Huzurevinde çalışırken 6 yıl önce katıldığı kursta filografi sanatını öğrenen Sinan Gümüş (36), Burhaniye Mahallesi’nde açtığı 20 metrekarelik atölyede çivi ve tellere adeta hayat veriyor.
Çoğunluğu hat yazısı üzerine 190 filografi tablosu yapan Gümüş’ün eserleri, atölyeye gelen vatandaşlardan ilgi görüyor. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını döneminde tablo yapımını sürdüren Gümüş, sergi açmayı planlıyor.
“Filografi sanatı beni rahatlatıyor”
Düzce Üniversitesi Kaynaşlı Meslek Yüksekokulu Geleneksel El Sanatları bölümünden mezun olan filografi sanatçısı Sinan Gümüş, AA muhabirine, küçük yaşlardan beri sanata yatkınlığı olduğunu, filografi ile huzurevinde çalıştığı dönemde tanıştığını anlattı.
Eline aldığı çekici şimdiye kadar hiç bırakmadığını belirten Gümüş, “Önce çivi çakmayı öğrendik, daha sonra tel sarmayı öğrendik. Filografi sanatı, hat ile birleştiği zaman çok daha güzel şeyler ortaya çıkıyor. Yapmış olduğum 150 tablo vardı. Pandemi öncesinde rağbet görüyordu ama bu ara biraz yavaşladı. Ben de bu dönemi fırsata çevirdim ve sergi açabilmek için tablolar yaptım. Şu anda 40 tablom mevcut.” diye konuştu.
Gümüş, filografi sanatının kendisine terapi gibi geldiğini ifade ederek, “Filografi, beni çok rahatlatıyor, kafama hiçbir şeyi takmamamı sağlıyor. Sanat için en güzel terapi yöntemi denilebilir. Bir şeyler üretmek ve ürettiğimiz eserlerin beğenilmesi mutlu edici.” dedi.