Doğu Afrika zürafaları bilim adamlarının düşündüğünden daha tehlikeli olabilir.
zürafa popülasyonları son otuz yılda hızla azaldı ve dünya çapında 100.000’den az kişi kaldı. Tanzanya’da ve Kenya’nın güneyinde Afrika’nın doğusunda yaşayan Masai zürafalarının sayısı, yasadışı avlanma ve çevrenin yok edilmesi nedeniyle yaklaşık yüzde 50 azaldı, sadece yaklaşık 35.000 kişi kaldı.
.
Douglas Kavener ve meslektaşları, Masai zürafasının daha da savunmasız bir konumda olduğunu buldular, çünkü habitatının çevresi iki katlanmamış parçaya bölündü. Büyük Rift Vadisi Doğu Afrika’yı keser ve yamaçlarının dik yamaçları, vahşi hayvanların göçünün önündeki engellerdir. Zürafaların iyi tırmanmadığı bilinmektedir ve uydu görüntülerinin yardımıyla, yeni çalışmanın yazarları, zürakların içinden tırmanabilmesi için eğim açısının yeterince küçük olduğu sadece iki yer buldular, ancak Gerçekten yaptıklarına dair rapor yok.
Popülasyonun parçalandığından emin olmak için bilim adamları, Rift vadisinin her iki tarafındaki hayvan genomunu araştırdılar. Hatanın doğu tarafındaki zürafaların, hatanın batı tarafında zürafalarla örtüşen haplotiplere sahip olmadığı ortaya çıktı, bu da kadınların son 250.000-300.000 yıl içinde üreme için bir mola verilmediğini gösteriyor. Nükleer genomun bir analizi, erkeklerin hareketi yoluyla genlerin akışının son zamanlarda bin yıl önce aktif olduğunu göstermiştir. Araştırmacılar, bu gen akışının ne zaman ve neden durabileceğini daha iyi anlamak için her iki popülasyondan ek hayvanlardan örnek almayı planlıyorlar.
“Birlikte, bu sonuçlar, hatanın her iki tarafındaki zürafa popülasyonlarının genetik olarak farklı olduğunu ve her popülasyonun birbirine bağlı bir popülasyondan daha az genetik çeşitliliğe sahip olduğunu göstermektedir.” Genetik popülasyon çeşidi ne kadar küçük olursa, ortalama olarak yakından ilişkili bağlantılar nedeniyle daha az sağlıklı olur ve popülasyon ne kadar küçük olursa, bu model kendini o kadar güçlü gösterir.
Biyologlar daha önce kenelerin guguklar gibi yumurtaları “attığını” öğrendiler.