BM Güvenlik Konseyi, ortak bir açıklama yayımlayarak, 1 Şubat 2021’deki darbeden bu yana Myanmar’da hala olağanüstü halin devam etmesinden derin endişe duyulduğunu bildirdi.
Myanmar’ın fiili lideri Suu Çii başta olmak üzere keyfi gözaltına alınan pek çok yetkili ve iktidar partisi yöneticisinin serbest bırakılması çağrısını yineleyen BM Güvenlik Konseyi, demokratik geçiş, demokratik kurumlar, insan hakları, temel özgürlükler ve hukukun üstünlüğüne saygı gösterilmesi çağrısında bulundu.
Tüm taraflara diyalog ve uzlaşı çağrısı da yapan konsey, ülkede artan şiddet olayları ve yerinden edilmelerin de endişe yarattığını bildirdi.
Hastane ve okul gibi altyapıları hedef alan saldırıları kınayan BMGK, tüm şiddet olaylarına son verilmesi ve sivillerin korunması çağrısı yaptı.
Myanmar’daki askeri darbe
Myanmar ordusu, 2020’deki genel seçimlerde hile yapıldığı iddialarının ortaya atılması ve ülkede siyasi gerilim yaşanmasının ardından 1 Şubat 2021’de yönetime el koymuştu. Ordu, ülkenin eski fiili lideri Suu Çii başta olmak üzere pek çok yetkili ve iktidar partisi yöneticisini gözaltına almış ve olağanüstü hal ilan etmişti.
BM’ye göre, geçen seneki darbeden bu yana Myanmar’da 1500 sivil hayatını kaybetti, 400 binden fazla kişi yerinden edildi.
Arakanlı Müslümanlara etnik temizlik
BM verilerine göre, 25 Ağustos 2017’den sonra Arakan’dan kaçmak zorunda kalan ve Bangladeş’e sığınan 700 binden fazla mülteci bulunuyor. Kamplardaki mültecilerin yarısını ise çocuklar oluşturuyor.
Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayınladıkları uydu görüntüleriyle Arakan’da yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı.
Arakanlıların topraklarına dönüşü için Myanmar ve Bangladeş hükümetleri arasında imzalanan anlaşma, yerinden edilenlerin durumlarını belgelendirmeleri mümkün olmadığı için uygulama da işlevsiz kalıyor.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti “etnik temizlik” ya da “soykırım” olarak adlandırıyor.
Uluslararası medya ve kuruluşların Arakan eyaletine girişini ciddi oranda kısıtlayan Myanmar hükümeti, bugüne kadar Arakanlı Müslümanların geri dönüşlerine ilişkin verdiği sözleri de yerine getirmedi.
Bangladeş’e sığınan Arakanlı Müslümanlar ve insan hakları örgütleri, gerekli güvenli ortam sağlanmadan bu kişilerin Myanmar’a dönmelerinin, yeni bir etnik temizliğe yol açacağı endişesini taşıyor.