Dünya’ya yönelik asteroit tehlikesine farkındalığı artırmak ve asteroitlere dair bilimsel ilgiyi canlı tutmak amacıyla her yıl 30 Haziran “Dünya Asteroit Günü” olarak anılıyor.
Asteroitler, gezegenlerin ve uyduların oluşumundan artakalan malzemelerin onlardan küçük fakat meteorlar gibi küçük gök taşlarından büyük öbekler halinde birleşmesiyle oluşan gök cisimleri olarak tanımlanıyor.
Güneş Sistemi’ndeki asteroitlerin büyük bölümü, Jüpiter ile Mars arasında yer alan Asteroit Kuşağı’nda bulunuyor. Fakat bunlardan bazıları yörüngeden ayrılarak Güneş Sistemi’nin iç kesimlerine savrulabiliyor hatta Dünya yörüngesine kadar girebiliyor.
Bilim insanları, geçmişte dinozorların neslinin tükenmesinde olduğu gibi canlı yaşamına ve doğal çevreye büyük zararlar verebilecek çarpışma olasılığına karşı Dünya’ya yakın asteroitlerin yakından izlenmesi ve anlaşılmasının önemine dikkati çekiyor.
Dünya’yı savunmayı amaçlayan NASA uzay görevi: DART
Dünya’ya yaklaşan bir uzay kayasına karşı korunmak, gök taşlarının hareketlerini titizlikle izlemeyi ve gerektiğinde müdahale ederek yönlendirmeyi gerektiriyor.
NASA, 24 Kasım 2021’de, Dünya’ya çarpma riski olan asteroitlerin yörüngelerini itme yöntemiyle değiştirecek teknolojiyi test etmek için geliştirilen uzay aracını başarıyla fırlattı.
Dünya’yı ileride yaşanacak bir felaketten korumak amacıyla geliştirilen Çifte Asteroit Yeniden Yönlendirme Testi (DART) uzay sondası, Vandenberg Uzay Kuvvetleri Üssü’nden gönderildi.
330 milyon dolarlık projeyle gerçekleştirilen ve SpaceX’in “Falcon 9” roketiyle fırlatılan uzay sondası DART’nin görevi, Dünya yörüngesine yakın hareket eden bir asteroide kasıtlı çarparak dönüş hızını ve hareket yönünü değiştirmek.
Her şeyin yolunda gitmesi durumunda DART’nin Eylül 2022’de, 160 metre çapındaki Dimorphos isimli asteroide yaklaşık 24 bin kilometre hızla çarpması bekleniyor.
Didymos asteroitleri Dünya’ya en yakın gök taşları olarak biliniyor ve DART’nin hedefteki asteroide çarpması Dünya’daki bir teleskop aracılığıyla gözlemlenebilecek.
Bilimde çığır açıcı gelişmelere kapı aralamayı amaçlanan “Psyche misyonu”
Asteroit kuşağındaki en büyük on asteroitten biri olan, 1852’de keşfedilen dev “16 Psyche” asteroidi hakkında NASA tarafından “Psyche” adlı misyon için adım atıldı.
Üzerinde bolca altın, platin, nikel, bakır, kobalt, iridyum ve redyum gibi değerli madenlerin bulunduğu ve 10 kentilyon dolar değer biçilen asteroit 1852’de keşfedildi.
Metal açısından oldukça zengin olduğu belirtilen, 200 kilometrelik bir çapa sahip dev gök taşı, Mars ve Jüpiter arasında bulunduğundan diğer gök taşlarına göre Dünya’ya oldukça yakın.
Ağustos 2022’de başlatılması planlanan bu çalışmanın 4 yıl sürecek yolcuğun ardından söz konusu asteroidin haritasını çıkarması ve özelliklerinin incelenmesi hedefleniyordu ancak, NASA bu görevin uçuş yazılımı ve test donanımlarının teslimatındaki gecikmelerle askıya alındığını açıkladı.
Misyon ile metal açısından oldukça zengin olduğu belirtilen, 10 kentilyon dolar değer biçilen astroidin ilk defa ayrıntılı olarak keşfedilmesi amaçlanıyor.
Uzmanlar, misyonun 2023 veya 2024’e sarkacağı ve aracın 2029 ya da 2030’da Psyche’ye varacağı tahmin ediliyor.
Sibirya vakası
20. yüzyıl başında yaşanan bir asteroid vakası, küçük çaplı bir asteroidin dahi Dünya’ya çarpması halinde ne gibi zararlara yol açabileceğini ortaya koydu.
Çarlık Rusyası’nda 30 Haziran 1908’de Sibirya bölgesine düşen küçük bir asteroit, büyük bir şehrin yüz ölçümüne eşit miktarda ormanlık alanı yok etti.
Yenisey eyaletindeki Stony Tuguska Nehri yakınına düşen asteroidin, atmosferdeki sürtünme nedeniyle yanarak parçalanması ve alev toplarına dönüşen kayaçların etrafa saçılmasıyla çıkan yangınlarda, Doğu Sibirya taygasındaki 2 bin kilometrelik ormanlık alan yok oldu.
Bu olay, 30 Haziran tarihinin, gök taşı tehdidine karşı farkındalık yaratmayı amaçlayan “Dünya Asteroit Günü” olarak kabul edilmesine ilham verdi.