BM Sözcüsü Stephane Dujarric, günlük basın toplantısında konuya ilişkin soruları yanıtlarken, BM Güvenlik Konseyi üyelerinin Guterres’e verdikleri destekten memnuniyet duyduklarını aktardı.
“Biz bunun siyasi bir karar olduğunu düşünüyoruz” diyen Dujarric, aynı zamanda BM personeline yönelik saldırıların devamı olarak gördüklerini ifade etti.
Dujarric, bu kararın İsrail ile BM arasındaki ilişkileri nasıl etkileyeceğine ilişkin ise işbirliğinin operasyonel düzeyde devam ettiğini dile getirdi.
“İstenmeyen kişi” ilan etme kararının başka ülkelerce başka BM personeline yönelik alındığını anımsatan Dujarric, “Daha önce de söylediğimiz gibi, biz bu statünün personelimize uygulanabileceğini düşünmüyoruz.” dedi.
Dujarric, İsrail’in açıklamasının “siyasi” nitelikte olduğunu tekrar vurgulayarak, 24 yıllık kariyerinde buna benzer bir açıklamaya rastlamadığını ifade etti.
İsrail’in kararının teknik olarak yasal sonuçları olacağını düşünmediklerini belirten Dujarric, “Şunu unutmayalım ki Genel Sekreter zaten sadece davet edildiği ülkeleri ziyaret ediyor. Temel prensip bu.” değerlendirmesinde bulundu.
BM Genel Sekreteri ile başka üye ülkeler arasında ilişkilerin daha önce de gerildiğini hatırlatan BM Sözcüsü, “Ancak hiç bu tarz bir üslupla karşılaştığımızı hatırlamıyorum.” diye konuştu.
İsrail, Guterres’i “istenmeyen kişi” ilan etmişti
İsrail yönetimi, Orta Doğu’da gerilimin acilen düşürülmesi çağrıları yapan BM Genel Sekreteri Guterres’i “istenmeyen kişi” ilan ederek ülkeye girişini yasakladığını duyurmuştu.
BM Genel Sekreteri’nin dün yaptığı açıklamada, atılan füzelere ilişkin İran’ın ismini zikretmediği ve Tahran’ın saldırısını “doğrudan kınamadığı” iddia edilmişti.
Guterres, İran’ın füze saldırısının ardından yaptığı açıklamada, “Orta Doğu’da çatışmanın genişletilmesini kınıyorum.” ifadesini kullanarak, acil ateşkes çağrısında bulunmuştu.