Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail’in işgal altındaki Kudüs kenti ve Mescid-i Aksa’daki saldırılarını durdurması amacıyla yoğun diplomasi trafiği yürütüyor.
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin Devlet Başkanı Abbas ile telefonda görüştü
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM Genel Sekreteri Guterres’le telefonda görüştü
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ürdün Kralı 2. Abdullah ile telefonda görüştü
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail Cumhurbaşkanı Herzog ile telefonda görüştü
Bu kapsamda ilk olarak 17 Nisan’da Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile telefonda görüşen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kudüs başta olmak üzere, Filistin’de yaşananlar nedeniyle ramazanı buruk geçirdiklerini belirterek İsrail’in saldırılarında vefat edenlere Allah’tan rahmet, yaralananlara şifa diledi.
Bugün Filistin Devlet Başkanı Sayın Mahmud Abbas’la bir telefon görüşmesi gerçekleştirdik.
Kudüs başta olmak üzere Filistin’de yaşananlar nedeniyle Ramazan’ı buruk geçirirken, İsrail’in saldırılarında vefat eden kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yaralananlara şifa diledim.
— Recep Tayyip Erdoğan (@RTErdogan) April 17, 2022
Görüşmede, İsrail’in Mescid-i Aksa’da ibadet edenlere yönelik müdahalelerini şiddetle kınayan Erdoğan, Abbas’a, Mescid-i Aksa’nın statüsüne ve maneviyatına yönelik tahrik ve tehditlerin karşısında duracaklarını ifade etti.
Türkiye’nin her daim Filistin’in yanında olduğunu vurgulayan Erdoğan, yaşananların Filistinli tüm grupların birlik ve uzlaşı yolunda çalışmasının zaruretini hatırlattığını ve Abbas’a hem itidal telkinleri hem de birlik bakımından sergileyeceği sağduyulu liderlik dolayısıyla şükranlarını iletti.
“İsrail’in Mescid-i Aksa’ya yönelik müdahaleleri kabul edilemez”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, aynı gün BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile telefonda görüştü.
İsrail’in Mescid-i Aksa’ya yönelik müdahaleleri ve provokasyonlar sonucu yaşananları kabul edilemez bulduğumuzu ve şiddetle kınadığımızı ifade ettiğim görüşmede, Sayın Guterres ile bölgenin barışa kavuşması için atılabilecek müşterek adımları değerlendirdik.
— Recep Tayyip Erdoğan (@RTErdogan) April 17, 2022
Kudüs’te yaşanan olayların ele alındığı görüşmeye ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan, sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımda, “İsrail’in Mescid-i Aksa’ya yönelik müdahaleleri ve provokasyonlar sonucu yaşananları kabul edilemez bulduğumuzu ve şiddetle kınadığımızı ifade ettim. Sayın Guterres ile bölgenin barışa kavuşması için atılabilecek müşterek adımları değerlendirdik.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ürdün Kralı 2. Abdullah ile 18 Nisan’da yaptığı telefon görüşmesinde de ramazan ayında İsrail’in müdahaleleriyle Filistin’de yaşanan olayların kendilerini üzüntü ve endişeye sevk ettiğini kaydetti.
Bugün Ürdün Kralı 2. Abdullah ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdik.
Görüşmemizde, geçirdiği ameliyat dolayısıyla aziz kardeşime geçmiş olsun dileklerimi ileterek sağlık ve afiyet temennisinde bulundum.
— Recep Tayyip Erdoğan (@RTErdogan) April 18, 2022
Erdoğan, Ürdün Kralı 2. Abdullah ile bölgenin barışa kavuşması için atılacak adımlar noktasında Türkiye ve Ürdün olarak yakın iş birliği içinde olma hususunda mutabık kaldıklarını bildirdi.
Herzog görüşmesi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’la dün telefonda görüştü.
İsrail Cumhurbaşkanı Sayın Yitzhak Herzog’la bugün bir telefon görüşmesi gerçekleştirdik.
Görüşmemizde, son günlerde Filistin’de İsrailli bazı radikal grupların ve güvenlik güçlerinin sebep olduğu olaylar başta olmak üzere bölgesel meseleleri ve ikili ilişkilerimizi ele aldık.
— Recep Tayyip Erdoğan (@RTErdogan) April 19, 2022
Erdoğan, Herzog ile görüşmesinde, son günlerde Filistin’de İsrailli bazı radikal grupların ve güvenlik güçlerinin sebep olduğu olaylar başta olmak üzere bölgesel meseleleri ve ikili ilişkileri ele aldıklarını ifade etti.
Görüşmede, ramazanın başlangıcından itibaren Batı Şeria ve Mescid-i Aksa dahil meydana gelen olaylarda 400’ü aşkın Filistinlinin yaralanması ve aralarında çocukların da bulunduğu 18 kişinin hayatını kaybetmesinin kendilerini üzdüğünü vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
“Mescid-i Aksa’nın dün ve önceki gün sabah namazından sonra fanatik grupların baskınına uğraması ve müdahaleler neticesinde yine istenmeyen görüntüler yaşanması, gerilimin Gazze’ye de sirayet etmesi üzüntümüzü artırmıştır. Bayramların bayram havasında yaşanması gerekirken bazı radikaller yüzünden her sene karşılaşılan bu görüntüler vicdanları yaralamakta, tüm İslam aleminde haklı tepkilere neden olmaktadır.
Bu hassas dönemde, Mescid-i Aksa’nın statü ve maneviyatına yönelik tahrik ve tehditlere izin verilmemesinin zaruretini bir kez daha vurgulamak istiyorum. Herkesin bu mübarek mekanın ve günlerin maneviyatı ve kutsiyetini korumak için azami gayret göstermesi çağrımı yineliyorum. Türkiye olarak her halükarda barış ve huzurun temini yönünde çalışmaya devam edeceğiz.”