Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi (AİÇÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölüm Başkanı Doç. Dr. Alperen Kayserili ve beraberindeki diğer öğretim üyeleri, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında normalleşme sürecinde başlayan yüz yüze eğitimlerini sınıftan sahaya taşıdı.
Bu kapsamda üniversitenin sağladığı araç desteğiyle iki haftada bir olmak üzere 5 bin 137 metre ile yurdun en yüksek noktası olan Ağrı Dağı manzaralı Doğubayazıt Sazlığı’na götürülen bölümdeki toplam 192 öğrenciye, öğretim üyelerince bölge coğrafyası hakkında bilgi veriliyor.,
Ağrı Dağı Milli Parkı içerisinde bulunan Saz ve Gölyüzü göllerinin olduğu alanda bölgedeki kuş türleri hakkında da bilgi veren öğretim üyeleri, volkanik bir dağ olan Ağrı Dağı’nın yapısını, oluş şeklini, taşlarını, buzul tabakalarını ve iklim yapısını detaylı şekilde haritalar aracılığıyla öğrencilere anlatıyor.
Dersler saha eğitimleriyle keyifli hale geliyor
Öğretim üyeleri, öğrencileri Telçeker köyü civarında Nuh’un Gemisi’ne ait kalıntıların olduğuna inanılan alanın yakınlarına da götürerek sahada işledikleri dersleri keyifli hale getiriyor.
Doç. Dr. Alperen Kayserili, AA muhabirine, coğrafya derslerinde kendileri içi en önemli laboratuvarın arazi olduğunu söyledi.
Araziye çıkardıkları öğrencilere uygulamalı eğitim verdiklerini ifade eden Kayserili, şöyle konuştu:
“2020-2021 yılının mart ayında maalesef dünya genelinde Kovid-19 salgını başladı. Biz de bu yüzden üniversitelerde yaklaşık 1,5 sene derslerimizi internet üzerinden online olarak gerçekleştirmeye çalıştık. Öğrencilerle yüz yüze eğitim fırsatını elde etmişken, bunu da değerlendirmek amacıyla öğrencilerimizi sınıf sınıf alarak araziye çıkarmaya çalışıyoruz.”
Kayserili, öğrencilerin dağları, akarsuları, kuşları ve diğer canlıları gördüğünde dersleri daha iyi anladığını belirterek, bilginin bu şekilde daha da kalıcı hale geldiğini söyledi.
“Kültürel ve doğal mirasımız hakkında fikir sahibi oluyorlar”
Öğrencilerin arazideki derslere yoğun ilgi gösterdiğini anlatan Kayserili, “İster yakın çevre ya da birkaç günlük arazi çalışmaları olsun, öğrencilerimize hem Türkiye’yi hem coğrafi olayları ve olguları tanıtabilmek amacıyla arazi gözlem gezileri yaparak onların daha iyi bir hayata atılmalarını istiyoruz. Öğrenciler bu gördükleri alanlarla beraber kültürel ve doğal mirasımız hakkında fikir sahibi olarak kendi eğitim öğretim hayatlarında da başarılı bir süreç elde etmeye çalışıyor.” dedi.
Kendilerinin de öğrenciyken hocaları tarafından araziye çıkarıldıklarını aktaran Kayserili, şunları kaydetti:
“Öğrencilerimiz yeni yerler tanımaktan, yeni bilgiler öğrenmekten ve dolaştığımız mekanlarda yeni insanlarla tanışmaktan keyif duyuyor. Biz bütün gözlem gezilerinden sonra yaptığımız çalışmalarla ilgili öğrencilerimizden raporlar istiyoruz. Bu raporları kendi el yazıları ve düşünceleriyle hazırlayıp bize geri dönüşlerini yapıyorlar. Bundan sonra da hem yakın hem de uzak çevrede arazi gözlemiyle beraber öğrencilerimizin daha fazla deneyim kazanmaları adına onlara katkı sağlamaya gayret göstereceğiz.”
Öğrencilerden Kader Şimşek de arazide dersleri uygulamaları olarak işlediklerinde daha çok verim aldıklarını ifade ederek, sahada öğrendikleri bu bilgileri kolay unutmayacaklarını söyledi.