Musk, bağımsız gazeteci Mark Taibbi üzerinden 6 Ocak Kongre baskını ve Trump’ın Twitter hesabının askıya alınma sürecinde şirket yönetiminin tutumunu ifşa etti.
Taibbi, Twitter’dan, üst düzey yönetimin, 6 Ocak olayları öncesinden başlamak üzere şirketin politika ve kurallarını nasıl ihlal ettiğine ilişkin yazışmaları paylaştı.
6-8 Ocak 2021 tarihlerindeki iç yazışmalarda, Twitter çalışanlarından biri, “Bu ilk kez görevdeki bir devlet başkanını yasaklamak mı oluyor?” yorumunu yaptığını aktaran Taibbi, söz konusu yazışmalarda Trump’ın şahsi hesabının ardından Beyaz Saray ve Başkanlık Twitter hesabının da askıya alınmasının konuşulduğunu, bunun yerine kullanımının kısıtlanabileceğinin ifade edildiğini ortaya çıkardı.
İfşa edilen metinde, Twitter uzmanının, yakın zamanda Trump yönetiminin görevi Joe Biden’a devredeceği ve bu hesaplara yönelik adım atmaya gerek kalmayacağını belirtmesi gözden kaçmadı.
Seçimler yaklaştıkça federal kurumlardan baskı almaya başladı
Taibbi, Trump’ın hesabının askıya alınmasının 6-8 Ocak’taki tartışmalarda yer aldığını belirterek, üst düzey bir yöneticinin, “Trump’ın eylemlerinin bağlamı” ve “ABD liderinin 4 yıllık başkanlığında yaptıklarının daha büyük resimde bu adımı gerekli kıldığını” yazdığını ve Trump’ı Twitter’dan çıkarma planının zemininin aslında birkaç ay önceki yazışmalarda tartışıldığını bildirdi.
Öncesinde Twitter’ın hesapları askıya alma sürecinin kurallara dayalı bir otomasyon ve bazı yöneticilerin şahsi tasarruflarına dayandığını aktaran Taibbi, 2020 başkanlık seçimleri yaklaştıkça şirketin, federal kurumlardan baskı almaya başladığını ifade etti.
Taibbi, politikalarda gevşemeler yaparak üst düzey hesaplara müdahalenin konuşulmaya başlandığını ve 6 Ocak’tan sonra bunun için bir “Slack Grubu”nun kurulduğunu da ifşa etti.
Yöneticiler, sansürleri federal kurumlara rapor etti
Gazeteci Taibbi, yöneticilerin, seçim sürecinde federal kurumlarla bağlantı içerisinde seçimle ilgili içeriklerin hangilerinin ihlal sayılabileceğini konuştuğuna ilişkin yazışmaları da paylaştı.
Twitter’ın ABD Başkanı Biden’ın oğlu Hunter Biden’ın bilgisayarındaki bilgileri ifşa eden haberlere sansür uygulaması sırasında da şirketin yöneticilerinin, haftalık olarak FBI, İç Güvenlik Bakanlığı ve Ulusal İstihbarat Direktörlüğü ile görüştüğünü, görüş aldığını anlatan Taibbi, yöneticilerin bu sansürü ilgili federal kurumlara rapor ettiğini ortaya koydu.
Musk’ın önceki ifşaatları
Elon Musk, ilk ifşaatında Twitter’ın Hunter Biden’ın bilgisayarından çıkan bilgilere yönelik içerik ve haberler dahil Biden’ın kampanya ekibinden gelen talepler doğrultusunda nasıl sansür uyguladığını ortaya çıkarmıştı.
Musk, “Twitter Dosyaları, İkinci Kısım” başlığıyla biyografisinde “Özgür Basın”ın kurucu editörü olduğu belirtilen “Bari Weiss” adlı hesaptan yaptığı ifşada da eski yönetimin altında Twitter çalışanlarından oluşan ekiplerin kara listeler oluşturduğunu kamuoyuna duyurmuştu.
Söz konusu listelerle beğenilmeyen twitlerin trend olmasının engellendiği, listeye dahil tüm hesapların ve hatta trend olan konuların görünürlüğünün aktif olarak sınırlandığı ortaya konulmuştu.