Ulusal Sağlık Komisyonunun verilerine göre, 1-7 Ekim tarihlerinde ülke genelinde hastalık belirtisi gösteren 1516, göstermeyen 5 bin 178 vaka tespit edildi.
Çin ana karasındaki 31 eyalet ve bölgedeki il düzeyinde 134 idari birimde vakalar görülürken, çok sayıda yerde seyahat kısıtlamaları uygulamaya konuldu.
Tatil döneminde çok sayıda ziyaretçi toplayan ülkenin gözde iç turizm durakları olan bölge ve eyaletlerde vakaların artması dikkati çekti. İç Moğolistan Özerk Bölgesi, Sincan Uygur Özerk Bölgesi, Tibet Özerk Bölgesi ile Siçuan, Guangdong, Yünnan ve Haynan eyaletleri en fazla vaka görülen yerler oldu.
Son 24 saatte hastalık belirtisi gösteren 288, göstermeyen 1368 vaka kaydedilirken, günlük vaka sayısı eylül başından bu yana en yüksek seviyeye çıktı.
Vakaların 674’ü İç Moğolistan Özerk Bölgesi’nde görüldü. Bölgenin merkezi Hohhot şehrindeki salgın nedeniyle bazı bölgeler karantinaya alınırken, üç yetkili salgını durdurmaktaki ihmalleri nedeniyle görevden alındı.
Sincan’a tren seferleri durduruldu
Son iki ayda vakaların görüldüğü Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde salgının bölge dışına yayılmasını önlemek üzere seyahat kısıtlamaları getirildi. Bölgedeki tüm tren seferleri durdurulurken uçuşların 4’te 3’ü iptal edildi.
22 milyon nüfuslu Özerk Bölge’de son 2 ayda 6 binden fazla vaka tespit edilirken il düzeyindeki 14 bölgenin 13’ü ve 4 askeri bölge salgından etkilendi.
Bölgenin merkezi Urumçi dahil 4 şehirde yetkililer, vatandaşları ülkenin diğer yerlerine seyahat etmemeleri konusunda uyardı.
Pekin’e girişte kontroller sıkılaştırıldı
Vakaların artışı, Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) 16 Ekim’de başlayacak 20. Kongresi öncesine denk geldi. Ülkenin gelecek 5 yıldaki yönetim kadrolarını belirleyecek kritik kongre öncesinde vakaların yayılmasını önlemek üzere Pekin’e girişlerdeki kontroller sıkılaştırıldı.
Tatil için şehir dışına çıkan çok sayıda başkent sakini, gittikleri bölgelerde ortaya çıkan vakalar nedeniyle şehre dönemiyor. Eskiden ilçe seviyesinde uygulanan “son 7 günde vaka görülen bölgelerde bulunmama” kuralının il düzeyine genişletilmesi, çok sayıda vatandaşın dönüş için Pekin’e giden uçaklara binememesine yol açtı.
Çin, Kovid-19’a karşı, vakaları ortaya çıktığı yerde bastırmayı ve bulaşma zincirini kesmeyi hedefleyen “sıfır vaka” stratejisini uyguluyor. Strateji, karantina, seyahat kısıtlamaları, toplu testler, imalat, ticaret ve hizmetler sektöründeki işletmelerin faaliyetlerinin kısıtlanması gibi katı ve geniş ölçekli tedbirleri gerektiriyor. Tedbirler, hayatın olağan akışına müdahalenin yanında ekonomik maliyeti açısından da tartışmalara yol açıyor.
Ekonomik kayıplara ve başta genç işsizliğindeki belirgin artış olmak üzere sosyal sorunlara yol açan stratejinin Kongre’nin ardından sürdürülüp sürdürülmeyeceği merak konusu.
Yatırım bankası Morgan Stanley, yeni yayımladığı raporda ekonomik büyümeyi ve gelir artışını etkileyen, genç işsizlik artışına yol açan salgın kontrol politikasının, Kongre’de iktidarını üçüncü döneme taşıması beklenen Devlet Başkanı Şi Cinping’in “ortak refah” hedefine uygun olmadığı, dolayısıyla Çin’in Kongre’nin ardından Kovid-19 tedbirlerini gevşetmeye başlayacağı ve gelecek baharda da dünyaya kapılarını açacağı tahmininde bulundu.
Çin’de bahar aylarında başta ülkenin en büyük kenti Şanghay olmak üzere büyük nüfusu barındıran, kritik sanayi ve iş kollarına ev sahipliği yapan şehirlerindeki Kovid-19 kısıtlamalarının ekonomi üzerindeki etkisi belirgin şekilde hissedilmişti. Birçok sahada ölçülen ekonomik performans, ilk vakaların Çin’in Vuhan kentinde görüldüğü Kovid-19 salgınının ilk aylarından bu yana en düşük seviyelere gerilemişti.
Ekonomik faaliyetleri sekteye uğratan salgın tedbirleri nedeniyle hükümetin bu yıl için yüzde 5,5 civarında olmasını öngördüğü büyüme hedefi, yılın ilk yarısında yüzde 2,5’te kalmıştı.