Tarihi Buğday Pazarı Medresesi’nde Çankırı’ya ait kaya tuzundan lamba, kolye, takı ile tablo yapıp ziyaretçilerin beğenisine sunan Dereli, kentin tanıtımı için farklı bir hediyelik eşya yapmaya karar verdi.
Ziyaretçilerin hem anılarını canlandırıp hem de Çankırı’nın tarihi ve turistik mekanlarıyla ilgili merak uyandıracak çalışmalar gerçekleştiren Dereli, sulu boya ile kartpostal yapmaya başladı.
Kentin tarihi ve turistik mekanlarını sulu boya ile çizerek kartpostal haline getiren Dereli, bu sayede hem medreseye gelen ziyaretçilerin anılarını tazeliyor hem de kartpostalların gönderileceği yerlerde Çankırı’nın tanıtımına katkı sağlıyor.
Dereli, AA muhabirine, 6 yıldır medresede kaya tuzundan hediyelik eşyalar yaptığını söyledi.
Kente gelen misafirler için farklı bir hediyelik eşya yapmayı istediğini belirten Dereli, “Çocukluğumda Ankara, İstanbul’daki akrabalarımızdan Ramazan, Kurban Bayramı ve yılbaşında gelebilecek kartpostalları gözlerdik. Eşimizden, dostumuzdan gelen kartpostalları özenle saklardık. Dijital çağda artık kartpostal alıp gönderme ihtimali zayıfladı ama ben hem Çankırı’nın tarihi mekanlarının tanıtılması hem de benim gibi hatıralarında kartpostal alıp gönderme anısı kalan insanlara yardımcı olmak için, bir de Çankırı’mızın ne kadar çok tarihi mekanının olduğunu bu kartpostal sayesinde misafirlere gösterme çabası içerisindeyim.” ifadelerini kullandı.
Kartpostallarda Çankırı’nın tarihi ve doğal güzelliklerini yansıtmaya çalıştığını dile getiren Dereli, “Özellikle Selçuklu eserimiz olan tarihi Taş Mescit’imizi, Osmanlı eserlerinden Ulu Cami’mizi, Çankırı sokaklarını, saat kulemizi, İnandık vazomuzu, tuz mağaramızı, Çankırı’mızın doğal güzelliklerinin hepsini çizmeye çalışıyorum. Gelen misafirler de beğeniyle alıyor.” dedi.
Çalışmalarında genellikle sulu boya kullandığının altını çizen Dereli, resimlere derinlik verebilmek için boyama kalemlerini de kullandığını anlattı.
Medreseye gelen misafirlerin kartpostalları gördüklerinde heyecanlandıklarını belirten Dereli, şunları kaydetti:
“Yaşı 35-40 üzeri olanlar hayret içinde kalıyorlar. Eski hikayelerimizi yad ediyoruz. Türkiye’nin, Avrupa’nın, dünyanın çoğu yerine gidecek bunlar. Bununla birlikte küçük de olsa Çankırı’nın tanıtımına katkı sağlamış oluyoruz. Bu tür şeylerin çoğalması, Çankırı’ya ziyaretçilerin gelmesi en büyük dileğim.”