“Asrın felaketi” olarak nitelenen 6 Şubat’taki depremlerin ardından Samandağ’da gönüllü öğretmenler, Türkiye’nin farklı illerindeki öğretmen arkadaşlarından temin ettikleri 7 çadırı öğrenciler için kurdu.
Aralarında 1999’da Düzce’de depremi yaşayan öğretmenin bulunduğu eğitimciler, oluşturdukları 7 sınıfta 200 öğrenciyi Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na YKS hazırlıyor.
“Gece de eğitim vermeye çalışıyoruz”
Düzce’de de 1999’da depremi yaşayan fizik öğretmeni Zeynel Güneş, AA muhabirine, 25 yıldır özel eğitim kurumlarında öğretmen olarak çalıştığını anlattı.
Hatay’da yaşadıkları depremin ardından hayatta kalan öğretmen arkadaşlarıyla bir şeyler yapmaya karar verdiklerini belirten Güneş, “İlk etapta arkadaşlarıyla bölgeye gelen yardımların dağıtılmasında görev aldık. Öğretmenlik işini bırakıp bir nevi dağıtımcı olduk. Çeşitli yerlere gelen yardımları dağıtmaya çalıştık. O arada arkadaşlarla, ‘bu görevin dışında ne yapabiliriz?, bu öğrencilere nasıl yardımcı olalım?’ diye düşündük ve yaklaşan YKS öğrencilerini toplayıp ders verme fikri ortaya çıktı.” diye konuştu.
Çeşitli kuruluşlardan gelen çadırları kendi elleriyle kurduklarını belirten Güneş, yıkılan veya zarar gören okullardan da sıraları temin ettiklerini söyledi.
Güneş, daha sonrasında öğrencilere ulaşmaya çalıştıklarını anlatarak, şöyle devam etti:
“İlk günlerde hani 30-40 öğrenciye hitap ederim diye düşünmüştük. O arada bir de baktık ki iş yaklaşık 200 öğrenciye döndü. Şu anda 6 sayısal, bir eşit ağırlıklı grubuna YKS dersleri veriyoruz. Haftanın yedi günü saat 09.00’dan 12.00’ye bir gruba, 12.00’den sonra da diğer gruba ders veriyoruz. Hayırsever bir vatandaşımız 200 öğrencimize öğle yemeği gönderiyor, biz de dağıtıyoruz. Öğleden sonralarında da ders var. Dersler 14.30’a kadar devam ediyor. Dersler bittikten sonra ise öğrencilerle soru çözümü yapıyoruz. Çocuklar zaten çadırda kaldıkları için isteyene ‘gitmeyin burada gece kampı yaparak soru çözümleri yapıp yardımcı olalım’ diyoruz. Dileyen kalıyor ve gece de eğitim vermeye çalışıyoruz.”
Güneş, önümüzdeki günlerde Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavına hazırlanan öğrenciler için de kurs düzenlemeyi planladıklarını belirtti.
Sınava kadar ellerinden geldiğince öğrencilere yardımcı olmaya çalışacaklarını aktaran Güneş, şu an çocukların hem anne hem baba hem de ağabeyleri gibi olduklarını söyledi.
“Deprem anlamında deneyimliyim maalesef”
Öğretmenliğinin ilk yıllarında 1999’da Düzce’de görevli olduğunu ve orada da depremi yaşadığını anlatan Güneş, şimdi ikinci kez bu felaketi gördüğünü belirtti.
Düzce depreminde evlerinin yıkıldığını ve çadırda kaldıklarını aktaran Güneş, “Deprem anlamında deneyimliyim maalesef. Evimiz yıkılmıştı ve çadırlarda kalıyorduk. Ben ve ailemde şu anda çadırda kalıyoruz. Düzce depreminde evimizin üzerine minare yıkılmıştı. Sadece bizim evde zarar var diye düşünmüştük ama her taraf yıkılmıştı. O zamanlar işin çömeziydik diyebilirim. Burada bende dahil 31 öğretmen var. Hepsi depremzede aynı zamanda.” diye konuştu.
“Hedeflerimiz için çabalıyoruz”
Çadırda derslere katılan öğrencilerden Gizem Demir de yaşadıkları büyük felaketin ardından öğretmenlerinin çabasıyla yeniden derslere başladıklarını anlattı.
Gelecekleri için toparlanmaya çabaladıklarını aktaran Demir, şöyle devam etti:
“Hedeflerimiz için çabalıyoruz. Pes etmedik, halen devam ediyoruz. Eczacılık hedefliyorum. Bütün öğretmenlerime teşekkür ediyorum, hepsi gönüllü olarak yanımızda. Türkiye’nin her yerinden kitap da geliyor. Masa, sandalye, ışık, çadır, su yani birçok yardım gelmeye başladı. Yardım eden herkese ayrı ayrı çok teşekkür ederim.”
Öğrencilerden Ali Karataş da yaşadıkları büyük felakete rağmen bu koşullarda ellerinden geleni yapan ve kendileri için çabalayan öğretmenlerine teşekkür etti.