Türkiye Futbol Federasyonunun (TFF) Türk Futbol Hakemlik Sistemi çalışmaları kapsamında danışman olarak anlaştığı dünya hakemliğinin en önemli isimlerinden David Elleray, bir süredir hazırlıklarını sürdürdüğü raporunu sundu.
Federasyondan yapılan açıklamaya göre Elleray, TFF’nin Riva’da bulunan Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri’nde TFF Başkanı Servet Yardımcı, Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Ahmet Ağaoğlu, TFF Yönetim Kurulu üyeleri, Merkez Hakem Kurulu (MHK) Başkanı Sabri Çelik ve MHK üyelerinin katıldığı toplantıda değerlendirme ile tespitlerini içeren bir sunum gerçekleştirdi.
Türk hakemliğinin uluslararası alanda en iyi seviyeye gelmesi için önemli bir adım atan TFF, geçtiğimiz yıl hakemlik sistemini gözden geçirmesi, analiz edip, çözüm için seçenekler sunması amacıyla, IFAB Direktörü ve birçok federasyona hakemlik konusundan destek veren David Elleray ile danışman olarak anlaşmıştı.
David Elleray bu süreçte, TFF ile Süper Lig Kulüpler Birliği Vakfı ve 1. Lig Kulüpler Birliğinin beraber oluşturduğu “Türk Futbol Hakemlik Sistemi Çalışma Grubu”nun çok sayıda toplantısına katıldı. Elleray, bu dönemde kulüp başkanları, hakemler ve spor yazarları ile de bire bir görüşmeler gerçekleştirdi.
MHK’nin işleyişi, hakemlik organizasyonu, hakemlerin gelişimi, VAR eğitimleri gibi konularda araştırma yapan, danışmanlığını yürüttüğü Avrupa’nın önemli federasyonlarının hakem kurullarının başarılı olmasında büyük rol oynayan Elleray, bir araya geldiği futbol ailesine, heyecanla beklenen tespitlerini anlatıp, önerilerini sundu.
Yardımcı: “Elleray, çok deneyimli ve yenilikçi bir isim”
David Elleray’in Türk hakemliği ile ilgili yaptığı çalışmalar hakkında değerlendirmede bulunan TFF Başkanı Servet Yardımcı, şu görüşleri aktardı:
“Öncelikle hakemlik sisteminin gelişimi konusunda TFF’nin gerekli duyarlılığı ve iradeyi gösterdiğini belirtmek istiyorum. Sayın David Elleray, dünya hakemliğinde çok deneyimli ve yenilikçi bir isim. Daha önceki çalışmalarından da gözlemleneceği gibi radikal kararlar almasıyla biliniyor. Biz de Türk hakemliğinin gelişimi için kendisinin tecrübelerinden faydalanmak istedik. Detaylı araştırmaları yaptıktan sonra öneri raporunu sundu. Bizler de gerekli değerlendirmeleri yapacağız. Tabii ki futbol ailesi ile kulüplerimizin desteği ve kabulüyle arzu ettiğimiz çalışmaları hayata geçirmek istiyoruz.”
Elleray’in raporundan ön plana çıkanlar
TFF, David Elleray’in raporunun satır başları olarak şunları paylaştı:
“1. Hakemlere, hakemlik sistemine ve hakemlerin eğitimini üstlenmiş kişilere karşı güvenilirlik, yeterlilik ve istikrar konularında geniş çapta ve uzun süredir devam eden bir memnuniyetsizlik mevcuttur.
2. Sürekli olarak hakemliğin liderliğini üstlenecek kişiler konusunda yapılan değişiklikler, takip edilecek yön konusunda tutarsızlığa yol açmaktadır. Bu sebeple hakemlerde, futbolcularda, antrenörlerde, kulüpler ve medya mensuplarının gözünde daha büyük bir güven eksikliği oluşmaktadır.
3. Hakemlik sistemlerine güven duyulmamaktadır ve şeffaflıktan yoksun olarak algılanmaktadır. Bu güvensizlik, çok fazla “kişisel” etki algısıyla daha da çok artmaktadır.
4. Hakemler desteklenmediklerini, düşük ücret aldıklarını ve saygı duyulmadıklarını hissetmektedirler. Özellikle “büyük” kulüplerin maçlarını yönetirken hata yapmaktan korktukları ve genellikle “günah keçisi” olarak ortaya atıldıkları gözlemlenmiştir.
5. Hakemlikle ilgili tüm konuların temeli, 4 ana başlıkta net bir şekilde bağlanmalıdır: Yeterlilik, İstikrar, İletişim ve Güven.
6. Hakemlik konularında dürüstlüğün ve bütünlüğün sağlanması için sıkı önlemlerin alınması gerekmektedir. Bu süreç “bağımsız” bir görüş ve gözetim icap etmektedir.
7. Hakemliğin tüm yönleri; özellikle profesyonel futbolda olmak üzere, performans değerlendirmeleri, atamalar ve klasman değişiklikleri daha objektif, veri odaklı ve bağımsız bir şekilde yapılmalıdır.
8. Medyadan hakem kararları hakkında önemli ölçüde yoğunlaşan bir ilgi vardır. Tartışmaları “dengelemek” için daha resmi bir iletişim ve bilgi paylaşımı olması gereklidir.
9. Hakem olmayan uzmanlardan ve kulüplerden (oyuncular, antrenörler vb.) ortak anlaşma düzeyi, güven ve saygı ortamı yaratmak için daha çok fikir alınması gerekmektedir.
10. Hakem eğitimi ve hakem gelişimi daha dinamik ve açık direktiflere sahip bir bakış açısı ile yapılmalıdır. Benimsenecek felsefelerin ve analizlerin sahada ve VAR’da görev alan hakemlerin istikrarını arttırmayı hedefleyecek şekilde oluşturulması gereklidir.
11. Gelecek için genç ve yetenekli hakemleri belirlemek ve geliştirmek için kapsamlı bir stratejiye ihtiyaç vardır.
12. Hakemleri uygunsuz bir şekilde eleştirenlere karşı, özellikle de bir hakemin dürüstlüğünün sorgulandığı durumlarda, sert önlemler alınmalıdır.
13. Öğretim metotları, performans değerlendirmeleri ve potansiyel olarak spor yönetiminde akademik nitelikler kazanmak için fırsatlar oluşturmak üzere çeşitli alanlarda üniversitelerle ilişkiler kurulmalıdır.
14. Hakemliğin kalitesi, ligin ‘değerini’ doğrudan etkiler. Bu nedenle yeterlilik, istikrar ve güveni arttıran sağlam ve güvenilir bir sistem oluşturmak herkesin yararınadır.
15. Gerçek ilerleme kaydedilmesi için hakemliğin yapısında ve liderliğinde temel değişikliklere ihtiyaç vardır. Ancak hangi strateji benimsenirse benimsensin, futbolun tüm paydaşları tarafından desteklenmeli ve saygı duyulmalıdır.
16. Verilecek karar; var olan hakemlik sistemini adapte etmek veya TFF yetkisi ile modern, objektif ve daha bağımsız yeni bir sistem kurulmasıdır.
17. Bu yapılanma, hakemliğin her düzeyinde gerçek ve sürdürülebilir ilerleme kaydedilmesi için eşsiz bir fırsattır. Amaç; Türk hakemliğinin ‘sınıfının en iyisi’ ve nihayetinde hakemlik mükemmelliği için uluslararası bir model ve merkez olmasıdır.”