Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Afrika’daki Kovid-19 aşılama eksikliğini kapatmak için bazı kıta ülkelerinde mRNA teknolojisiyle aşı üreten merkez kurulacağını duyurdu.
Belçika’nın başkenti Brüksel’deki Avrupa Birliği (AB) ve Afrika Birliği Liderler Zirvesi’ne katılan DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, aşı üretim merkezlerine dair bilgi verdi.
Aşı üretimi için teknolojik yardımları ilk alacak ülkelerin Mısır, Kenya, Nijerya, Senegal, Güney Afrika ve Tunus olduğunu bildiren Ghebreyesus, bu ülkelerdeki mRNA aşı merkezlerinin öncelikli olarak kıtadaki Kovid-19 acil durumunu düzeltmek için aşı üreteceğini söyledi.
Ghebreyesus, “Halk sağlığı ürünleri için az sayıda firmanın tedarikine bel bağlamanın ne kadar tehlikeli bir şey olduğunu bize hiçbir şey Kovid-19 salgınından daha iyi göstermemiştir.” dedi.
Afrika’da kurulacak mRNA aşı merkezlerinin küresel Kovid-19 aşı eşitsizliğinin önüne geçmede katkı sağlayacağını vurgulayan Ghebreyesus, “Orta ve uzun vadede çıkabilecek sağlık acil durumlarıyla en iyi mücadele etme yöntemi, bu durumlar karşısında uluslararası alanda sağlık tedbirleri almaktır.” diye konuştu.
Ghebreyesus, aşı üretimlerine en kısa zamanda başlanması için DSÖ ve ortaklarının yol haritası geliştireceğinin altını çizerek bu konuda teknolojik yardımların gideceği ülkelerde gerekli eğitim ve desteği vereceklerini kaydetti.
Kendi aşılarımızı üretmemiz için önemli bir girişim
Aşı merkezi kurulacak ülkelerden Güney Afrika’nın Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa, “Bu girişim, kendi aşılarımızı kendimizin üretmesi için oldukça önemlidir.” dedi.
Ramaphosa, Afrika’da kurulacak mRNA aşı merkezlerinin ekonomileri ve sağlık altyapıları için kritik bir yatırım olduğuna dikkati çekti.
Kovid-19’a karşı ilk mRNA aşısını üreten Pfizer ve BioNTech firmaları da dün, Afrika’da mRNA tabanlı aşıların üretimi için nakliye konteynerlerinden yapılmış aşı fabrikası geliştirdiklerini açıklamıştı.
Alman şirketin ilk konteyner fabrika modülünü Senegal ve Ruanda’ya bu yılın ikinci yarısında ulaştıracağı bildirilmişti.
DSÖ, Afrika kıtasında nüfusun sadece yüzde 8’inin aşılandığını belirtmiş ve küresel aşı eşitsizliğinin ele alınması için uluslararası camiayı harekete geçmeye çağırmıştı.