Apartman sakinleri, Kovid-19 salgını sürecinde sahipsiz kedilerin beslenmeleri için binanın kapısına mama koymaya başladı. Zamanla mama yemeye gelen kedilerin sayısı arttı.
Gün geçtikçe binanın çevresinden ayrılmayan kediler için harekete geçen hayvanseverler, apartmanın bazı kısımlarını kedilerin barınabilecekleri yuvalara dönüştürdü.
Kediler için balkon altları branda ve tel örgülerle çevrildi, kulübeler yapılarak apartmanın etrafına yerleştirildi.
Apartmanı yuva olarak gören yaklaşık 20 kedinin bakımları, aşıları yine apartman sakinleri tarafından karşılanıyor.
Ayrıca kedilerle birlikte apartmanı yuva edinen sahipsiz köpek de bulunuyor. O da günün çoğunu apartman etrafında kedilerle birlikte geçiriyor ve apartman sakinlerince besleniyor.
Apartman sakinlerinden Gönül Anul, AA muhabirine, kedilere severek baktığını söyledi.
Kedilerin hepsinin ayrı bir kişiliği olduğunu ve her bir kediye isim verdiklerini anlatan Anul, “Kasaptan ciğer alıyorum, evde pişiriyorum. Bazen evde yemek yapmadığımda onlara yapıyorum.” dedi.
Apartmandaki komşuların hepsinin bu konuda duyarlı olduklarını, gereken ilgiyi gösterdiklerini dile getiren Anul, “Kışın soğuk olduğunda kediler apartmanın kazan dairesine giriyorlar, orada kalıyorlar. Tek isteğimiz diğer mahallelerde de insanların duyarlı olması. Onları kovmaktan ve zarar vermektense biraz yemek verilmesini, onların da yaşamalarına müsaade edilmesini istiyoruz. Onların da bir ruhu var ve birçok şeyin farkındalar ve sevildiklerini biliyorlar.” diye konuştu.
Apartman sakinlerinden öğretmen Derya Ünal da hiçbir kediyi seçerek almadıklarını vurgulayarak şöyle devam etti:
“Ciddi travmalarla, ciddi yaralanmalarla bize geldiler. Çok büyük sınavlar verdik onlarla beraber. Sayımız yaklaşık 20 civarı oldu. Bakımlarına çok dikkat ediyoruz. Asla çiğ yemek vermiyoruz, ne verirsek pişiriyoruz. Mutlaka aşılarını düzenli olarak yaptırıyoruz, iç ve dış parazit, kuduz, hatta bebeklerin karma aşıları… Zaten bahçede takılıyorlar genellikle çoğu da ev kedisi gibi görünüyor.”
“Maaşımın büyük bir kısmını kediler için harcıyorum”
Kedilerin bakımının maddi yük getirdiğini belirten Ünal, “Bu hayvanlara genellikle biz iki arkadaş bakıyoruz. Apartmanımız da çok büyük değil ama sağ olsunlar gerçekten çok hayvanseverler. Güler Apartmanı’na gönülden şükranlarımı sunuyorum. Maaşımın büyük bir kısmını kediler için harcıyorum. Her zaman kedilere öncelik veriyoruz, kendi isteklerimizi erteleyebiliyoruz. Eşim kediler için kulübeler yaptı, evimizden getirdiğimiz yastıkları, yorganları, battaniyeleri apartmanın etrafına yerleştirdik, düzenli bir şekilde onları yıkıyoruz, temizliyoruz. Özellikle çocuklar için çok keyif verici bir yere dönüştü apartmanımızın bahçesi.” ifadelerini kullandı.
Kedilerle birlikte yaşayan bir de köpeğin olduğunu dile getiren Ünal, şunları kaydetti:
“Bir de köpeğimiz var, bizi seçti, bizi sahiplendi. Biz onu sahiplenmedik aslında. Sokak köpeği. Kedilerle o kadar iyi anlaşıyor ki sürekli koyun koyuna beraber vakit geçiriyorlar. Gerçek dostluk, insanlarda olmayan birçok şeyi, ilişkiyi onların arasında görebiliyoruz. Hepsinde de bir duygu var. Kedi veya köpek dememeliyiz, bizim duygularımızı çok iyi anlayabiliyorlar. Üzgün olduğumuzda, mutlu olduğumuzda onlar da bizimle tepki verebiliyorlar.”