? Ya da masadaki muhafazakar milliyetçi partilerin tabanlarının gönlünü alayım’ diye bir yasa teklifiyle bu işleri çözülmez.” ifadelerini kullandı.
BBP Genel Başkanı Destici, seçimlerin erkene alınmasıyla ilgili bir mutabakatın olmadığını belirterek, “Sadece konuşuldu ama kesin bir karar yok. Mayısta olma ihtimali ne kadar güçlüyse Haziran da olma ihtimali de o kadar güçlü.” dedi.
Destici, BBP olarak seçim mitinglerine başlama kararı aldıklarını belirterek, 6 Kasım’da Malatya’da, 13 Kasım’da Ankara’da, 20 Kasım’da Denizli’de, 22 Kasım’da Kocaeli’de, 4 Aralık’ta Şanlıurfa’da, 11 Aralık’ta da Adana’da olmak üzere yıl sonuna kadar 20 miting yapacaklarını bildirdi.