Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünden 2005 yılında emekliye ayrılan ve çeşitli işlerde çalışan Berksun, Antalya’nın Alanya ilçesinden 2,5 yıl önce Bursa’ya taşındı.
Kentin tarihi çarşılarında takım elbisesi, kravatı ve boyalı ayakkabılarıyla gezerek işine devam eden Berksun, çevresinde “kravatlı simitçi” olarak tanınıyor.
Evli ve iki çocuk babası Ahmet Berksun, AA muhabirine, Bursa’ya yerleşip iş arayışına giriştiğinde, öğrencilik yıllarında yaptığı gibi simit satmak istediğini ve bir fırında 6 ay çalıştığını söyledi.
Daha sonra Kapalı Çarşı, Tuz Pazarı, Ulu Cami civarı gibi kentin tarihi yerlerinde sepetle seyyar simitçiliğe başladığını belirten Berksun, “Saat 12.00’den sonra çıkıp simitlerimi satıyorum. Hijyen için eldiven kullanıyorum. Sepetin üstüne, her yerine dikkat ediyorum. Bütün müşterilerim de hepsi beni telefondan arar, simit isterler. Pandemiden önce günlük 500 simit satıyordum, şimdi 150-200 simit satıyorum.” diye konuştu.
Berksun, işine önem verdiği için takım elbise ve kravatla çalıştığını dile getirdi.
Memurluğu döneminde de şık giyindiğini anlatan Berksun, “Ankara’daki bütün daire başkanlarım, genel müdürlerim şunu söylediler bana; ‘Kravatın ekmeğini yedin en sonunda.’ Emekli olduktan sonra dışarı çıkarken sanki daireye gitmiş gibi aynı şekilde takım elbiseyle çıkardım.” dedi.
Ahmet Berksun, hava sıcak olsa bile takım elbiseden vazgeçmediğini, bundan rahatsızlık duymadığını sözlerine ekledi.