BM Güvenlik Konseyi Başkanlığında, İsrail yönetiminin 9 yasa dışı Yahudi yerleşim birimi için verdiği “yasallaştırma” kararına ilişkin açıklama oy birliğiyle kabul edildi.
İsrail’in “yasallaştırma” kararının, uluslararası yasalar kapsamında yasal olmadığına dikkati çekilen açıklamada, İsrail’in yerleşim birimleriyle ilgili ilave inşalar yapılmasına, genişletilmesine ve yasallaştırmasına ilişkin beyanatları nedeniyle derin endişe ve dehşet duyulduğu belirtildi.
Açıklamada, Filistinlileri ve İsraillileri hedef alanlar da dahil sivillere yönelik tüm şiddet eylemleri kınandı.
Tüm taraflara çağrıda bulunulan açıklamada, sakinliklerini sürdürmeleri ve olay yerindeki durumu kızıştıracak provokatif eylemlerden, kışkırtıcı ve tahrik edici söylemlerden kaçınmaları istendi.
Malta’nın BM Daimi Temsilcisi Vanessa Frazier, yaptığı açıklamada, “Güvenlik Konseyi, İsrail’in devam eden yerleşim faaliyetlerinin, 1967 sınırlarına bağlı olarak iki devletli çözümün uygulanabilirliğini tehlikeli bir şekilde riske attığını vurguladı.” dedi.
Güvenlik Konseyi’nin, tüm tarafların uluslararası yükümlülüklerini ve taahhütlerini yerine getirmesi gerektiğine duyulan ihtiyacın altını çizdiğini aktaran Frazier, “Konsey, Filistin topraklarına el konulması, yerleşim birimlerinin yasallaştırılmasının meşrulaştırılması, Filistinlilerin evlerinin yıkılması ve Filistinli sivillerin yerlerinden edilmesinin de aralarında olduğu barışa sekte vuran tüm tek taraflı önlemlere şiddetle karşı çıkıyor.” ifadesini kullandı.
İsrail’de Binyamin Netanyahu hükümeti, bölgedeki şiddet olaylarını gerekçe göstererek, geçen hafta Batı Şeria’da daha önce İsrail nezdinde de kaçak olarak kurulan 9 yerleşim yerine ruhsat verileceğini ve mevcut yerleşim yerlerini genişleteceğini duyurmuştu. İsrail hükümetinin bu adımla Batı Şeria’daki yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerine yaklaşık 10 bin yeni hane ekleyeceği belirtilmişti.
Aralarında Türkiye ve ABD’nin de bulunduğu çok sayıda ülke, İsrail’in yeni yasa dışı Yahudi yerleşim planlarına karşı çıkmıştı.
Filistin yönetimi de BMGK geçici üyesi BAE aracılığıyla konuyu BMGK’ya taşımıştı.