Pazarcık ve Elbistan merkezli 6 Şubat’taki depremlerde, İskenderun ilçesindeki evinin bulunduğu bina yıkılan Burak Milli’nin (31), afet sırasında sarıldığı eşi Ayşen (30) ve 5 aylık bebeği Eylül Lina ile 9 Şubat’ta vefat etmiş şekilde enkazdan çıkarılmasının üzerinden 6 ay geçti.
Anne Ayşe Fatma Gözüküçük (53) ilçedeki evinin bir odasını oğlundan kalan fotoğraflar ve bazı eşyalarla donattı. Gözüküçük, hemen hemen her gün düzenleyip ilgilendiği bu odada oğlu Burak Milli’yi anıyor.
Ayşe Fatma Gözüküçük, AA muhabirine, oğlunun kaybetmenin üzüntüsünü yaşadığını söyledi.
Onu unutamadığını gözyaşları içerisinde anlatan Gözüküçük, “Bugün depremlerin 6. ayı ama bana her gün bin yıl gibi geldi, onsuz geçen her gün bin yıl gibi.” dedi.
Gözüküçük, depremin olduğu gün yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Deprem olurken hemen telefonu elime aldım. Burak’ı aramak istedim. Burak’ı aradım ama teyzesi dedi ki ‘Çocuğu arayıp meşgul etme, o çıkmıştır haber yapıyordur’ dedi. Bir an kendimi inandırdım ama en çok inandığım şey; Burak depremin olduğunu hissettiği an bana yetişirdi. O bana yetişemeyince ben ona yetişmek istedim. Yeğenimle beraber evinin önüne gittik, gecenin karanlığı ve yağmur vardı, bu kadar bir felaketin olduğunu bilemedim. Oraya gittiğimizde yeğenim bir enkaz yığınının önünde durdu. ‘Onur burası Burak’ın evi değil’ dedim çünkü ev yoktu, çökmüştü. O hiç ses çıkarmadı. Ben motordan indim. Enkaza doğru yürüdüm. Önce salon perdelerini gördüm, sonra masasını gördüm, tekli koltuğunu gördüm. Eyvah, Burak’ım enkaz altında kaldı dedim. Enkaza doğru fırladım, bağırdım isimlerini. Beni duydu mu bilmiyorum.”
Burak’ın evinin arka tarafından da kendisine bir şekilde ulaşmaya çalıştığını anlatan Gözüküçük, “Oradan da gözükmüyordu. Ne zaman nasıl bir acıyla can verdi bilmiyorum. Günlerce arama kurtarma devam etti, sağ olsun arkadaşları, Anadolu Ajansı çalışanları, herkes bu konuda yardımcı oldular. 4. gün Burak’ın cansız bedenine rastladık, oradan hastane morguna kaldırıldı, oradan da Çankaya Mezarlığı’nda defne götürdük.” dedi.
“O benim her şeyimdi”
Gözüküçük, oğlunu çok özlediğini dile getirerek, “Çok acı bir son. İnsan evini, arabasını kaybeder, hepsi yerine gelir, unutulur ama evlat acısı unutulmaz. O benim her şeyimdi. Ayaktayım, nefes alıyorum, yaşıyorum ama vadesini bekleyen bir insan gibi yaşıyorum. Çok merhametli, güler yüzlü, saygılı bir çocuktu.” ifadesini kullandı.
Anne Gözüküçük, oğlu Burak’tan kalan ve depremlerden sonra enkazdan çıkardığı bazı eşyalarla kendini teselli etmeye çalıştığını anlattı.
Burak Milli, çok sayıda haber ve fotoğrafa imza atmıştı
Anadolu Ajansı Hatay muhabiri Burak Milli, eşi Ayşen ve 5 aylık bebeği Eylül Lina, Kahramanmaraş merkezli depremlerde, İskenderun ilçesi İbrahim Karaoğlanoğlu Caddesi’ndeki Yalım Apartmanı’nın yıkılması sonucu enkaz altında kalmıştı.
Arama kurtarma ekipleri ve gönüllüler, 9 Şubat’ta Burak Milli ve ailesinin cansız bedenine ulaşmıştı. Eşine ve çocuğuna sarılmış şekilde enkazdan çıkarılan Burak Milli’nin cenazesi, aynı gün İskenderun’daki Çankaya Mezarlığı’nda defnedilmişti.
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi İskenderun Meslek Yüksekokulundan mezun olan Burak Milli, Hatay’ın yanı sıra Suriye sınırındaki gelişmelere de yakından tanıklık etmişti.
Savaş muhabirliği sertifikası da bulunan Milli, çok sayıda habere ve fotoğrafa imza atmış, bunlar uluslararası medyada da ses getirmişti.
Burak Milli’nin 2018’deki Zeytin Dalı Harekatı sırasında çektiği dolunay önündeki TB2 Bayraktar insansız hava aracı fotoğrafı büyük ilgi görmüştü.