Ülkede 1992-1995’te yaşanan savaşta öldürülen ve 31 yıl sonra kimliği tespit edilen 1960 doğumlu Ferid Sikiric ve İzet Mesic, Kamicani Anıt Merkezi’nde Bosna Hersek İslam Birliği Başkanı Husein Kavazovic’in kıldırdığı cenaze namazından sonra gözyaşlarıyla defnedildi.
Cenazeye katılan Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyinin Boşnak üyesi Denis Becirovic, kurbanları andığını belirterek katliamda üç aylık bir bebeğin de öldürüldüğünü söyledi.
Katliamları “tarif edilmesi zor bir trajedi” olarak niteleyen Becirovic, “Mağdurların haklarını korumak hepimizin sorumluluğunda, hatırlatma ve hatırlanma kültürü geliştirmek gibi bir yükümlülüğümüz var. Soykırımı inkar edenlere karşı her zaman hakikat ve adalet için savaşacak gücü bulmalıyız. Dünyada çok fazla adalet yok ancak bunun için yasal bir şekilde mücadele etmek için mümkün olduğunca çaba harcamalıyız.” dedi.
Denis Becirovic, kurbanlar için bir anıt merkezinin kurulmasını da destekleyeceğini aktardı.
Bosna Hersek Kayıp Kişiler Enstitüsü Sözcüsü Emza Fazlic, defnedilen Mesic’in dört erkek kardeşi ve babasının da Sırpların saldırılarında katledildiğini söyledi.
Mesic’in kardeşi Mirzet Mesic, acılarının dinmeyeceğini ancak dua edebilecekleri bir mezar olmasının kendilerini sakinleştirdiğini belirtti.
Prijedor’da neler yaşandı?
Bosna’daki savaşın yeni başladığı Mart 1992’de eski Yugoslavya’daki Devlet Güvenlik Teşkilatının (UDBA) başına getirilen Sırp kökenli Simo Drljaca, Prijedor’daki 13 polis karakolunda görev yapan 1775 Sırp’ı bir ay içinde silahlandırdı.
Sırp birlikleri, 29 Nisan gecesi o dönemde nüfusunun çoğunluğu Boşnak olan Prijedor şehrini ele geçirdi. Ağır silahlara sahip Sırp birlikleri, 23 Mayıs 1992’de Prijedor civarındaki köylere saldırdı. Prijedor ve civarındaki katliamda 102’si çocuk 3 bin 176 sivil hayatını kaybetti.
Sırplar, 31 Mayıs 1992’de yerel radyolar üzerinden yapılan duyuruyla “Sırp olmayanların evlerinin pencerelerine beyaz çarşaf asmaları, sokağa çıkarken kollarına beyaz kurdele bağlamaları” talimatı verdi. İşgalci Sırpların talimatlarını yerine getirmek zorunda kalan Sırp olmayan siviller, bu yöntemle tespit edildi. Tespit edilenler, esir kamplarına götürülerek katliamlara, işkencelere ve tecavüzlere maruz kaldı.
Prijedorlu yaklaşık 30 bin sivil, o dönemde Omarska, Keraterm, Kozarac, Trnopolje ve Manjaca’daki toplama kamplarına götürüldü. On binlerce kişi ise doğdukları topraklardan sürgün edildi.
Prijedor’daki katliamda hayatını kaybeden ve kimlik tespiti yapılan Boşnak siviller her yıl 20 Temmuz’da düzenlenen cenaze töreninin ardından toprağa veriliyor.