Birleşmiş Milletler (BM) Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Agnes Callamard, İran hükümetine yazdığı 45 sayfalık mektupta yürüttüğü incelemelerin sonuçlarına yer verdi.
Yetkililerin olayla ilgili resmi açıklamalarındaki tutarsızlıkların karışıklık yaratma ve olayı aydınlatmama amacıyla yapılmış gibi göründüğünü belirten Callamard, bunların yanıltıcı açıklamalar olduğunu vurguladı.
Tansiyonun yüksek olduğu durumlarda, sivil havacılığa yönelik saldırıları önlemenin en etkili yolunun hava sahasını kapatmak olduğunu kaydeden Callamard, İran’ın o akşam hava sahasını sivil trafiğe kapatması halinde 176 kişinin ölmeyeceğine dikkati çekti.
Yetkililerin uygun bir soruşturma açmak yerine olay yerinin yağmalanmasına ve ardından buldozerle temizlenmesine izin verdiğini belirten Callamard, delillerin toplanmasının engellendiğini ifade etti.
Callamard, İran’ın, olayla ilgili çok sayıda insan hakları ihlalinde bulunduğunu vurguladı.
Düşürülen Ukrayna uçağı
Ukrayna Havayollarına ait “Boeing 737” tipi yolcu uçağı, 8 Ocak 2020’de Kiev’e gitmek üzere Tahran İmam Humeyni Havalimanı’ndan havalandıktan kısa süre sonra havalimanı yakınında İran tarafından düşürülmüş, olayda uçaktaki yolcu ve mürettebattan oluşan toplam 176 kişi hayatını kaybetmişti.
Kanada resmi yayın kuruluşu CBC’deki haberde, ulaşılan gizli ses kaydının Kanada hükümeti ve gizli servisinin elinde bulunduğu, kayıttaki kişinin İran Dışişleri Bakanı Zarif olduğu ileri sürülmüştü.
Haberde, Zarif’in söz konusu ses kaydında, uçağın casus unsurlarca kasıtlı düşürülmüş olabileceği veya savunma sistemlerine elektronik müdahale ihtimalinden söz ederek, “Gerçeğin asla ifşa edilmemesi için sebepler var. (İranlı askeri yetkililer) Ne bize ne de başkasına söyleyecek çünkü açıklamaları halinde ülkenin savunma sistemlerine kamunun çıkarına olmayacak bazı kapılar açılacak.” dediği iddia edilmişti.
İran da Dışişleri Bakanı Zarif’e ait olduğu öne sürülen ses kaydını yalanlamıştı.
Ukrayna Dışişleri Bakan Yardımcısı Yevgeniy Yenin, İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif’e ait olduğu iddia edilen ses kaydının gerçekliğinin inceleneceğini açıklamıştı.