Gaziantep Büyükşehir Belediyesine bağlı “Alo 153” Çağrı Merkezi personeli Şeyma Serin, Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ilk depremi yaşadıktan sonra vatandaşların talep ve ihtiyaçlarını karşılamak adına göreve geldi.
Sabah 08.00’de göreve başlayan Serin, vatandaşlardan gelen istekleri dinleyerek talepleri belediye personeline iletti. Nurdağı ilçesinde araçta ailesiyle bekleyen M.K’den öğlen saatlerinde çağrı alan Serin, bu esnada Elbistan merkezli 7,6 büyüklüğündeki ikinci depreme yakalandı.
Deprem esnasında çağrıyı sonlandırmadan soğukkanlılığını koruyan Serin, karşı tarafı sakinleştirmeye çalıştı ve binayı terk etmedi.
Çağrı merkezi personeli ile vatandaşın deprem esnasındaki konuşmasının ses kaydı şöyle:
Şeyma Serin: Gaziantep geneli bir doğal afet yaşıyoruz, bazen hatlar düşmeyebiliyor.
Afetzede M.K: Şu an deprem oluyor.
Şeyma Serin: Evet, halen deprem oluyor.
Afetzede M.K: Allah’ım Allah’ım, baba deprem oluyor.
Şeyma Serin: Lütfen güvenli bir yere geçin. Şu an çok kötü bir deprem oluyor.
Afetzede M.K: Evet.
Şeyma Serin: Yerinizde sabit durun.
Afetzede M.K: Duruyoruz. Arabanın içerisinde duruyoruz, dışarıdayız.
Şeyma Serin: Evet çünkü hala devam ediyor. Biz de burada aynı durumu yaşıyoruz.
Afetzede M.K: Tamam, teşekkür ederiz. Siz de dikkat edin lütfen.
“Çağrıyı bıraksam elime ne geçer diye düşündüm”
Çağrı merkezi personeli Şeyma Serin, AA muhabirine, ilk depremde çağrı merkezi binasının ağır hasar aldığını daha sonra da hizmet vermek için başka bir binaya taşındıklarını anlattı.
İkinci depreme yeni bina da yakalandıklarını vurgulayan Serin, şöyle konuştu:
“Görüşmemiz devam ederken deprem oldu. Karşıdaki vatandaş Nurdağı ilçesinden arıyordu. Çağrıyı bıraksam elime ne geçer diye düşündüm. Zaten binadayım olacaksa her yerde olur deyip karşı tarafı sakinleştirmeye devam ettim. Karşı tarafı da sakinleştirdim, deprem oluyor, lütfen güvenli bir yere geçin dedim. ‘Arabanın içerisindeyiz’ dedi. Onlar da bağırdılar ‘deprem oluyor’ diye. O sırada hem kendimi hem de onları sakinleştirmeye çalışıyorum. İlk defa böyle bir şey yaşıyoruz. O durumda kriz yönetimini yapmaya çalıştım ve işimi yapmaya devam ettim.”