Nuh Yılmaz, Suudi Arabistan’ın Cidde kentinde düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Üye Ülkelerin Dışişleri Bakanları Düzeyinde Açık Uçlu Olağanüstü İcra Komitesi Toplantısında konuştu.
İran’da 31 Temmuz’da suikasta uğrayan Heniyye için başsağlığı dileyen Yılmaz, “İsrail’in bu utanmaz ve iğrenç suikastını kınıyoruz. Ayrıca İsrail’in İran’ın egemenliğini ihlal etmesini de kınıyoruz.” ifadesini kullandı.
Yılmaz, İsrail’in İran’ı hedef alarak bölgeyi ve tüm İslam devletlerini kışkırttığını vurgulayarak, halihazırda kırılgan uluslararası düzeni tehdit ettiğini söyledi.
“Yürütme Kurulu’nun bu oturumunu İran’la dayanışmamızın ve Filistin direnişine desteğimizin bir işareti olarak memnuniyetle karşılıyorum.” diyen Yılmaz, Filistinli siyasi liderlerin defalarca hedef alındığını ve birçoğunun şehit düştüğünü ifade etti.
Yılmaz, bunlara rağmen Filistin’in haklı davasının hiçbir zaman bitmediğini ve bu davanın daha da güçlenerek ortaya çıkacağına inandığını söyledi.
İsrail’in Filistin topraklarını işgali devam ettiği sürece direnişin devam edeceğine işaret eden Yılmaz, “Orta Doğu’da kalıcı bir barışın tek yolu, İsrail işgalinin sona erdirilmesi ve 1967 sınırlarına dayanan iki devletli çözümün uygulanması.” diye konuştu.
Yılmaz, Heniyye’nin Gazze için ateşkes müzakereleri yaptığını hatırlatarak, bu suikastın bir kez daha İsrail hükümetinin barışı umursamadığını gösterdiğini dile getirdi.
İsrail Başbakanı Netanyahu’nun aşırılıkçı ve ırkçı hükümetinin siyasi amaçları için tüm bölgeyi kaosa sürüklediğini vurgulayan Yılmaz, “Heniyye’yi öldürerek barışa yönelik çabaları yok etti.” dedi.
Yılmaz, ayrıca “Netanyahu, Gazze’de ateşkes ilan edilmesi ve Gazze’ye insani yardım ulaştırılması yönündeki uluslararası çağrılara karşı gelmeye devam ederken İsrail Parlamentosu, Filistin devletini reddeden ve Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansını (UNRWA) terör örgütü ilan eden kararlar aldı ve yasalar çıkardı.” şeklinde konuştu.
İsrail’in kontrol altına alınmadığı takdirde Netanyahu’nun savaşı daha da genişleteceği, bunun da bölgede ve ötesinde ağır bedellere mal olacağı değerlendirmesini yapan Yılmaz, BM’nin kan dökülmesini sona erdirmeyi başaramadığını söyledi.
Yılmaz, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının 40 binden fazla Filistinlinin ölümüne yol açtığını hatırlatarak, bunun kurallara dayalı uluslararası sistemi sarstığını belirtti. Bunun yanı sıra, İsrail’in devam eden saldırganlığının, mevcut liberal uluslararası düzenin meşruiyetini ve uluslararası örgütlerin yararlılığını sorgulattığını ifade etti.
Yılmaz, Netanyahu’nun ABD Kongresi’nde dakikalarca alkışlanmasına değinerek, “ABD milletvekillerinin Netanyahu’yu histerik bir şekilde alkışlandığı sahneler hepimizin hatırlayacağı korkunç bir andı. Netanyahu’yu neden alkışladılar? Soykırım için mi?” diye konuştu.
Alkışlayanların Netanyahu’yu cesaretlendirerek onun suçları ve suikastlarında aynı sorumluluğu paylaştığına dikkati çeken Yılmaz, “Netanyahu ve kabine üyeleri gibi suç işleyenler, parlamento salonları yerine mahkeme salonlarını hak ediyor.” dedi.
Yılmaz, son birkaç ayda çok sayıda ülkenin Filistin’i resmen devlet olarak tanıdığını hatırlatarak, “Bu, uluslararası toplumun ezici çoğunluğunun neyi desteklediğinin ve talep ettiğinin bir göstergesi.” ifadesini kullandı.
– İsrail’in aleyhine UAD’de açılan dava
Yılmaz, “Uluslararası Adalet Divanı (UAD), İsrail’in işgal edilmiş Filistin topraklarında süren varlığının hukuka aykırı olduğunu ve İsrail’in mümkün olan en hızlı şekilde bunu sonlandırması gerektiğine hükmetti. Uluslararası toplumun İsrail’den beklediği budur.” dedi.
Soruna çözüm önerilerini sunan Yılmaz, birlikteliğin oluşturulması ve Filistinlilerin uzlaşma çabalarına destek verilmesi gerektiğini belirtti. Yılmaz, Çin’in başkenti Pekin’de Filistinli gruplar arasında yapılan toplantının sonuçlarını memnuniyetle karşıladıklarını dile getirerek, İsrail üzerinde nüfuzu olan ülkelere baskının artırılmasının önemini vurguladı.
İİT’nin yalnızca İsrail üzerinde değil, aynı zamanda İsrail’in yanında yer alan ülkeler üzerinde de somut baskı oluşturması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, uygulanabilecek yeni tedbirler üzerine düşünülmesi gerektiğini dile getirdi.
– Güney Afrika’nın UAD nezdinde açtığı davaya Türkiye’nin müdahillik bildirimi
Yılmaz, Türkiye’nin İsrail’e ticari yaptırım uyguladığını ve bu yaptırımlarını sürdüğünü belirterek, Güney Afrika Cumhuriyeti’nin 1948 Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi’nden kaynaklanan yükümlülüklerinin ihlaline ilişkin İsrail aleyhine Uluslararası Adalet Divanı (UAD) nezdinde açtığı davaya Türkiye’nin müdahillik başvurusunda bulunduğunu hatırlattı.
İnsani yardımlar bakımından Mısır ile işbirliği içerisinde Gazze’ye yardımları sürdürdüklerinin altını çizen Yılmaz, “Türkiye bugüne kadar 56 bin tondan fazla insani yardım gönderdi ve bundan sonra da göndermeye devam edecek.” dedi.
Yılmaz, “İslam dünyasındaki ve dışındaki kardeşlerimizle, dostlarımızla yakın işbirliği içinde Filistinlilerin haklı ve onurlu davasını kararlılıkla desteklemeye devam edeceğiz.” ifadesini kullanarak, Heniyye’ye ve “Filistin’in özgürlüğü için hayatını feda eden tüm şehitlere” rahmet diledi.
– İİT İcra Komitesi
İİT İcra Komitesi, gerekli durumlarda ve acil gelişmeler karşısında teşkilatın tutumunun ortaya koyulması amacıyla bir araya geliyor. Komite üyeleri, İİT Zirvesi ve İİT Dışişleri Bakanları Konseyi (DBK) Troykaları ile İİT Genel Sekreterliğinin ev sahibi Suudi Arabistan ve Filistin’den oluşuyor.
Bu kapsamda İİT İcra Komitesi üyeleri DBK Troykası olarak DBK Dönem Başkanı Moritanya, bir önceki DBK ev sahibi Pakistan, müteakip DBK ev sahibi Kamerun ile Zirve Troykası olarak Zirve Dönem Başkanı Gambiya, bir önceki Zirve Dönem Başkanı (ve İİT Genel Sekreterliğinin ev sahibi) Suudi Arabistan, müteakip Zirve ev sahibi Azerbaycan’ın yanı sıra Filistin olarak sıralanıyor.
Açık katılımlı İcra Komitesi toplantılarına İcra Komitesi üyelerinin yanı sıra tüm üye ülkeler iştirak edebiliyor.
İİT İcra Komitesi, Filistin ve İran’ın çağrısıyla 7 Ağustos’ta “İsrail işgal güçlerinin Filistin halkına yönelik uygulamaya devam ettiği suçlar ve İran’ın ulusal egemenliğine yönelik saldırganlığı” gündemiyle toplandı.
İİT Üye Ülkelerin Dışişleri Bakanları Düzeyinde Açık Uçlu Olağanüstü İcra Komitesi Toplantısının kabul edilen sonuç bildirgesinde, İsrail’in Gazze Şeridi ve Batı Şeria’da işlediği savaş suçları ve yaptığı soykırım lanetlendi.