Financial Times’a konuşan Frederiksen, Rusya’dan petrol ve gaz tedarikine mevcut bağımlılık olarak gördüğü hatayı tekrarlamaması gerektiğini söylerken, “Rus gaz ve petrolüne çok bağımlıydık, şimdi bu durumu Çin ile pek çok teknolojide tekrarlıyoruz ve bu büyük bir hata” ifadelerini kullandı.
Danimarka Başbakanı, Avrupalıların barış zamanı tutumları benimseyen bakış açılarını değiştirmeleri gerektiğini vurgularken, Avrupa ekonomisini Çin mallarından ‘vazgeçirmek’ için ticari kısıtlamalara ihtiyaç olup olmadığı sorusunu ise yanıtsız bıraktı.
AB, Çin menşeli elektrikli otomobillere ek vergi getirmeye hazırlanıyor
Çin’in otomotiv endüstrisindeki elektrikli araç devrimi nedeniyle rekabete dayanamayan Avrupa Birliği’nin (AB), Çin’den ithal edilen elektrikli otomobillere yönelik ek vergi kararını bu hafta açıklaması bekleniyor.
Son yıllarda Avrupa ülkelerinde satılan elektrikli otomobillerde Çinli üreticilerin payı hızla yükselirken, Çin’de üretilen düşük fiyatlı ve sübvanse edilmiş elektrikli otomobillerin satışları diğer rakiplerini hızla geride bırakıyor.
Öte yandan Rusya’dan ucuz doğalgazı reddeden Avrupa Birliği, ABD başta olmak üzere diğer ülkelerden daha pahalıya gaz alırken, sanayi üretiminde maliyetlerin artmasıyla birlikte küresel rekabetten giderek uzaklaşıyor.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, geçen yıl eylül ayında yaptığı ‘Birliğin Durumu’ konuşmasında, Çin’den ithal edilen elektrikli otomobillerin soruşturulacağını açıklamıştı.
Von der Leyen, elektrikli araçların Avrupa için büyük potansiyele sahip bir sektör olduğuna işaret ederek, “Küresel pazarlar artık daha ucuz Çin elektrikli otomobilleriyle dolup taşıyor. Çin elektrikli otomobillerinin fiyatları devasa devlet sübvansiyonlarıyla yapay olarak düşük tutuluyor. Bu durum pazarımızın işleyişini bozuyor” değerlendirmesinde bulunmuştu.
Mart 2022’de AB, Rusya’dan yakıt ithalatını aşamalı olarak durduracak, enerji arz güvenliğini artıracak ve yeşil enerjiye geçişi destekleyecek tedbirleri özetleyen RePowerEU planını geliştirmiş, bu plan dahilinde de gaz ve elektrik talebini azaltacak ilave tedbirler önermişti.
Rusya, daha önce defalarca Batı’nın Rusya’dan hidrokarbon almayı reddederek ciddi bir hata yaptığını, daha yüksek fiyatlar nedeniyle yeni ve daha güçlü bir bağımlılığa düşeceğini söylemişti.
Moskova, bunu reddedenlerin hala aracılar vasıtasıyla daha pahalı petrol ve gaz satın aldıklarına dikkat çekerken, ABD’nin Rus gazı aldığı istatistiklerle de doğrulanıyor.
Halihazırda Rus gazının AB’nin toplam ithalatındaki payının yüzde 15’e ulaştığı kaydedilirken, Fransa’nın bu yılın ilk çeyreğinde Rusya’dan sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) alımını iki katına çıkararak 4 milyar 400 milyon metreküpe yükselttiği belirlenmişti.