Dünyada sadece gelişmiş ülkelerde ve sayılı merkezler tarafından uygulandığı belirtilen “yumurtalık dokusu dondurma ve yumurtalık dokusu nakil” işlemi ile kadınlar, yıllar sonra bile olsa tekrar doğurganlık kazanabiliyor.
Üreme alanında ileri bir teknolojik yaklaşım olan bu işlemler Akdeniz Üniversitesi Hastanesinde de uygulanıyor. Bir dizi özel işlemin ardından yaşı ilerlemiş olsa da yumurtalığı tekrar aktif hale gelen kadınlar “anne olma” hayallerinden vazgeçmiyor.
“Yumurtalık dokusu dondurma” işlemi, aradan yıllar geçse de kadına yeniden doğal yolla doğurganlık kazandırma özelliği ile daha sık uygulanan “yumurta hücresi dondurma” işleminden ayrılıyor.
Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Tüp Bebek Merkezi sorumlusu Prof. Dr. Murat Özekinci, AA muhabirine, “yumurtalık dokusu dondurma” işlemini başarıyla uyguladıklarını söyledi.
Antalya’da meme kanseri tedavisi için kemoterapi alması gereken kadının bir yumurtalığının 9 yıl önce alınarak dondurulduğunu ifade eden Özekinci, böylece kanseri yenen kadının annelik umudunun sürdüğünü anlattı.
Sağlığına kavuşan anne adayına kendi yumurtalık dokularını naklettiklerini belirten Özekinci, “Hastamız kanseri yendi ve evlendi, çocuk sahibi olmak istiyor. Dondurulan bu yumurtalık dokusunu hastamıza başarıyla naklettik. Kanser tedavine başlandığı yıllarda hastamız 30 yaşındaydı. Bilinçli bir hasta olarak merkezimize başvurdu. Ekibin yaptığı çalışma sonucu hastamızın bir yumurtalığı alınarak özel işlemlerden geçirilerek dondurulmaya bırakılmıştı.” dedi.
“Bir nevi hastanın gebe kalması için zamanı durdurduk”
Çözdürülen yumurta dokusunun nakledildiği hastanın yüzde 30 ihtimalle kendiliğinden hamile kalmasını beklediklerini belirten Özekinci, şöyle konuştu:
“Kanser tedavisi gören ve bu tedavilere bağlı olarak menopoz veya yumurtalık yetmezliği nedeniyle doğurganlıklarını kaybetme riski ile karşı karşıya olan kadınların gelecekte anne olma hayalleri için hücre ya da yumurtalık dokusu donduruluyor. Üreme çağında olmayan kız çocuklarında veya üreme çağında olup çok acil bir şekilde kemoterapi alması gereken zamanın çok sınırlı olduğu kanser hastalarında yumurtalık dokusu dondurma tek uygun yöntem olarak karşımıza çıkıyor. Bu (yumurtalık dokusu dondurma ve nakli), sayılı merkezlerde uygulanan bir yöntem. Hastamızın doğal yoldan hamile kalmasını bekliyoruz. Bunun için bir yıl süreyle bekleyeceğiz. Hastamızın gebe kalması için bir nevi zamanı durdurduk. Hastamız 39 yaşında olmasına karşın nakledilen yumurtalık dokusu 30 yaşında. Doğal yolla hamilelik mümkün olmaz ise tüp bebek yöntemi ile nakledilen dokudan daha kaliteli yumurtalar ile hamilelik elde etmeyi deneyeceğiz.”
“Hastalarımız kemoterapiye başlamadan önce gelmeli”
Akdeniz Üniversitesi Hastanesindeki operasyona da katılan ve destek veren Türkiye’de yumurtalık doku nakli ve sonrasında tüp bebek uygulaması ile 3 gebelik elde eden ekipte yer alan Ankara Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Sönmezer de dondurulan hücre ve dokuların saklanmasının dünyada uygulanan bir yöntem olduğunu kaydetti.
Yumurtalık dokusu dondurmanın son yıllarda gündeme gelmeye başladığını vurgulayan Sönmezer, genç yaşta menopoza giren veya kanser tanısı nedeniyle yüksek doz kemoterapi alması gereken kadınların anne olması için yumurtalık dokusunun ya da yumurta hücresinin dondurulması dışında şanslarının olmadığına dikkati çekti.
Sönmezer, “Bazı hastalar öyle bir şekilde bize başvuruyorlar ki bu hastaların kemoterapileri acil oluyor. Bu hastalarda yumurta hücresi ve embriyoyu dondurmak için 15-20 güne ihtiyaç duyuyoruz ama bu süre bize verilemeyebiliyor. O yüzden bu hastalarda yumurtalık dokusunu alıyoruz, küçük parçalara ayırarak özel yöntemlerden geçirildikten sonra donduruyoruz. Hasta daha sonra kanseri yendikten sonra yumurtalık dokusunun nakliyle hastaların doğal yolla veya tüp bebekle gebe kalması sağlanıyor.” ifadelerini kullandı.
Daha önceden kemoterapi almış, menopoza girmiş hastalarda yumurtalık dokusu dondurulmasının bir anlamının olmadığına işaret eden Sönmezer, “Bu uygulamanın başarılı olması için hastalarımız kemoterapi almadan, yumurtalıkları çalışır durumdayken merkezlerimize başvurmalı.” dedi.