Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye ve Katar arasındaki ilişkilerin her alanda ve her geçen gün güçlenip geliştiğini belirterek, iki ülkenin bölgedeki sorunların barışçıl yollarla çözülmesi için de omuz omuza çalıştığını söyledi.
- Katar Dışişleri Bakanı Al Sani: Türkiye ve Katar arasındaki ilişkiler çok özel ve önemli
Çavuşoğlu, resmi ziyaret kapsamında bulunduğu Katar’da mevkidaşı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Körfez turunun son durağında dost ve kardeş Katar’da olmaktan mutluluk duyduğunu belirten Çavuşoğlu, “Yüksek Stratejik Komitenin son toplantısından sonra o gün alınan kararlar ve bundan sonra atacağımız adımları gözden geçirdik. Memnuniyetle söylemek isterim ki Türkiye ve Katar arasında ilişkilerimiz her alanda her geçen gün daha da güçleniyor ve gelişiyor.” dedi.
Çavuşoğlu, başta ikili ticaret hacmi ve yatırımlar olmak üzere her alanda ilişkileri daha da geliştirmek için birlikte çalışmaya devam edeceklerini vurguladı.
Katar’ın her geçen gün daha da güçlendiğini görmenin mutluluğunu yaşadıklarını dile getiren Çavuşoğlu, “(Katar’ın) Özellikle 2022 Dünya Kupası hazırlıklarını da çok başarılı bir şekilde gerçekleştirdiğini bir kere daha gördüm.” diye konuştu.
Çavuşoğlu, Katar’la diğer Körfez ülkeleri arasındaki normalleşme sürecini Türkiye’nin büyük memnuniyetle karşıladığını hatırlatarak, “Bu vesileyle özellikle Kuveyt’e çabalarından dolayı çok teşekkür ediyoruz. Bu, önemli bir başlangıç ama önümüzdeki süreçte inşallah bu kardeş ülkeler arasındaki ilişkiler tamamen normale döner. Ama ambargoların, kısıtlamaların kalkması da önemli bir başlangıçtır.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin, Körfez bölgesinin istikrar, güvenlik ve refahını kendi istikrar ve refahı olarak gördüğünü belirten Çavuşoğlu “Biz de Türkiye olarak gerek bu bölgedeki tüm ülkelerle ikili düzeyde, gerekse Körfez İşbirliği Konseyi gibi mekanizmalarla, bölgesel örgütlerle ilişkilerimizi daha da ilerletmek istiyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Çavuşoğlu, bölgedeki diğer sorunların sona ermesi konusunda da birlikte çaba sarf edilmesi gerektiğine dikkati çekerek, “Bir taraftan İran’la ABD arasında ABD’nin daha önceki yönetim tarafından nükleer anlaşmadan çekilmesi ve ambargolar vesilesiyle yaşanan gerginlikler tüm bölgeyi etkiledi. Bu konuda özellikle Türkiye ve Katar olarak biz katkı sağlayabiliriz. Bunları da ele aldık.” diye konuştu.
Yemen’deki savaşın bir an önce bitmesi ve bölgeye kalıcı istikrar ve barışın gelmesi gerektiğini söyleyen Çavuşoğlu, bu konuda uluslararası toplumun ve Birleşmiş Milletlerin (BM) çabalarını desteklemeye devam edeceklerini vurguladı.
Çavuşoğlu, Libya’da yeni yönetimin seçildiğini de hatırlatarak, “İnşallah sorunsuz bir şekilde görevi devralırlar. Bugün Türkiye ve Katar olarak, Libya’ya bundan sonra nasıl katkı sağlayabileceğimizi, nasıl destekleyebileceğimizi ve Libya halkının beklentilerini yeni yönetimin karşılayabilmesi için hangi alanlarda hangi destekleri verebileceğimizi de değerlendirdik.” ifadelerini kullandı.
Suriye’de kalıcı barışın ve siyasi çözümün sağlanmasını arzuladıklarını dile getiren Çavuşoğlu, Suriye ve Libya’da tek çözümün siyasi çözüm olduğu yönünde Türkiye ve Katar’ın görüşlerinin örtüştüğünü de belirtti.
Çavuşoğlu, Filistin’de iki devletli çözüme ve Filistinliler arası uzlaşının pekiştirilmesine yönelik ortak çabaların devam edeceğinin altını çizdi.
Afganistan’da Afganlar arası müzakerelerin başlaması aşamasında Katar’ın başından beri çok önemli rolü olduğuna işaret eden Çavuşoğlu, “Katar sayesinde anlaşmalar imzalandı. Şimdi Afganlar arası müzakerelerin de sonuç odaklı bir şekilde başlayabilmesi için Katar’ın bu rolüne güveniyoruz. Biz de destekliyoruz ve Afganlarla görüşüyoruz, önümüzdeki süreçte bazı toplantılara biz de ev sahipliği yapacağız.” dedi.
Çavuşoğlu sözlerini, “Gördüğünüz üzere sadece ikili ilişkilerimizi geliştirmek için çalışmıyoruz. Bölgemizdeki sorunların barışçıl bir şekilde aşılması için Türkiye ve Katar olarak omuz omuza çalışıyoruz, katkı sağlıyoruz. Özellikle Katar’ın bu alanlardaki bu yumuşak gücünü ve rolünü Türkiye olarak takdirle karşılıyoruz.” diyerek sonlandırdı.