Avustralya, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri, AUKUS güvenlik paktı çerçevesinde Avustralya’nın nükleer enerjili denizaltı inşası, işletimi ve bakımında gerekli işbirliğini sağlayacak bir anlaşma imzaladı. Anlaşmaya göre Avustralya, 2030’a kadar ABD ve İngiltere’den aldığı ekipman ve denizaltılar ile nükleer denizaltı filosuna sahip olacak.
Anlaşma, Avustralya’ya Virginia sınıfı denizaltıların ABD’den ve SSN-AUKUS denizaltıları için gerekli ekipmanların Birleşik Krallık’tan transfer edilmesini mümkün kılacak. Bu denizaltılar, Avustralya’nın HMAS Stirling’de 2027’de kurulacak Submarine Rotational Force-West’e hazırlık yapmasını da sağlayacak.
Anlaşma siyasi olduğu kadar nükleer mühendislik düzeyinde de know-how (teknoloji transferi) ile de alakalı. Buna göre Pasifik’te Çin’e karşı koalisyon kuran ABD, İngiltere ve Avustralya, ayrıca ülkeye nükleer bir silah da sağlamış olacak. Bu durum, diğer dünya ülkelerinin nükleer silah geliştirmesini engelleyen ‘Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’nın’ ihlali olarak da görülüyor.
Avustralya ‘nükleer hedefimiz yok diyor’
Avustralya hükümeti, bu anlaşmanın küresel nükleer silahsızlanma rejimine bağlı kalma taahhüdünü pekiştirdiğini iddia ederek ‘ülkenin nükleer silah elde etme’ amacının olmadığını duyurdu.
Bu anlaşma aynı zamanda, Çin’in Nisan ayında Avustralya’ya yaptığı ziyarette dile getirdiği nükleer yayılma endişelerini yeniden gündeme getirdi. Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, AUKUS’un nükleer silahların yayılma risklerini artırdığını ve bu durumun Güney Pasifik’teki nükleer silahsızlanma anlaşmasıyla çeliştiğini belirtmişti.
2075 yılına kadar geçerli olabilir
Pasifik’te Çin ile işbirliği yapan tüm ülkeleri baskı altında tutmaya çalışan ABD, özellikle Çin Denizi’ne sınırı olan ülkelere NATO benzeri AUKUS ile baskı yapıyor.
Avustralya ardından Japonya, Güney Kore ve diğer Asya ülkelerinin pakta dahil olabileceği iddiaları da güvenlik kaynakları tarafından açıklanmıştı.
Ayrıca anlaşmanın tarihi 31 Ocak 2075 tarihine kadar geçerli. Herhangi bir taraf isterse anlaşmadan ayrılma hakkında bulunsa da, ülkedeki muhalefet Avustralya’nın bu anlaşma ile ABD’nin 50 yıllık ‘kuklası’ olduğunu ifade ediyor.
Anlaşmaya dair birçok sorun bulunuyor
Anlaşma sadece nükleer silah problemi ile bitmiyor. Pandemi döneminden itibaren ekonomik sorunlar çekmekte olan ülke, bu büyük anlaşma sonrası nükleer silah kapasitesine sahip bir ülke olarak bağımsızlığını kaybetmekle eleştiriliyor. ABD ve İngiltere firmalarının ülkeye girişiyle yerli savunma sanayi firmalarının gücünün yitirileceği tartışmaları da sürüyor.
Son olarak ise nükleer silahın getireceği sorumluluklar çerçevesinde Avustralya’nın Birleşik Krallık veya ABD’nin Avustralya’ya herhangi bir nükleer materyal aktarmadan önce uluslararası gözlemci olan Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) ile bir düzenleme yapması gerekiyor.
Belge, Avustralya’nın herhangi bir nükleer güvenlik riskinden sorumlu olmayı kabul ettiğini ortaya koyuyor. Avustralya, nükleer risklerle bağlantılı olarak ‘tasarım, üretim, montaj, transfer veya kullanım’ ile ilgili olarak ABD ve Birleşik Krallık’a karşı ‘herhangi bir sorumluluk, kayıp, maliyet, zarar veya yaralanma’ durumunda tazminat sağlayacak.
‘Anlaşmanın her yönü Avustralya’nın egemenliğine bir darbedir’
Bununla beraber, nükleer atık gibi problemlerin Avustralya hükümeti tarafından nasıl çözüleceğine yönelik bir açıklama da yok. Bu çevreyi de tehdit ediyor.
Avustralya Yeşiller Partisi’nin savunma sözcüsü David Shoebridge, anlaşma hakkında “Avustralya hükümeti tarafından imzalanan böylesine sorumsuz ve tek taraflı bir uluslararası anlaşma hiç görmedim. Anlaşmanın her yönü, Avustralya’nın egemenliğine bir darbedir. Bu, ABD ve Birleşik Krallık için yüzyılın anlaşmasıdır ve Albanese hükümetini ve onların milyarlarca kamu doları bulmalarından dolayı bankaya giderken kıkırdıyor olmalılar” diye konuştu.
AUKUS nedir?
Biden yönetiminin Hint-Pasifik bölgesinde Çin’e karşı NATO benzeri oluşumlar kurma çabasının parçası olarak 15 Eylül 2021’de Avustralya, Birleşik Krallık (Britanya) ve ABD arasında ilan edilen üçlü güvenlik paktı AUKUS, ABD’nin San Diego kentindeki Point Loma Deniz Üssü’nde zirve düzenlemişti.
ABD Başkanı Joe Biden’ın Britanya Başbakanı Rishi Sunak ve Avustralya Başbakanı Anthony Albanese’yi ağırladığı zirvede, üç ülke arasında nükleer denizaltı teknolojisi alanında işbirliğini öngören anlaşmaya ilişkin yol haritası açıklanmıştı.
Yine ABD savunma sanayini ihya edecek anlaşmaya göre, üç ülke ortak teknoloji kapasiteleriyle konvansiyonel silahlı, nükleer enerjiyle çalışan yeni nesil SSN-AUKUS denizaltıları üretecekti.