CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısına ilişkin açıklamada bulunan Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, vefat eden Torbalı Belediye Başkanı Ramazan İsmail Uygur’un cenazesine katılmak üzere İzmir’e gitmesi nedeniyle toplantıya katılamadığını ifade etti.
Öztrak, Uygur’a Allah’tan rahmet, ailesine başsağlığı diledi.
TBMM’nin açılışının 101. yıl dönümünün ve Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın bu cuma kutlanacağını hatırlatan Öztrak, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Kurtuluş Savaşı’nın tüm kahramanlarını, Gazi Meclis’in ilk milletvekillerini saygıyla ve rahmetle andı.
Öztrak, çocukların ve tüm vatandaşların da Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladı.
“Yoğun bakımlarda kırmızı alarm çalıyor”
Korona salgınının başladığı Mart 2020’den bu yana en kötü noktada olunduğunu savunan Öztrak, dün 318 vatandaşın salgına kurban verildiğini, bunun, salgının ilk gününden beri tek bir günde kaydedilen en yüksek vefat sayısı olduğunu dile getirdi.
Ağır hasta sayılarının hızla yükseldiğini, şubat ve martta binli sayılara düşen ağır hasta sayısının bu ay 3 binlere yükseldiğini ifade eden Öztrak, yoğun bakımlarda kırmızı alarm çaldığını öne sürdü.
“Net rezervler uzunca süredir alarm veriyor”
Öztrak, CHP’nin “128 milyar dolar nerede?” sorusunun sonucunda ortaya itiraflar çıkmaya başladığını, geçen cuma Merkez Bankası Başkanına açıklama yaptırıldığını ifade ederek, şöyle konuştu:
“Yeni gelen başkan da yaptığı açıklamayla iddialarımızın bir kısmını ilk ağızdan doğruladı, itiraf etti. Çeşitli gerekçeler ileri sürse de kasada kendisine ait döviz kalmadığını söyledi. Demek ki döviz rezervleri, Erdoğan şahsım hükümetinin ve şürekasının iddia ettiği gibi kasada değilmiş. Merkez Bankası, kasadaki kendi rezervlerini arka kapıdan Hazine’ye vermiş, kimse fark etmesin diye aynı gün emaneten aldığı dövizleri kasasına koymuş. Merkez Bankası döviz rezervlerini vermiş, kasasındaki dövizlerin emanetçisi olmuş. Mızrak çuvala sığmayacak kadar büyük. Net rezervler uzunca süredir alarm veriyor.”
“Milletimiz protokolde ne var, ne yok görmelidir”
Hem bakanın hem de başkanın, o dönemde, Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı ile imzalanmış bir protokolden bahsettiğini belirten Öztrak, protokolün 21 Şubat 2017’de imzalandığını söyledi.
Öztrak, bakan ve başkanın açıklamalarının, beraberinde yeni ve ciddi sorular getirdiğini belirterek, şöyle devam etti:
“Bize göre yarından tezi yok, Hazine ve Maliye Bakanının söylediği gibi Merkez Bankası, gün gün, kime, ne kadar döviz satıldığını kamuoyuna açıklamalıdır. Yetki onlardaymış.
Sayın Bakan da bugün bu talepte bulundu. Eğer Merkez Bankası bunu açıklamazsa protokolün tarafı olan Hazine ve Maliye Bakanlığı bunu açıklamalıdır. Ayrıca Hazine ve Maliye Bakanı, 27 Şubat 2017’de imzalanan protokolü, bakanlığının internet sitesine hiç vakit kaybetmeden koymalı ve yayımlamalıdır. Milletimiz de bu protokolde ne var, ne yok görmelidir. Biz sorduğumuz bu sorulara milletimiz adına ivedilikle cevap bekliyoruz.”
“Türkiye, parası en çok değer kaybeden ekonomi”
AK Parti’nin, kendisinden önceki iktidarın dalgalı kur rejimine geçmeden önce sattığı 5 milyar dolar rezervin hesabını soracağını vadederek iktidara geldiğini anlatan Öztrak, bu amaçla da Meclis’te Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu kurulduğunu ve satılan 5 milyar dolar rezervin hesabının sorulduğunu söyledi.
Komisyona 2001 krizinde hangi bankaya, ne kadar döviz satıldığı bilgisinin verildiğini hatırlatan Öztrak, “Şimdi bunun 26 katını buharlaştıran Erdoğan şahsım hükümeti, ‘ben hesap vermem’ demektedir. O zaman bu hesabı sandıkta ödeyecektir. Bunu bildiği için de tüm gücüyle bizi susturmak amacıyla üzerimize gelmektedir.” diye konuştu.
Türkiye’nin dünya üzerinde, en yüksek enflasyona sahip 14’üncü, en yüksek politika faizine sahip 7’nci ekonomi olduğunu dile getiren Öztrak, “128 milyar dolarlık rezervin eritilmesine rağmen Türkiye, akran ekonomiler içerisinde parası en çok değer kaybeden ekonomi. Yine akranları içerisinde, risk primi açık ara en yüksek ekonomidir.” dedi.
Öztrak, bugün ekonominin iki yıl öncesine göre daha kırılgan olduğunu savunarak, “128 milyar dolar çarçur edilmiştir. Bu rezervleri yeniden yerine koymak onlarca yılımızı alacaktır. Devlet böyle mi yönetilir?” ifadesini kullandı.
“Bu uygulamalar iç ve dış kamuoyunda itibarımızı zedeliyor”
Öztrak, açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
“CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu patates soğan dağıtımını eleştirmişti. Ancak Şişli Belediyesi de dağıttı. Değerlendirmeniz nedir?” sorusu üzerine Öztrak, çiftçinin elinde kalan soğan ve patateslerin alınıp dağıtılmasıyla ilgili projeyi yürütenin CHP’li belediyeler olduğunu belirtti.
Eleştirdikleri konuya ilişkin Öztrak, “Tamam, patatesleri, soğanları aldınız. Niye bunları bayraklı tırlarla, kürsüler kurarak alayişle valayişle vatandaşa dağıtıyorsun? Bir elin verdiğini diğeri görmesin.” dedi.
“Meclise CHP’li 10 ismin daha fezlekesinin gelmesine ilişkin görüşlerinizi alabilir miyiz?” sorusuna Öztrak, şu yanıtı verdi:
“Bu fezlekeler bizim bastırdığımız, Genel Başkanımızın Meclis kürsüsünden söylediği ve yine ilgililerin kamuoyunda yer alan beyanatlarını içeren bir kitapçık. 21 soruda FETÖ’nün siyasi ayağı ile ilgili toplatılan bu kitapçıktan sonra bir de Merkez Yönetim Kurulumuz hakkında milletvekili olan üyelerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması ile ilgili Meclis’e bir fezleke gönderiliyor. Genel Başkanımız ve Merkez Yönetim Kurulu üyeleri. Bu aslında, siyaset yapmayalım, Anayasa’nın bize vermiş olduğu demokrasinin asli unsuru olma görevini yerine getirmeyelim, Siyasi Partiler Kanunu’nun bize vermiş olduğu milli iradenin özgürce oluşabilmesi için açık propaganda hakkımızı kullanmayalım, diye bize verilen bir göz dağıdır. Bu ‘128 milyar dolar nerede’ ondan sonra gelmiştir Meclis’e.”
Milletin hakkını sonuna kadar savunmaya millete gerçekleri anlatmaya devam edeceklerini dile getiren Öztrak, “Bu uygulamalar iç ve dış kamuoyunda itibarımızı zedeliyor, milletimizin vicdanında yara açıyor.” ifadesini kullandı.