Bitlis’in Tatvan ilçesindeki Türkiye’nin en büyük krater gölü Nemrut, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) kısıtlamalarında kısmi normalleşmeye geçilmesiyle yerli ve yabancı doğaseverlerin yeniden ziyaret noktası haline geldi.
Avrupalı Seçkin Destinasyonlar Projesi (EDEN) kapsamında “Mükemmeliyet Ödülü” alan 2 bin 250 rakımlı göl, kısıtlamaların kaldırılmasının ardından doyumsuz manzarasıyla doğa ve fotoğraf tutkunlarını ağırlamaya başladı.
Yurdun dört bir yanından kente gelen yaklaşık 50 kişilik grup, doğal güzelliklerinin yanı sıra sıcak ve soğuk gölleri, buz mağarası ile ilgi çeken Nemrut’ta, doğayla iç içe zaman geçirmenin tadını çıkardı.
Göl manzarasına karşı kurdukları çadırlarda kamp yapan doğaseverler, gölün kenarında ateş yaktı, geceyi aydınlatan yıldızları fotoğraflamaya çalıştı.
“Uzun süre doğayla baş başa kalamadık”
Doğasever Deniz Balaman, AA muhabirine, kademeli normalleşme sürecinin başlamasıyla Nemrut Krater Gölü’ne gelmeye karar verdiklerini söyledi.
Yoğun ve stresli geçen salgın sürecinde normalleşme sürecinin başlaması ve havanın ısınmasıyla kamp yapmaya başladıklarını belirten Balaman, şöyle konuştu:
“Burada müthiş bir doğa var. Herkesin gelip buraları görmesini istiyoruz. 2020-2021’de koronavirüs tedbirleri nedeniyle sürekli evde vakit geçiriyorduk. O süreçte doğayla baş başa kalamadık. Normalleşmenin başlamasıyla kendimizi doğaya attık. Burada her şey çok güzel. Eşsiz bir doğa, temiz hava ve muhteşem manzara bir arada. Bunun tadını çıkarıyoruz. Zorlu sürecin ardından çok iyi geldi. Yılın stresini burada attık. Güzel bir kamp oldu. Tekrarını yapacağız. Bölgeye gelen ziyaretçilerden çevreyi temiz tutmalarını istiyoruz.”
Firdevs Karayel ise ilk kez bölgede kamp yaptığını ve koronavirüsün yarattığı stresi doğayla iç içe zaman geçirerek attıklarını anlattı.
Gölün, ülkenin nadide yerlerinden biri olduğuna işaret eden Karayel, arkadaşlarının güzel sohbeti eşliğinde kamp yaptıklarını, çok güzel zaman geçirdiklerini ifade etti.
Kamp için en uygun yerlerden biri
Kente 45 kilometre mesafedeki Nemrut Krater Gölü’ne özel ve tur operatörlerinin temin ettiği araçlarla ulaşım sağlanıyor.
Ormanlık alanın içinden yaklaşık bir saat süren yolculuğun ardından bölgeye ulaşan ziyaretçiler, yeşilin tüm tonlarıyla bütünleşen gölün eşsiz manzarasına karşı çadırlarını kurarak kamp yapabiliyor.
Karavanlarıyla bölgeye gelen ziyaretçiler de kendileri için oluşturulan alanlarda konaklayabiliyor.