Fidan, Endonezya’nın başkenti Cakarta’da düzenlenen Türkiye-ASEAN Sektörel Diyalog Ortaklığı Üçlü Toplantısı’nda konuştu.
FETÖ’nün darbe girişiminde şehit olan vatandaşları anan Fidan, 251 vatandaşın en büyük fedakarlığı yaptığını ve Türk demokrasisini, egemenliğini ve özgürlüğünü korumak için savaştığını söyledi.
Fidan, Türkiye’nin Asya bölgesindeki dostlarının FETÖ ile mücadelede yaptıkları işbirliğinin takdirle karşılandığını belirterek, terör tehdidini kesin olarak ortadan kaldırmak için birlikte daha fazlasını başarmaya kararlı olduklarını vurguladı.
Uluslararası sistemin büyük bir dönüşümün eşiğinde olduğunu kaydeden Fidan, tüm dünyada bölgesel ve sivil çatışmaların arttığını, küresel ekonomik toparlanmanın zayıfladığını, enerji krizinin henüz bitmediğini, yoksulluk, eşitsizlik, gıda güvensizliği ve iklim şoklarının endişe verici seviyelerde olduğunu söyledi.
Fidan, ayrıca 2030’a kadar sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmanın zorluğuna dikkati çekerek, “Ancak bir Endonezya atasözünün dediği gibi, sağlam ağaç fırtınadan korkar. Güneydoğu Asya ile Türkiye arasındaki güçlendirilmiş işbirliği, küresel gidişat üzerinde kalıcı ve olumlu bir etki bırakma potansiyeline sahip.” ifadelerini kullandı.
Stratejik vizyonu üç sütun altında özetlediklerini kaydeden Fidan, bunlardan birincisinin “barış arayışı” olduğunu vurguladı.
Dışişleri Bakanı Fidan, “Türkiye, günümüzün giderek karmaşıklaşan ve uzayan çatışmalarına barışçıl çözümler aramaktadır. Ukrayna’dan Somali’ye, Filipinler’den Balkanlar’a kadar arabuluculuk çalışmalarımızın somut sonuçlarından gurur duyuyoruz.” değerlendirmesini yaptı.
“Türkiye ve ASEAN, bölgelerinde ekonomik büyüme için önemli merkezler olmaya devam ediyor”
Türkiye’nin Rusya, Ukrayna ve Birleşmiş Milletler (BM) ile başlattığı Karadeniz Tahıl Girişimi’yle benzeri görülmemiş bir kıtlığı önlediğini vurgulayan Fidan, “Bunun olumlu etkisi, dünyadaki her yemek masasında hissediliyor. Türkiye bölgesel sahiplenmeye öncelik vermeye ve aşırı etkilerden arınmış bir dış politika yürütmeye devam edecektir.” dedi.
Bu anlamda ASEAN’a çok benzediklerini belirten Fidan, ASEAN’ın Güneydoğu Asya’yla ilgili olarak barışçıl ve refah içerisinde bir yolculuğu gerçekleştirmesinde bir araç olduğunu dile getirdi.
Fidan, öte yandan Türkiye ve ASEAN’ın önemli siyasi diyaloğu bir araya getirerek yenilikçi ve barışçıl çözümler ortaya koyabileceğini vurguladı.
Türkiye’nin ekonomik iyileşmesinin salgın sonrasında bütün beklentilerin aksine son derece önemli bir artış gösterdiğini, 2023’ün ilk 3 ayında Türkiye’nin gayri safi yurt içi hasılasının yüzde 4 oranında artarak dünyada en iyi gelişen ekonomiler arasında yer aldığını aktaran Fidan, Türkiye’nin ihracatının halihazırda geçen yıl 252,4 milyar dolara ulaştığını dile getirdi.
Fidan, aynı dönemde ASEAN’ın 700 milyonluk nüfusuyla dünyanın 5. gayri safi yurt içi hasılasına sahip olduğunu belirterek, “Bu anlamda Türkiye ve ASEAN, bölgelerinde ekonomik büyüme için önemli merkezler olmaya devam ediyor. Bu anlamda karşılıklı faydalı olacak olan ilişkilerimizi ortak öncelikler üzerine oturtmanın her iki tarafa da fayda sağlayacağına inanıyorum.” ifadelerini kullandı.
Yeniden Asya Girişimi
Yeniden Asya Girişimi’nin Türkiye’nin en temel ilkelerinden biri olduğunu kaydeden Fidan, bu girişimin ticaret, yatırımlar, savunma sanayii, bağlantısallık, yeşil enerji ve dijital teknolojiler gibi önemli alanları öncelik olarak belirlediğini ve aynı zamanda sürdürülebilir kalkınma hedeflerine odaklandığını anlattı.
Fidan, Yeniden Asya Girişimi’nin aynı zamanda ASEAN’ın Hint-Pasifik erişim stratejisini destekleyen bir girişim olduğuna dikkati çekerek, stratejilerinin ve dinamizmin bir araya gelmesinin ekonomik iyileşmeyi yapısallaştıracağını ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmalarını sağlayacağını ifade etti.
Etkin çok taraflılık vurgusu
Üçüncü önemli ayağın ise etkin çok taraflılık olduğunun altını çizen Fidan, bugün en zor engellerin aslında sınır tanımadığını, düzensiz göç, iklim değişikliği, iklimle ilgili ortaya çıkan felaketler ve aynı zamanda atık sorununun kritik durumunun bu zorluklardan bazıları olduğunu aktardı.
Fidan, Türkiye ve Güneydoğu Asya’nın bunlardan en kötü etkilenenler arasında olduğuna işaret ederek, ASEAN üyelerinin Türkiye’de 6 Şubat’ta yaşanan yıkıcı depremlerin akabinde göstermiş oldukları dayanışmanın her zaman hatırlayacakları önemli bir destek olduğunu dile getirdi.
Bu tür engellerle işbirliği ruhuyla baş edebilmek için Türkiye’nin ASEAN gibi etkin çok taraflılığın önemine inandığını aktaran Fidan, bunun aynı zamanda Türkiye’nin Sıfır Atık inisiyatifinin ortaya çıkardığı ve en temel odaklandığı noktalardan bir tanesi olduğunu ve BM Genel Kurulu tarafından da bu inisiyatifin desteklendiğini ifade etti.
Fidan, çok taraflılığın artması için uluslararası kuruluşların, özellikle BM’nin reforma tabi tutulması gerektiğini vurgulayarak, bu bağlamda ASEAN ve üyeleriyle çok daha fazla dayanışma sağlamak istediklerini söyledi.
Güneydoğu Asya’nın Türkiye’yle çalışmasının ve ASEAN’la işbirliğinin güçlendirilmesinin, Türkiye’nin siyasi ve finansal bir merkez olması hedeflerini desteklemeye devam ettiğini aktaran Fidan, 28 Mayıs’ta yapılan seçim sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oluşturduğu kabinenin en temel önceliklerinden bir tanesinin de bu olduğuna işaret etti.
Fidan, yeni dönemde kıtasal erişim stratejilerini daha kurumsal hale getireceklerini belirterek, “Bunların arasında Yeniden Asya Girişimi var. Bunun için yeni ortaklık modelleri geliştireceğiz ve mevcut olanları güçlendireceğiz. İşte bu nedenle bölgesel ve küresel siyasi ortamda temel oyuncular olarak Türkiye ve ASEAN’ın çok daha ileri seviyede işbirliği yapması gerektiğine inanıyoruz. Türkiye ve ASEAN arasındaki bu diyalog ortaklığı bizim ortak hedefimiz için önemli bir sinerji oluşturabilir. Bu da adil, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir uluslararası düzendir.” diye konuştu.