Türk, BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliğinin Ukrayna’daki insan hakları durumuna ilişkin raporunun bulgularına ilişkin BM İnsan Hakları Konseyi tarafından düzenlenen toplantıda değerlendirmelerde bulundu.
Şubat 2022’de başlayan Rusya ile savaş nedeniyle Ukrayna’daki acı verici durumun sürdüğüne dikkati çeken Türk, uzun zamandır devam eden savaşın gelecek nesillerin yaşamını ve insan haklarını etkilemesinden endişe ettiğini söyledi.
Türk, Ukrayna’daki BM İnsan Hakları İzleme Misyonu (HRMMU) aracılığıyla kapsamlı izleme ve belgeleme yapmayı sürdürdüklerini belirterek, bu belgelerin, başta Rusya kolluk kuvvetleri tarafından olmak üzere, uluslararası insan hakları hukuk ve uluslararası insancıl hukukun ciddi ihlallerini ve savaş suçlarını göstermeye devam ettiğini vurguladı.
“Bu belgeler arasında Şubat 2022’den bu yana, Rus silahlı kuvvetleri tarafından kontrol edilen veya Rusya tarafından işgal edilen bölgelerde sivillere yönelik 142 yargısız infaz vakası yer alıyor.” ifadesini kullanan Türk, tutuklulara yönelik yaygın işkence, kötü muamele ve cinsel şiddet de dahil çok sayıda zorla kaybetme vakasını da belgelediklerine işaret etti.
Türk, “İnsan Hakları Ofisi, 4 Aralık itibarıyla Şubat 2022’den bu yana çatışmalar nedeniyle 560’tan fazlası çocuk en az 10 bin sivilin öldüğünü kaydetti ve doğruladı. Birçoğu ağır olmak üzere 18 bin 500 sivilin yaralandığı doğrulandı. Gerçek rakamlar muhtemelen çok daha yüksek.” dedi.
En fazla sivil ölümleri Donetsk, Harkov, Herson ve Zaporijya’da
Sivil ölümlerinin birçoğunun Donetsk, Harkov, Herson ve Zaporijya bölgelerinde kayda geçtiğine dikkati çeken Türk, bunlar arasında çok sayıda yaşlının da bulunduğunu belirtti.
Türk, Rus saldırılarının, Ukrayna’daki tahıl depolama ve taşıma tesislerini de hedef aldığını hatırlatırken, bu tür saldırıların Ukrayna ekonomisinin kritik sektörünü tehdit ettiğini ve birçok ülkede insanları kritik öneme sahip gıdadan mahrum bıraktığını vurguladı.
Rusya’nın gözaltı merkezlerine BM yetkililerinin erişimini engellediğine ve bu yüzden vakaları tam olarak hesaplayamadıklarına dikkati çeken Türk, savaşın başlangıcının ardından yüzlerce sivilin gözaltına alındıktan sonra öldüğünü kaydetti.
Türk, Ukraynalı yetkililerin, “Rus işgali” altında olan bölgelerdeki bireyleri kovuşturmayı ve mahkum etmeyi sürdürdüğünü belirterek, 30 Kasım itibarıyla, “işbirliği faaliyetleri” veya benzer suçlamalarla ilgili yaklaşık 8 bin 600 suç duyurusunda bulunulduğu ve 941 davanın karara bağlandığını söyledi.
Volker Türk, “(Ukrayna’nın kovuşturduğu) Bu kişilerin çoğu, işgal altındaki bölgelerde sosyal hizmetlerin ve okulların sürekli işleyişini sağlamak için çalışmak da dahil yasal olabilecek faaliyetlerinden dolayı mahkum edildi.” dedi.
“Çatışmanın tek çözümü adil barış”
Türk, “Rusya ve Ukrayna’yı, Ukrayna’nın nükleer santrallerindeki operasyonların güvenliğini ve emniyetini sağlamak için ellerinden geleni yapmaya çağırıyorum.” dedi.
Rusya ve Ukrayna’ya, savaş araç ve yöntemlerinin seçimi de dahil sivillerin zarar görmesini önlemek ve en aza indirmek için mümkün olan tüm önlemleri almaya çağıran Türk, “Tüm ülkeleri, özellikle nüfuz sahibi olanları, uluslararası insan haklarına ve uluslararası insancıl hukuka tam olarak uymalarını sağlamak için her iki tarafın da acil ve kararlı önlemler alması yönünde çağrıda bulunmaya davet ediyorum.” diye konuştu.
Türk, Rusya ile Ukrayna arasındaki bu trajik ve geniş kapsamlı çatışmanın tek çözümünün adil barış olduğunu vurguladı.