WFP’den Arakan’ın Maungdaw kentinde bulunan deposunun 22 Haziran’da saldırıya uğramasına ilişkin yapılan açıklamada, Arakan ordusu ile Myanmar askeri yönetimi dahil tüm çatışan taraflar uluslararası insancıl hukuk kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmeye çağrıldı.
Açıklamada, WFP’nin Myanmar’da çatışmalardan etkilenen bölgelere acil gıda desteği sağladığının ve yılbaşından itibaren yaklaşık 1 milyon kişiye yardım ulaştırdığının altı çizilerek “Gıda ve diğer malzemelere el konulması ve Maungdaw’daki insani yardım tesislerinin tahrip edilmesi, bu çabaları baltalamaktadır ve (bu yüzden) durdurulmalıdır.” ifadesi kullanıldı.
WFP çalışanlarının bölgede artan çatışmalar nedeniyle mayıs sonundan itibaren Maungdaw’daki depoya ulaşamadıklarına dikkat çekilen açıklamada, söz konusu depoda 64 bin kişinin bir ay hayatta kalmasını sağlayacak 1175 tonluk gıda ve çeşitli malzemelerin olduğu kaydedildi.
“Sivillerin durumu vahim” vurgusu
Öte yandan, merkezi İngiltere’de bulunan Burma Arakan Örgütünün (BROUK) Başkanı Tun Khin, sosyal medya platformu X’ten yaptığı açıklamada, bölgedeki sivillerin durumunun “vahim olduğunu” belirtti.
Khin, Arakan’daki sivillere insani yardımın ulaştırılması için uluslararası toplumun elinden geleni yapması ve koruma, gıda ile ilaç sağlaması gerektiğini ifade ederek aksi halde durumun buradaki siviller için “hızla daha kötüye gideceği” uyarısında bulundu.
Ne olmuştu?
Yerel medyada yer alan haberlere göre, görgü tanığı olduğu iddia edilen kişiler, cunta askerlerinin, silahlı isyancı grup Arakan ordusu mensuplarıyla Maungdaw’da çatıştığını ve çatışmanın ardından geri çekilen askerlerin WFP deposunu ateşe verdiğini ileri sürmüştü.
Görgü tanıkları, cunta askerlerinin WFP’nin deposunda bulunan pirinçlere el koyduğunu öne sürmüştü.