AA muhabirinin 2022 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi’nden derlediği bilgiye göre, finansal sistemin reel ekonomiyi destekleyecek şekilde geliştirmesi hedefiyle “finansal sistemin geliştirilmesi ve sigortacılık” programına 2022 bütçesinden 8 milyar 773 milyon 494 bin lira ödenek ayrıldı.
Söz konusu tutarın 2023’te 9 milyar 894 milyon 916 bin liraya, 2024’te 10 milyar 639 milyon 51 bin liraya ulaşacağı tahmin ediliyor.
Hükümet program kapsamındaki hedefe ulaşmak için BES katılımcı sayısının, özel sigorta branşlarında üretilen toplam brüt prim üretiminin ve Türk bankacılık sektörünün aktif büyüklüğünün gayrisafi yurt içi hasılaya (GSYH) oranının artırılmasını amaçlıyor.
Program için anahtar göstergelerden biri olan BES’e katılımcı sayısının bu yılın sonunda 12 milyon 995 bin 775 olması öngörülürken 2022’de 13,5 milyona ulaşması hedefleniyor.
Bu rakamın 2023’te 14,5 milyon, 2024’te ise 15,2 milyona yükseltilmesi amaçlanıyor.
Öte yandan, özel sigorta branşlarında üretilen toplam brüt prim üretiminin bu yılın sonunda 95 milyar 796 milyon 155 bin 287 lira olması öngörülürken 2022 yılı için bunun 109 milyar 214 milyon 862 bin 857 liraya çıkması bekleniyor.
Özel sigorta branşlarında üretilen toplam brüt prim üretiminin 2023’te 125 milyar 597 milyon 92 bin 286 liraya ve 2024’te 144 milyar 436 milyon 656 bin 128 liraya ulaşması amaçlanıyor.
Prim üretiminin artırılmasının Türkiye’de sigorta sektörünün hedeflenen büyüklüğe ulaşmasına ve finansal sistemin geliştirilmesine önemli katkı sağlayacağı ifade ediliyor.
Bankacılık sektörünün aktif büyüklüğünün GSYH’ye oranı artıyor
Türk bankacılık sektörünün aktif büyüklüğünün GSYH’ye oranının bu yıl sonunda 124,16 olacağı tahmin edilirken bu oranın 2022’de 131,57’ye, 2023’te 137,22’ye, 2024’te 143,1’e yükselmesi hedefleniyor.
Bankacılık sektörünün aktif büyüklüğü, bankaların takiptekiler de dahil, kredi, menkul kıymet, finansal kiralama ve benzeri tüm finansal alacaklarını ve diğer finansal ve finansal olmayan varlıklarının toplamını ifade ediyor.
Aktif büyüklüğün GSYH’ye oranı, bankacılık sektörünün toplam ekonomi içindeki önemini ortaya koyuyor. Oran, ülkeler arasında karşılaştırma yapılmasına imkan sağlarken ülke içinde ilgili sektörün diğer finansal piyasalara kıyasla ne kadar öneme sahip olduğunu da gösteriyor. Söz konusu oranın artması bankaların ekonomik gelişime daha fazla katkı sağlaması anlamına geliyor.