Euractiv’in haberine göre, “The Lancet” tıp dergisinde yayımlanan araştırmada, hipertansiyon veya yüksek tansiyonun her yıl 8,5 milyondan fazla kişinin ölümüne neden olduğu ve felç, iskemik kalp rahatsızlığı, diğer damar hastalıkları ve böbrek hastalığı için de risk faktörü olduğuna dikkat çekildi.
Dünya genelinde son 30 yılda hipertansiyonu olan yetişkin sayısının iki katına çıkarak 1,2 milyarı aştığı belirtilen araştırmada, tansiyonun düşürülmesi halinde kalp krizi vakalarının dörtte bir oranında azaltılabileceği ve kalp yetmezliği ile felç vakalarının ise neredeyse yarı yarıya indirilebileceği ifade edildi.
Dünyada 2019 yılında hipertansiyonu olan kişilerin yaklaşık yarısının durumlarından habersiz olduğuna işaret edilen araştırmada, hipertansiyonu olan 4 kadından birinden ve 5 erkekten birinden daha azında tansiyonun kontrol altına alındığı kaydedildi.
Araştırmada Macaristan, Polonya ve Hırvatistan gibi Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinde hipertansiyon oranlarının yüksek olduğuna atıf yapılırken, bu ülkelerin yanı sıra Litvanya, Belarus ve Romanya’da da kadınların yarısından fazlasının hipertansiyonla yaşadığı tespit edildi.
İsviçre, Birleşik Krallık ve İspanya da dahil olmak üzere Batı Avrupa ülkelerinde ise hipertansiyonun yaygınlığının tüm zamanların en düşük seviyelerine ulaştığı tespit edildi. Bu ülkeler aynı zamanda kadınlarda en düşük hipertansiyon oranlarına sahip ülkeler olarak kayda geçti.