Tortum ilçesinde yaşayan 5 çocuk babası 78 yaşındaki Zehni Arslan’a, mide sorunları şikayetiyle yaklaşık 2 yıl önce başvurduğu hastanelerde mide kanseri tanısı konularak kemoterapi ve ameliyat önerildi.
Arslan’ın ailesi, hastalarının ileri yaşta ve zayıf olması nedeniyle doktor tavsiyesine uymadı.
Bir süre önce genel sağlık durumu daha da kötüye giden ve bir şey yiyip içemez hale gelen Arslan, Erzurum Şehir Hastanesindeki Onkoloji Cerrahi Kliniğine başvurdu.
Klinik şefi Dr. Mehmet Hamdi Sakarya’nın tetkikleri sonrası Arslan’a 3. evre mide kanseri teşhisi konuldu. Kulakları duymadığı için hastanın yakınlarından ameliyat izni isteyen Sakarya’ya, Arslan’ın çocukları bu onayı vermedi.
Doktorun aileyi ikna etmesiyle ameliyata alınan Arslan, 3 saatlik operasyonla hastalığından kurtuldu.
Dr. Sakarya, AA muhabirine, kusma şikayetiyle hastaneye başvuran Arslan’ın 37,5 kilo olarak kendisine getirildiğini söyledi.
Yakınlarının Arslan’ı hastaneye getirmekten imtina ettiğini anlatan Sakarya, “Yakınlarında Arslan’ın yaşı ve kilosundan dolayı ameliyatı kaldıramaz kanaati vardı. Yakınlarına bu durumun ameliyata engel olmadığını, multidisipliner olarak hastayı değerlendirip ameliyata uygun hale getireceğimizi ve ameliyat sonrası hastanın uzun yıllar sağlıklı yaşayabileceğini söyleyerek, onları ikna ettik.” dedi.
Sakarya, Arslan’ın çocuklarıyla yaptığı görüşmeler sonucu ameliyatı gerçekleştirdiğini belirterek ameliyat öncesi hastanın yemek yiyemediğini, su içemediğini aktardı.
“Hastamız kilo almaya başladı, yemek yiyip su içebiliyor, dolaşıyor”
Ameliyat öncesi hastanın ağır şekilde kustuğunu ifade eden Sakarya, “Ameliyat sonrası hastamız kilo almaya başladı, yemek yiyip su içebiliyor, ayağa kalkıp dolaşıyor. Evre 3 ya da 4 bile olsa kanser hastalarını tedavi edebiliyoruz. Hastane imkanlarımız ve tıbbi gelişmeler sayesinde çok rahat şekilde kanserle mücadele ediyoruz.” diye konuştu.
İleri evre kanser hastalarının mutlaka cerrah onkologlara muayene edilmesini isteyen Sakarya, erken teşhis ve tedavi açısından bu durumun önemli olduğunu dile getirdi.
Sakarya, kulakları çok zor duyan ve genel sağlık durumu kötü olan hastayla iletişimde zorluk çektiğini anlatarak “Hasta yakınlarına, ‘İnsanlar kendi kaderlerini tayin eder ama anne ve babaları ya da başkaları konusunda hüküm veremezler.’ diyerek ameliyata izin vermemenin vebal olduğunu anlattım. Sağ olsun ikna oldular, hastayı şimdi sağlıklı taburcu edeceğiz.” ifadesini kullandı.
“1 aydan fazla yaşamaz dediler”
Sami Arslan da kanser tanısı konulduğunda çok zayıf olan babasının tedaviyi kaldıramayacağı kanaatinde olduklarını belirtti.
Sonraki zamanlarda babasının yiyip içemez hale geldiğini söyleyen Arslan şunları kaydetti:
“Babamı ilk zamanlar çeşitli hastanelere götürdüğümüzde 1 aydan fazla yaşamaz dediler. Zayıflama artınca Sakarya Hocam’a getirdim. Hocam bizi ikna edince ameliyatı kabul ettik, sağ olsun babamı kurtardı. Ameliyat sonrası çok mutlu olduk, babam daha iyi oldu, yeme içmesi düzeldi. İlk dönemlerde hekimlerin olumsuz konuşması sonucu babamıza yapacak bir şeyin olamayacağı kanaatindeydik. Hamdi Hocam sayesinde babam hayata tutundu. Hastane hizmetleri ve personelinden çok memnunuz. Allah razı olsun.”