DEİK’ten yapılan açıklamada, Olpak’ın yılın üçüncü çeyreğine (temmuz-eylül) ilişkin gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) sonuçlarını değerlendirmesine yer verildi.
- Türkiye ekonomisi yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 3,9 büyüdü
İlk çeyrekte yüzde 7,5, ikinci çeyrekte ise yüzde 7,7’lik büyüme performansı yakalandığını anımsatan Olpak, temmuz-eylül döneminde ise bu rakamın yüzde 3,9 olarak gerçekleştiğini, pozitif görünümün sürmesini memnuniyetle karşıladıklarını bildirdi.
Özellikle, makine ve teçhizat yatırımlarının yüzde 14,3 artarak büyümeye pozitif katkı vermesini önemli bulduklarını vurgulayan Olpak, öncü göstergeler ışığında dünyadaki resesyon beklentilerine paralel büyüme hızının elbette bir miktar yavaşlamasını beklediklerini aktardı.
Olpak, “Ancak küresel risklerin ve resesyonun konuşulduğu bir ortamda dahi yüzde 3,9’luk büyüme gösteren Türkiye’nin bir kez daha dünyadan pozitif ayrışmayı başardığını görüyoruz. Dolayısıyla yılın üçüncü çeyreğindeki büyüme verisi, Türkiye açısından resesyon ihtimalinin de bir hayli zayıf olduğunu destekler nitelikte.” değerlendirmesinde bulundu.
Yatırımlar dışında tüm alt kalemlerden büyümeye olumlu katkı
Nail Olpak, büyüme verilerinde talep tarafına işaret ederek, yatırımlarda göze çarpan ufak bir daralma dışında tüm alt kalemlerin büyümeye olumlu katkı yaptığını bildirdi.
Yatırımlardaki daralmanın temelde inşaat yatırımlarındaki azalmadan kaynaklandığını kaydeden Olpak, şu açıklamalarda bulundu:
“Fakat bununla birlikte makine ve teçhizat yatırımlarının ise yüzde 14,3 artarak büyümeye dikkate değer bir katkı verdiğini de gözlemliyoruz. Uluslararası yatırımcılarla gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde Türkiye’nin genç ve dinamik bir nüfus avantajına sahip olduğunu her zaman vurguluyoruz. Bunun da etkisiyle birlikte hane halkı tüketiminin yüzde 19,9 artarak büyümeye en çok katkı veren kalem olması sevindirici.
İhracatımız ise sene başında bir önceki yıla göre yüzde 20 artarken, son dönemdeki küresel resesyona bağlı olarak bu oran yüzde 15’e kadar gerilemiş durumda. Küresel ticaretteki tüm zorluklara ve daralmalara rağmen ihracatımız üçüncü çeyrekte de yüzde 12,6 artarak büyümeye pozitif katkı vermeyi sürdürmeyi başardı.”
“2022 büyümesinin yüzde 5 civarında gerçekleşmesi mümkün”
DEİK Başkanı Olpak, büyüme verilerine arz tarafının katkısına değinerek, inşaat hariç tüm sektörlerin pozitif büyüme göstermesinin oldukça değerli olduğunu vurguladı.
Özellikle bankacılık ve finans sektörünün yüzde 21,6, bilgi ve iletişim sektörünün yüzde 13,9 genişlemesinin büyümenin temel sürükleyici kalemleri durumunda olduğunu belirten Olpak, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Açıklanan bu olumlu veri, 2022 büyümesinin yüzde 5 civarlarında gerçekleşmesinin mümkün olduğunu gösteriyor. 2009 küresel finansal krizinden sonraki dönemde çeşitli risklere maruz kalsak dahi her yıl üzerine değer katarak pozitif büyümeyi başaran ekonomimiz, küresel çalkantıların ve risklerin yeniden arttığı bu son dönemde dahi pozitif ayrışarak gücünü bir kez daha gösterdi.
DEİK olarak önümüzdeki dönemde de Türk iş dünyası adına üstlendiğimiz ticari diplomasi misyonumuz doğrultusunda ülkemizin büyümesine katkı sunmaya ve küresel ticaretten aldığımız payı artırmak amacıyla dünyanın dört bir yanında daha fazla ticaret için çalışmaya devam edeceğiz.”