BM Güvenlik Konseyinde (BMGK) Suriye’deki siyasi ve insani gelişmelere ilişkin oturum düzenlendi.
Suriye’yi daha derin ihtilafa itecek bölgesel çatışmanın yayılma ve gerginliğin artma riskine karşı daha önce birçok kez uyarıda bulunduğunu anımsatan Pedersen, bu hafta da bölgesel gerginlikte ciddi artış olduğunun altını çizdi.
Pedersen, kendisinin de BM Genel Sekreteri Antonio Guterres gibi Lübnan ve Suriye’de cihazların patlatılması sonrasında alarma geçtiğini kaydetti.
“Suriye’yi de içine çekecek bölgesel savaş riski çok açık ve mevcut.” uyarısında bulunan Pedersen, bu durumun Suriye’de şiddeti tetikleyebileceğini söyledi.
Pedersen, halihazırda en acil ve önemli ihtiyacın Gazze’de ateşkes ile bölgede ve Suriye’de gerginliğin azaltılması olduğunu dile getirdi.
Suriye’de “güvenli ve sakin” bir ortam oluşturulması gerektiğini vurgulayan Pedersen, bunun aynı zamanda mültecilerin geri dönüşü için de gerekli olduğunu ifade etti.
Pedersen, bu ortamın sağlanması için “kestirme bir yol” olmadığını kaydederek, siyasi sürecin önemine dikkati çekti.
BM Özel Temsilcisi, “Güvenilir bir siyasi süreç olmazsa, Suriye’deki sürekli düşüş eğilimi sürecek.” uyarısını yaptı.
16 milyon insan yardıma muhtaç
BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA) Cenevre Temsilcisi ve Koordinasyon Birimi Direktörü Ramesh Rajasingham da Suriye’de halihazırda 16 milyon insanın yardıma muhtaç olduğuna dikkati çekti.
İhtilafın toplumun her kesimini etkilediğine işaret eden Rajasingham, birçok ihtilafta olduğu gibi Suriye’de de çocukların çatışmanın ağır yüküne maruz kaldığını belirtti.
Rajasingham, insani yardıma muhtaç olanların yarısının çocuk olduğunu vurguladı.
Yeni eğitim yılının başladığını anımsatan Rajasingham, “Suriye’de çocukların üçte biri, yani yaklaşık 2,5 milyon çocuk sınıflarda arkadaşlarına katılamayacak.” dedi.