Türk, BM İnsan Hakları Konseyi’nin 52. Oturumu kapsamında Ukrayna’daki duruma ilişkin konuşma yaptı.
Rusya’nın Ukrayna’ya karşı savaşında insan hakları ve uluslararası insancıl hukukun ağır ihlallerinin “şok edici bir şekilde rutin haline geldiğini” belirten Türk, Şubat 2022’den bu yana devam eden savaşa ilişkin veriler paylaştı.
Türk, “Şu ana kadar 8 bin 400 sivilin ölümü doğrulanırken, 14 bini aşkın sivil ise yaralandı. Bu rakamlar buz dağının sadece görünen kısmı.” dedi.
Savaşın başlangıcından bu yana İnsan Hakları Ofisinin, Ukrayna’nın saldırı altındaki bölgelerinde sivillere karşı, Wagner Grubu gibi bağlantılı silahlı gruplar da dahil Rus askeri güçleri tarafından çok sayıda “yargısız infaz” ve “hedefli saldırıyı” belgelediğini kaydeden Türk, “bu süreçte 621 keyfi gözaltı ve zorla kaybetmenin” kayıtlara geçtiğini söyledi.
Türk, “89 siville yapılan görüşmeye göre, gözaltına alınanların yüzde 91’i Rus personelleri tarafından işkence veya kötü muameleye tabi tutuldu. Zorla kaybetme kurbanlarının 5’i erkek ve biri henüz 14 yaşında. Bu çocukların 5’i de işkence ve kötü muameleye maruz kaldı.” diye konuştu.
Rus personellerin karıştığı 109 cinsel şiddet vakasının da belgelendiğini kaydeden Türk, bunların çoğunun gözaltı yerlerinde gerçekleştiğini ve bunlardan üçünün 18 yaş altı kızlara yönelik olduğunu kaydetti.
Türk, Ukraynalılar tarafından gerçekleştirilen 91 zorla kaybetme ve keyfi gözaltı vakasının belgelendiğini de ifade etti.
Görüşülen 73 kurbandan yüzde 53’ünün, Ukraynalı personel tarafından işkence veya kötü muamele gördüğünü söylediğini aktaran Türk, Ukraynalıların adının karıştığı 24 cinsel şiddet vakasının kaydedildiğini belirtti.
“Tahıl Koridoru Anlaşması’nın devam etmesi çok önemli”
Türk, İnsan Hakları Ofisinin, iki taraftan da 400’den fazla savaş esiriyle görüştüğünü söylerken Ukraynalı esirlerden yüzde 90’ının işkence veya kötü muamele gördüğünü, Rus esirlerde ise bu oranın yüzde 50’lerde olduğunu ifade etti.
Küresel anlamda yaşam maliyeti kriziyle ilgili en ciddi sıkıntıların yaşandığını belirten Türk, bunun yaklaşık 1,6 milyar insanın yaşamına ve geçim kaynağına zarar verdiğini, birçok ülkedeki istikrarı da tehdit ettiğini söyledi.
Türk, Tahıl Koridoru Anlaşması’nın küresel gıda güvenliğine destek sağlamaya devam etmesi ve dünya genelinde on milyonlarca insanın yaşamı için çok önemli olduğunu da vurguladı.