Dünya Ticaret Örgütü’nde (DTÖ) Hindistan ve Güney Afrika Cumhuriyeti’nin başını çektiği bazı ülkelerin Kovid-19 salgınının tedavisi, teşhisi ve yayılmasının önlenmesi için fikri mülkiyet haklarını düzenleyen Fikri Mülkiyet Haklarının Ticari Niteliklerine İlişkin Anlaşmanın (TRIPS) belli hükümlerinin rafa kaldırılmasını talep eden önerisi görüşüldü.
Ticaretle bağlantılı fikri mülkiyet haklarını düzenleyen tek küresel kuruluş olan DTÖ’de, Kovid-19 aşılarında fikri mülkiyet haklarının kaldırılmasını da içeren öneri Genel Konsey Toplantısında ele alındı.
DTÖ Genel Direktörü Ngozi Okonjo-Iweala, toplantının ardından yaptığı açıklamada, ABD Ticaret Temsilcisi Katherine Tai’nin Kovid-19 aşılarının üretim kapasitesini artırmak için fikri mülkiyetin geçici olarak kaldırılmasını destekleyen ülkelerle hareket etme arzusunu içtenlikle karşıladığını vurguladı.
Okonjo-Iweala, Kovid-19 salgınına dünyanın acil yanıt vermesi gerektiğinin altını çizerek “Çünkü, dünya seyrediyor, insanlar ölüyor.” ifadesini kullandı.
Hindistan ve Güney Afrika Cumhuriyeti’nin başını çektiği ülkelerin önerisinde revizyon hazırlığından memnuniyet duyduğunu belirten Okonjo-Iweala, “Metin bazlı müzakerelerin başlayabilmesi için bunu mümkün olan en kısa sürede masaya koymalarını tavsiye ediyorum.” çağrısı yaptı.
Kovid-19 aşıları için pragmatik bir yol bulunması gerektiğini ifade eden Okonjo-Iweala, bunun hayat kurtaran aşıların üretimi açısından çok önemli olduğunu kaydetti.
Okonjo-Iweala, bu konuda ülkeleri birlikte harekete etmeye davet etti.
ABD’nin kararına destek artıyor
AA muhabirinin DTÖ kaynaklarından edindiği bilgiye göre, Genel Konsey toplantısı öncesinde, ilaç şirketlerinin fikri mülkiyet haklarının korunmasına yönelik katı tutumu ile bilinen ABD, aşılar için bu öneriye destek verebileceğini açıkladı.
ABD’yi bugün diğer bazı ülkeler de izledi. Ancak öneriye Brezilya, İsviçre, Japonya ve bazı Latin Amerika ülkeleri dahil hala karşı çıkan ülkeler bulunuyor.
DTÖ’de öneriyi sunan üye ülkelerin hazırladıkları öneriyi yeniden düzenlemesi ve bu ay içinde metin üzerinde müzakerelere başlanılması bekleniyor.
DTÖ’de bir ülke dahi itiraz ederse ABD’nin kararı kabul edilmeyecek
Özellikle muafiyetin sadece aşılara yönelik olacak şekilde daraltılması, fikri mülkiyet hakkı sahiplerine uygun bir ücret ödenmesi ve uygulama süresinin belirli tutulması bu müzakerelerde en önemli tartışma maddeleri olacak.
Önerinin mevcut halinde Fikri Mülkiyet Haklarının Ticari Niteliklerine İlişkin Anlaşmada (TRIPS) yer alan genel hükümler, telif hakları, endüstriyel tasarımlar, patentler gibi fikri mülkiyet haklarının uygulanmasına ilişkin II. Kısmının 1, 4, 5, ve 7. Bölümleri ile Anlaşmanın III. Kısmı hükümlerinin ve bu kapsamda getirilen yükümlülüklerin Kovid-19 salgınının tedavisi, önlenmesi ve teşhisi süresince askıya alınması ve bunlara ilişkin yaptırımlardan üyelere muafiyetler tanınması öngörülüyor.
DTÖ’de kararlar uzlaşıyla alınıyor ve bir ülkenin dahi itiraz etmesi halinde karar kabul edilmiyor.
ABD’nin kararının yankıları sürüyor
Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki’nin dün düzenlediği basın toplantısında, Kovid-19 aşılarının üzerindeki fikri mülkiyet haklarının kaldırılmasının gündemde olduğunu açıklamasının yankıları sürüyor.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen, Kovid-19 aşılarında fikri mülkiyet haklarının kaldırılmasını tartışmaya hazır olduklarını belirtmişti.
Von der Leyen, bununla beraber kısa vadede, aşı üreten tüm ülkeleri ihracata izin vermeye ve tedarik zincirlerini bozan önlemlerden kaçınmaya davet etmişti.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus da yaptığı yazılı açıklamada, salgını en kısa zamanda sona erdirmek için ABD Başkanı Joe Biden ve Başkan Yardımcısı Kamala Harris’in Kovid-19 aşıları üzerindeki fikri mülkiyet hakkından geçici olarak feragat edilmesini destekleme taahhüdüne övgüyle karşılamıştı.
ABD yönetiminin açıklamasını “cesur bir hareket” olarak niteleyen Ghebreyesus, “Bu, Kovid-19 ile mücadelede muazzam bir an.” ifadesini kullanmıştı.
IFPMA’dan ABD’ye tepki
Cenevre merkezli Uluslararası İlaç Üreticileri ve Dernekleri Federasyonu (IFPMA) ise ABD’nin kararına tepki göstermişti.
Küresel ilaç ve aşı firmalarının pek çoğunu bünyesinde barından IFPMA, aşı üreticilerinden yana tavır sergilemişti.
IFPMA, ABD’nin Kovid-19 aşıları üzerindeki fikri mülkiyet hakkından geçici olarak feragat edilmesini destekleme taahhüdü, “hayal kırıklığı” olarak nitelendirerek, “Kovid-19 aşılarının patentlerinden feragat etmek, üretimi artırmayacak veya bu küresel sağlık kriziyle savaşmak için gereken pratik çözümleri sağlamayacaktır.” görüşünü savunmuştu.
Putin’den destek
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de yaptığı açıklamada Kovid-19 aşılarının üretim kapasitesini artırmak için fikri mülkiyet hakkının kaldırılmasını desteklediklerini söylemişti.
Putin, “Pandemi de acil durum. Elbette Rusya modern koşullarda böyle bir yaklaşımı destekleyecektir.” ifadesini kullanmıştı.
Almanya ihtiyatlı
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas ise Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ikili ve heyetler arası görüşmelerinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, Kovid-19 aşıları üzerindeki fikri mülkiyet hakkından geçici olarak feragat edilmesinin tartışılmasına Almanya olarak katılmaya açık olduklarını ancak dünya çapında bir aşılama yapılırsa virüsün mağlup edilebileceğini vurgulayarak, “Daha çok insanı daha hızlı aşılamaya yardımcı olmanın bir yolu buysa, o zaman bu soruyu kendimize sormamız lazım. Çünkü hepimiz bu salgını bitirmek istiyoruz.” şeklinde konuşmuştu.
İtalya Dışişleri Bakanı Di Maio ise Facebook hesabındaki paylaşımında, zamana karşı yarış olarak tanımladığı bu dönemde virüs varyantlarının etkisinden kaçınmak için herkesin iş birliğine ihtiyaç duyulduğunu belirterek “Kısa zamanda Kovid-19 aşılarının patentlerine serbest erişim hakkı gerekiyor.” ifadesini kullanmıştı.
ABD dün açıklamıştı
Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, dün düzenlediği basın toplantısında, Kovid-19 aşılarının üzerindeki fikri mülkiyet haklarının kaldırılmasının gündemde olduğunu ancak bu konuda karar alınmadığını belirtmişti.
ABD Ticaret Temsilcisi Tai de Kovid-19 aşılarının üretim kapasitesini artırmak için fikri mülkiyetin kaldırılmasını desteklediklerini, DTÖ’de gerekli müzakerelere katılacaklarını bildirmişti.
Alman ilaç firması BioNTech’in kurucularından Prof. Dr. Uğur Şahin ise Kovid-19 aşılarının üretim kapasitesini artırmak için fikri mülkiyet hakkından vazgeçmenin doğru bir yol olmadığını, bunun yerine üretim lisansları verilmesi gerektiğini dile getirmişti.