Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Adalet sistemimizin mevzuat altyapısını geliştirmek için başlattığımız reformları da kesintisiz devam ettiriyoruz. Geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 8. Yargı Paketi, bu strateji belgesinin adımlarından bir tanesidir. Adalet alanında bu süreç devam edecektir.” dedi.
Yılmaz, Ankara 2 No’lu Baro’nun bir otelde düzenlediği iftar programında yaptığı konuşmada, siyaset ve hukuk anlayışlarının “devletin temelinde adalet, adaletin temelinde ise insan olduğu” anlayışına dayandığını söyledi.
Cumhuriyet tarihinin en büyük demokrasi ve kalkınma atılımlarına imza atarken adalet alanını dört temel önceliklerinden biri olarak belirlediklerini ve iktidarları boyunca adalet alanında önemli reformlara imza attıklarını belirten Yılmaz, şöyle konuştu:
“Adaleti mülkün temeli olarak gören bir anlayıştan geliyoruz. Adalet sadece mülkün değil, kalkınmanın, gelişmenin, demokrasinin de temeli. Bir toplumun, yaşam koşullarını artırmanın bir şartı da adalet. Anayasa’mızda ve temel kanunlarımızda gereken düzenlemeleri Meclis ile birlikte hayata geçirmek ve adalet teşkilatımızı güçlendirmek için zorlu bir mücadele yürüttük. Sadece teknik konularla uğraşmadık, aynı zamanda adalet sisteminde vesayet odaklarıyla da mücadele ettik. Bu alanda büyük bir başarı sağladık. Bunların en sonuncusu olan FETÖ’yü tasviye etmeyi başardık. Bu da adalet sistemimiz adına en önemli kazanımlardan biri olmuştur. Adalet, herhangi bir ideolojik veya menfaat grubunun enstrümanı değil, milletin hak arayışının kapısı olmak durumunda. Bu anlayışla hareket ettik ve böyle de devam edeceğiz.”
“Erişilebilir adalet sisteminin tesisi pek çok reforma imza attı”
Türkiye’nin şartları ne olursa olsun hukuki reformlardan hiçbir zaman taviz vermediklerini vurgulayan Yılmaz, şunları söyledi:
“İnsan Hakları Eylem Planı ile özgür birey ve demokratik toplum için atılması gereken birçok adımı kararlılıkla attık. Hak ve özgürlüklere dair devrim niteliğinde düzenlemeleri yaparken aynı zamanda adalet sisteminin fiziki altyapı eksikliklerini de büyük oranda giderdik. Merdiven altı görünümünde düşük donanımlı adliye manzaralarını tamamen silmek için çok çaba sarf ettik, çok önemli kaynaklar ayırdık. Bununla birlikte güven veren ve erişilebilir bir adalet sisteminin tesisi için Anayasa’dan yasalara, kurumsal işleyişten personel yapısına ve özlük haklarına kadar pek çok reforma imza attık. İyi hukukçular yetiştirilmesine de her zaman büyük önem verdik.”
“Avukatlar, adalet sistemimizin olmazsa olmaz temel unsuru”
Yılmaz, hukukun üstünlüğünün korunması ve herkesin eşit hukuki haklardan yararlanabilmesinde avukatların önemli görevi üstlendiğine dikkati çekerek, “İddia, savunma ve hüküm makamları yargının sacayaklarıdır. Dolayısıyla avukatlar, adalet sistemimizin, yargı sistemimizin olmazsa olmaz temel bir unsurudur. Sizlerin, bireylerin haklarını korumak ve adaleti tesis etmek yönündeki fonksiyonunuz, toplumsal düzenimiz için de son derece kıymetlidir. Bu bilinçle avukatlık mesleğini ve yargının savunma tarafını güçlendirmeye her zaman önem verdik, öncelik verdik.” dedi.
Meclis’te 2020 yılında kabul edilen yasa ile avukat sayısının 5 bini aştığı illerde, asgari 2 bin avukatın bir araya gelerek baro kurulmasının önünün açıldığını anımsatan Yılmaz, şunları kaydetti:
“Böylece Ankara’da hizmetlerini sürdüren birbirinden değerli avukatlar ve hukuk dernekleri öncülüğünde Ankara 2 No’lu Barosu da kurulmuş oldu. Sizlerin faaliyetlerinizle hem mesleki gelişime sağladığınız katkılar hem de sosyal sorumluluk projeleriyle oluşturduğunuz birlik ve beraberliğin takdire şayan olduğunu ifade etmek isterim. Çoklu baro sisteminin yanı sıra mesleğe yeni başlayan avukatların mali olarak desteklenmesi için ilk 5 yıl baro aidatının hiç alınmamasını düzenledik. Vatandaşlarımızın hukuki yardıma erişim maliyetini azaltmak için bazı avukatlık hizmetlerindeki KDV oranını yüzde 18’den yüzde 8’e indirdik. Bunun yanında, adli yardım hizmeti için avukatlara ödenen ücret, avukatlık asgari ücret tarifesinde öngörülen şekilde kademeli artırılmaktadır. Avukat ve vatandaşların internet üzerinden dava açabilmelerini ve işlem yapabilmelerini sağladık. Hukuk yargılamalarına e-Duruşma sistemini kazandırdık.”
“Meclis’imizin takdirine çeşitli teklifleri getirmeye devam edeceğiz”
Millete vaatleri olan “Türkiye Yüzyılı”nı yargı mensuplarıyla birlikte adaletin de yüzyılı yapmakta kararlı olduklarını dile getiren Yılmaz, şu ifadeleri kullandı:
“Elbette yasama gibi, yürütme gibi, yargımızın da hala çözüm bekleyen sorunları, sıkıntıları var. Bunların bir kısmı anayasa ve yasalarımızda yapılması gereken değişikliklerle ilgili. Bu çerçevede adalet sistemimizin mevzuat altyapısını geliştirmek için başlattığımız reformları da kesintisiz devam ettiriyoruz. Geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 8. Yargı Paketi, bu strateji belgesinin adımlarından bir tanesidir. Adalet alanında bu süreç devam edecektir. Her şeyi bir anda yapmak mümkün değil. Çalışmalar tamamlandıkça adımlarımızı atmaya ve yasal düzenlemelerle ilgili Meclis’imizin takdirine çeşitli teklifleri getirmeye devam edeceğiz.”
“Hukuk sistemimizde, hiçbir kanun ya da kurum yapıcı eleştiriden azade değil”
Yılmaz, 12. Kalkınma Planı’nda da açıkça yer aldığı şekliyle avukatların hak, yetki ve sorumluluklarına ilişkin mevzuat hazırlık çalışması yapılacağını belirterek, şöyle devam etti:
“Avukatların yargının sacayağı olmasını gerçekten etkin ve işler kılmaya devam edeceğiz. Hukuk sistemimizde hiçbir metin, kanun ya da kurum yapıcı eleştiriden azade değildir. Yargı sisteminin daha etkin işlemesini, adalete olan güveni artırıcı reformlara devam edeceğiz. Mülkün temeli olan adaletin, sosyal barışın, refahın, istikrarın, kalkınma ve büyümenin de itici gücü olduğunun bilincindeyiz. Serbest piyasa dediğimiz hadise, kuralsızlık demek değil. Tam aksine hukuk düzeninin en fazla geliştiği ülkelerin aynı zamanda en gelişmiş piyasa ekonomileri olduğunu görüyorsunuz. Kurallar işliyorsa piyasa vardır. Dolayısıyla hukuk alanındaki gelişmeler, kurallı bir toplum olmamız ve serbest piyasanın bütün kurumlarıyla işlemesiyle önemli. Yatırım ortamının, yatırımcı güvencesinin, mülkiyet güvencesinin yerleşmesi bakımından da önemli. Ekonomiyle ilgili bakanlarla Adalet Bakanımızın daha sık bir araya gelmesi ve birlikte çalışma yapması önemli. Türkiye Yüzyılı’nı sadece teknolojinin, enerjinin, dijitalin değil, adaletin de yüzyılı yapmak için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz.”
Ankara 2 No’lu Baro Başkanı Sabri Hafif’in ev sahipliğindeki iftara, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin, MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız ve davetliler katıldı.