Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun, yerel basına verdiği röportajda, Fransa’nın 1830-1962 yıllarındaki sömürge dönemi sırasında Cezayir’de işlediği suçları anlattı.
Cezayir Cumhurbaşkanı, “Fransa, bizi 132 yıl boyunca sömürdü ve bu sürede birkaç güzel sözle silinemeyecek vahşi suçlar işlendi. Bazı aşiretler ve aileler, çocuklara varılana kadar bütünüyle öldürüldü.” dedi.
Osmanlı döneminde inşa edilen başkent Cezayir’in merkezindeki Kasaba bölgesinde bulunan Keçiova Camisi’nde, caminin kiliseye çevrilmesine karşı çıkmak üzere toplanan yaklaşık 4 bin kişinin Fransa sömürge yönetimince öldürüldüğünü aktaran Tebbun, “İnsanlara, (Fransa’nın) Keçiova Camisi’nde yaptıklarını sorun. Orada bulunan 4 bin kişinin etrafını sardılar ve top atışıyla öldürdüler.” ifadelerini kullandı.
Keçiova Camisi, TİKA tarafından restore edildi
Başkent Cezayir’de “Eski Şehir” olarak bilinen ve bugün dünya kültür mirasları içerisinde yer alan Kasaba (Casbah) bölgesindeki Keçiova Camisi’nin 14. yüzyılda mescit olarak inşa edildiği rivayet ediliyor.
Bölgenin 1516’da Osmanlı hakimiyetine girmesiyle camiye dönüştürülen mescit, 1792’de Cezayir Dayılarından Hasan Paşa tarafından genişletilerek daha büyük bir ibadethane haline getirildi.
Cezayirli tarihçilere göre, Fransız sömürge yönetimi 1832’de söz konusu camiyi katedrale çevirmek istedi. Buna karşı çıkan yerel halk, Keçiova Camisi’nde nöbet tutarken, Fransız birlikleri camiyi içeridekilerle birlikte top atışına tuttu. Bazı kaynaklara göre, burada 4 bin kadar kişi öldürüldü ve camideki mushaflar da yakıldı.
1962’de ülkenin bağımsızlığını kazanmasıyla Cezayirliler ilk cuma namazlarını burada kıldı. Cami, 2003’te yaşanan depremde aldığı hasar nedeniyle 2008’de ibadete kapatıldı.
Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansının (TİKA), restorasyonunu üstlenmesinin ardından cami 2018’de yeniden ibadete açıldı.
Caminin restorasyonu kapsamında iç tezyinat ve hat yazılarıyla ilgili tasarım çalışmalarına yön vermek üzere Türkiye’de bu konuda önde gelen akademisyenlerden oluşan bir bilim heyetinin yönlendirmeleriyle tezyinat projeleri hazırlandı.
Caminin katedrale çevrilmesi sırasında eklenen Hristiyanlık sembolleri kapatıldı, kilise yapılarında bema ve altar olarak adlandırılan kısımda oluşturulmuş zemin kademeleri söküldü.
Caminin restorasyon sürecinde ayrıca halılar yenilendi, çan kulesi güçlendirildi ve giriş merdiveni inşa edildi.