Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) küresel çapta 1400 risk uzmanı, politika yapıcı ve sektör liderlerinin görüşlerini alarak hazırladığı Küresel Riskler Raporu 2024’ün bulguları, Londra’da düzenlenen basın toplantısında duyuruldu.
Marsh McLennan ve Zurich Sigorta Grubu ile hazırlanan raporda, kısa (2 yıl) ve uzun vadeli en büyük 10 küresel risk tespit edildi.
Acil küresel sorunlarda işbirliğinin yetersiz kalabileceği ve yeni işbirliklerine ihtiyaç duyulabileceği konusunda uyarıda bulunulan rapora göre, kalıcı bir hayat pahalılığı krizine ilişkin endişeler, yapay zeka kaynaklı yanlış bilgi ve dezenformasyon ile toplumsal kutuplaşmanın iç içe geçmiş riskleri, bu yılın risk görünümüne hakim oldu.
Bu krizler nedeniyle kısa vade olarak tanımlanan gelecek 2 yıllık dönemde, dezenformasyon ve yanlış bilgilendirme en büyük küresel risk olarak görülüyor.
Sıcaklık artışları, yoğun yağışlar, şiddetli fırtınalar ve uzun süren kuraklık gibi aşırı hava olayları kısa vadeli riskler arasında ikinci sırada yer alırken, toplumsal kutuplaşma üçüncü, siber güvenlik dördüncü, devletler arası silahlı çatışma beşinci sırada bulunuyor.
Ekonomik fırsat eksikliği altıncı, enflasyon yedinci, mecburi göç sekizinci, ekonomik gerileme dokuzuncu ve kirlilik onuncu risk olarak sıralanıyor.
Yine aşırı hava olayları, uzun vadede (10 yıl) ise en büyük küresel risk olarak öne çıkıyor.
Dünya sistemlerinde kritik değişim en büyük ikinci küresel risk olarak görülürken, biyoçeşitlilik kaybı ve ekosistem çöküşü, doğal kaynak sıkıntısı ve dezenformasyon ile yanlış bilgilendirme 10 yıllık dönemde ilk 5 küresel risk arasında yer alıyor.
Yapay zeka (AI) teknolojilerinin olumsuz sonuçları, mecburi göç, siber güvenlik, toplumsal kutuplaşma, kirlilik uzun vadeli en büyük 10 küresel risk arasında bulunuyor.
Rapora göre, gelecek yıllarda ekonomik belirsizlik devam edecek, ekonomik ve teknolojik uçurumlar artacak.
WEF raporunda, “Uzun vadede, ekonomik hareketliliğin önündeki engeller artarak nüfusun geniş kesimlerini ekonomik fırsatlardan mahrum bırakabilir. Çatışmaya eğilimli veya iklim açısından hassas ülkeler yatırım, teknoloji ve ilgili istihdam oluşturmadan giderek daha fazla izole edilebilir. Güvenli ve emniyetli geçim kaynaklarına giden yolların yokluğunda bireyler suça, militarizasyona veya radikalleşmeye daha yatkın hale gelebilir.” ifadelerine yer verildi.
“Riskler fırsatlar da sunuyor”
WEF Genel Müdürü Saadia Zahidi, kutuplaştırıcı söylemler ve güvensizlikle karakterize edilen istikrarsız bir küresel düzenin, aşırı hava koşullarının kötüleşen etkileri ve ekonomik belirsizliğin, yanlış bilgilendirme ve dezenformasyonun da dahil olmak üzere risklerin hızlanarak yayılmasına neden olduğunu söyledi.
Zahidi, “Dünya liderleri kısa vadeli krizleri ele almanın yanı sıra daha dayanıklı, sürdürülebilir ve kapsayıcı bir gelecek için zemin hazırlamak üzere bir araya gelmelidir.” dedi.
Zurich Sigorta Grubu Sürdürülebilir Risk Direktörü John Scott ise dünyanın şu anda yapay zeka, iklim değişikliği, jeopolitik değişimler ve demografik yapı ile önemli yapısal dönüşümler içinde olduğunu vurgulayarak, “Bilinen riskler yoğunlaşıyor ve yeni riskler ortaya çıkıyor. Bu riskler aynı zamanda fırsatlarda sunuyor.” ifadelerini kullandı.