Alucra ilçesinde asırlık geçmişe sahip oğlak kebabının tescillenmesi için İl Tarım ve Orman Müdürlüğünce 2018’de çalışma başlatıldı.
Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığınca finanse edilen “Giresun İli Kırsal Gelir Kaynaklarının Çeşitlendirilmesi Projesi” kapsamında yürütülen çalışma sonucu oğlak kebabı, Türk Patent ve Marka Kurumunca coğrafi işaretli ürün olarak 2020’de tescillendi.
Son yıllarda coğrafi işaretle talebin arttığı oğlak kebabı, haziran ve eylül arasında kendine has pişirme yöntemiyle hazırlanıyor.
Tuzda bir gün bekletilen oğlaklar, odun ateşinde ısıtıldıktan sonra közü dışarıya alınan taş fırında “maran” adı verilen tahta üzerine yerleştiriliyor.
Tahta kapağı çamurla sıvanan fırında 3 saati aşkın sürede pişen oğlaklar, daha sonra soğumaya bırakılıyor.
“Her taşta oğlak pişmiyor, bazı taşlar çatlayabiliyor”
Elmacık köyünde oğlak yetiştiren 53 yaşındaki Mustafa Polat, AA muhabirine, dede mesleğini sürdürdüğünü söyledi.
Aynı zamanda oğlak kebabı ustası Polat, tuzdan başka bir şey katmadıkları oğlağın etinin taşa yapışmaması için maran üzerinde pişirdiklerini anlattı.
Polat, oğlak kebabının Alucra’ya özgü olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Her taşta oğlak pişmiyor, bazı taşlar çatlayabiliyor, zaten coğrafi işaretle de tescillendi. Bu kebap başka yerde yok, oğlaktan haşlama yaparlar, sırt kebabı cağ şeklinde yaparlar ama Alucra oğlak kebabına benzer bir ürün yok. Daha önce benden bilgi isteyenler oldu, bilgiyi verdiğim halde mesela Gümüşhane’de bir kişi yapamadı, denemişler ama olmamış.”
Kebabın yağsız olduğuna işaret eden Polat, bunun da oğlağın yağının maran üzerinden akıp alttaki fırın taşında kaybolması nedeniyle gerçekleştiğini aktardı.
Polat, satışı haftalık olarak cumartesi günleri yaptıklarını belirterek, “Alucralılar çok tercih ediyor, haftada 33-40 arası oğlak kebabı yapıp satıyoruz. Gümüşhane’nin Şiran ilçesinde de satış var. Şehir dışına da gönderiyoruz, bu hafta yaptığımız kebabın 7’si Samsun’a, 4’ü de Ordu’ya gidecek. Sezonun başlamasından beri şu ana kadar 500 oğlak kebabı yapıp sattık.” dedi.
“Ürün artık Avrupa’ya kadar gidiyor”
Yurt dışına da oğlak kebabı gönderdiklerini anlatan Polat, “Belçika’dan bir vatandaş aradı ve o ülkeye oğlak kebabı götüreceğini söyledi. İstanbul’a geldiğinde oğlak kebabını oraya göndermemi istedi. Gurbetçiler de giderken Amerika’ya, Almanya’ya götürüyor.” diye konuştu.
Polat, kebabın bozulma riskinin az olduğunu dile getirerek, “Hava şartlarına göre 3 gün dışarıda durabilir. Dondurucuya attığınızda bozulma şansı zaten yok ancak çıkarıp biraz bekletip yine soğuk yani ısıtmadan yemeniz lazım. Bunun özelliği soğuk tüketim olması.” ifadelerini kullandı.
Coğrafi işaret süreciyle ilgili kurumların yetkililerine de teşekkür eden Polat, “Beraber süreci yürüttük, taşını, toprağını her şeyi incelediler. Yapılan çalışmalar sonucu oğlak kebabı tescillendi. Bunun da çok katkısı oldu, İzmir’den, Şanlıurfa’dan arıyorlar. Ürün artık Avrupa’ya kadar gidiyor.” dedi.