Çavuşoğlu, A Haber televizyonunda canlı yayına konuk olarak gündemi değerlendirdi, soruları yanıtladı.
Rusya’nın başkenti Moskova’da dün kendisiyle birlikte Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan ve Suriye Dışişleri Bakanı Faysal el-Mikdad’ın katıldığı 4’lü toplantıya dair, “Sabah Lavrov’la ikili görüşmeden sonra dörtlü görüşmeye geçtik. Suriye Dışişleri Bakanı (Faysal el-Mikdad) da aşağıda bizi bekliyordu. Önce bir selamlaştık. Böyle biraz çekingenlik vardı ama selamlaştık, el sıkıştık. Sonra toplantı salonuna geçtik. Lavrov’un açılış konuşmasını yaparken kameralar vardı. Sonra kameralar çıktı, baş başa kaldık. Herkes düşüncelerini açıkça söyledi.” ifadelerini kullandı.
Öne çıkan konuların arasında Suriye’nin sınır ve toprak bütünlüğünün olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, Türkiye’nin, Suriye’nin topraklarında gözünün olmadığını her zaman belirttiğini, terörle mücadele için orada bulunduğunu, terör koridorunun oluşmaması için sahaya indiğini, DEAŞ ve PKK’yı o bölgeden temizlediklerini söylediklerini aktardı.
Çavuşoğlu, siyasi sürecin canlandırılarak Suriye’de kalıcı istikrarın tesis edilmesi üzerine görüşüldüğünü belirterek, Suriye’ye özellikle depremlerden sonra insani yardımın ulaştırılmasının önemini vurguladı.
Toplantıda Suriyelilerin ülkelerine dönüşünün de gündeme geldiğini aktaran Çavuşoğlu, “(Suriyelilerin) Suriye’ye güvenli ve onur bir şekilde döndürülmesi, bunun için gerekli altyapının oluşturulması, temel ihtiyaçların karşılanması, su ve enerji altyapısı gibi. Hastane, eğitim olsun, istihdam yaratıcı projeler ve alanlar olsun. Bunların hazırlanması ve bu konuda BM başta olmak üzere uluslararası toplumla işbirliğinin yapılması.” diye konuştu.
“Yol haritası oluştuktan sonra liderler düzeyinde toplantı gerçekleşebilir”
Sürecin bir yol haritası çerçevesinde devam etmesi için dünkü toplantıda dışişleri bakan yardımcıları düzeyinde, Milli Savunma Bakanlığı ve istihbaratların katılmasıyla bir çalışma grubu kurulmasının kararlaştırıldığını kaydeden Çavuşoğlu, daha önce bu düzeylerde toplantılar yapıldığını anımsattı.
Çavuşoğlu, oluşturulacak çalışma grubunun bir yol haritası üzerinde çalışacağını ve nasıl adımlar atılabileceğini değerlendireceğine işaret ederek, “Bundan sonraki aşamada ne düzeyde toplantılar olacak? Bir, dışişleri bakanları düzeyinde görüşmelere devam edeceğiz. Bu (Türkiye-Suriye ilişkilerinin ilerletilmesi) yol haritası oluştuktan ve zemini hazırlandıktan sonra liderler düzeyinde bir toplantının gerçeklemesi mümkün.” dedi.
Batı medyasındaki haberleri değerlendirdi
Çavuşoğlu, seçimlere ilişkin Batı medyasındaki haberlere dair, “En büyük rahatsızlıklarının sebebi son 10 günde. Anket yaptırıyorlar sürekli. Erdoğan, kazanacak. Dolayısıyla ‘Erdoğan’ın önünü nasıl kesebiliriz’, esas dertleri bu. Her geçen gün Cumhurbaşkanı’mızın oyu daha da artıyor. İstanbul, Ankara ve İzmir mitinglerini görünce, diğer mitingleri de görünce ve bir de anketlerle de örtüşünce paniklediler.” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun Batı yanlısı ve Rusya’ya karşı yaptırımlara dahil olma söylemlerine ilişkin Çavuşoğlu, Batı ittifakında bulunmanın illa bir savaşta taraf olmak anlamına gelmediğinin altını çizerek, Rusya’ya uygulanan yaptırımların Türk turizmi açısından faydasının değil tam tersi zararının olduğunu anlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dünya liderleri ile temaslarını vurguladı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dünya liderleriyle temaslarına ve sonuçlarına da değinen Çavuşoğlu, son günlerde Sudan’da yaşanan olaylardan örnek verdi.
Sudan’daki çatışmaların artık sokak savaşı haline dönüştüğünü belirten Çavuşoğlu,”Bizim büyükelçiliğin (Türkiye’nin Hartum Büyükelçiliği) olduğu mahalle ve caddede şiddetli çatışmalar var, içeride biz büyükelçiliğimizi geçici olarak Port Sudan’a taşıma kararı aldık, arkadaşlar bugün ulaştılar Port Sudan’a bu arada.” ifalerini kullandı.
Çavuşoğlu, 6 Mayıs’ta taşıma hazırlıkları esnasında büyükelçilik aracına ateş açıldığını ve araca çok sayıda merminin isabet ettiğini anımsatarak, “Hatta daha güçlü silahları da denemişler. Uçağımıza da bir saldırı oldu. Aslında biz burada taraf tutmuyoruz, her iki tarafın da saygısı var ama sanki başka bir güç bizi bu işin içine çekmek istiyor gibi. Burada Batılılar da var, taraf tutan bölge ülkeler de var.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı aradığını ve Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Orgeneral Abdulfettah Abdurrahman el-Burhan ile görüşerek zırhlı araç gönderilmesi durumunda elçilik personelinin oradan çıkabileceğini anlattığını kaydeden Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
“(Hartum Büyükelçiliği) Orada özel kuvvetlerimiz var, polis özel harekattan arkadaşlarımız var, yiyecek içecek de bitmişti, arkadaşlarımızı o gece bizim çıkarmamız lazımdı. Mahsur kaldılar. Çıkamıyorlar, her yer çatışma, her yer. Büyükelçiliğimizin penceresine kurşunlar da isabet etti, Cumhurbaşkanı’mız Burhan’ı aradı, 1 saat sonra arkadaşlarımız oradan çıktı.”
Seçimlerde sandık güvenliği
Bakan Çavuşoğlu, seçim çalışmalarında sokaklarda dolaşan araçlarda müzik çaldırmadıklarını belirterek, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’taki depremlerin ardından deprem bölgesinin ayağa kaldırılması için seçim atmosferinin geride kalması gerektiğini söyledi.
Seçimlerde sandık güvenliğine ilişkin soruyu yanıtlayan Çavuşoğlu, yurt dışındaki vatandaşların da oy kullanarak artık Türkiye’nin yönetiminde söz sahibi olduklarını vurguladı.
Çavuşoğlu, yurt dışında kurulan sandıklarda kamu görevlisi ve siyasi partilerin müşahitlerinin olduğunu belirterek, “Bazı ülkelerde, bölgelerde işte Hollanda’da olduğu gibi, yine Marsilya’da, sanırım Fransa’da olduğu gibi. PKK’lılar provokasyon yaptı.” ifadesini kullandı.
Sandık güvenliği konusunda dedikodu çıkaranların seçimi kaybedeceklerini anlayan kesimin olduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu, uluslararası gözlemcilerin de Türkiye’deki seçimleri gözlemlediğine işaret etti.
Bakan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Sandık günü her partinin müşahidi oluyor. Sandık kurulları, devlet memurlarından oluşuyor ve her partinin orada her sandığın başında müşahidi oluyor yani her şey milletimizin gözünün önünde oluyor. Yani o yüzden seçim güvenliği konusunda da özellikle güvenlik güçlerimiz gerekli tedbirleri her zaman almıştır, yine alacaklardır. Dolayısıyla şimdi seçim güvenliğiyle ilgili endişe duyuyoruz… Yani bunlar en baştan kaybettikleri zaman ‘Bak, seçim şaibeliydi.’ demek için zemin hazırlıyorlar. Türkiye’de biz tartışırız, kavga ederiz ama seçim günü geldiği zaman halkın oyu, iradesi sandığa her zaman yansımıştır.”
“Türkiye, akıllı bir güç olmuştur”
Türkiye’nin yumuşak güç unsurlarından bahseden Çavuşoğlu, “Türk kültürü dünyanın her yerinde yaygındır. Türkiye, bugün barış ve adaletten yanadır, arabuluculukta bir marka olmuştur.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Rusya-Ukrayna Savaşı’nda dengeli politika izlediğini belirten Çavuşoğlu, Türkiye’nin uluslararası sistemin yetersizliğine vurgu yaptığını, daha adil bir dünyanın mümkün olduğunu savunduğunu kaydetti.
Türkiye’nin gerektiğinde sert gücüyle de sahaya indiğini vurgulayan Çavuşoğlu, “Sert ve yumuşak gücünü yerinde ve dengeli bir şekilde kullanarak Türkiye, akıllı bir güç olmuştur.” ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, özellikle son 10 gündür vatandaşların “Türkiye’nin geleceğiyle ilgili hangi lider, hangi ittifak faydalı, hangisi daha az faydalı ya da faydalı değil” üzerine ve “Türkiye’nin istikrarı, güvenliği, geleceği, ekonomisi, kalkınması ve dünyadaki küresel rolünün devam etmesi gibi konularda” düşünmeye başladığını sözlerine ekledi.